Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutunun Tespiti Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; davaya konu taşınmazın aile konutu olduğunun tespitine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar tarihinden sonra, tarafların 10.07.2017 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları anlaşılmaktadır. Boşanma ile evlilik sona erdiğine göre; Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesinde aile konutu için düzenlenmiş olan koruma hakları da sona erer. Açıklanan nedenle dava konusuz kaldığından, “Karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde hüküm kurulmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

    Hukuk Dairesi’nin 01.07.2020 tarih, 2020/2092 E. ve 2020/3525 K. sayılı onama kararıyla da kesinleştiğini, aile konutuna dair korumaların, evlilik birliği süresince devam ettiğini, "aile konutu" niteliğindeki taşınmaz üzerindeki TMK'nın "Mal Rejimi"ne ilişkin hükümlerinden kaynaklanan paylı mülkiyete konu taşınmazın, tapu satış kaydının iptali ve tekrardan eski eşin adına tescil edilmesi suretiyle, elde edilebilmesi olanağı da ortadan kalkmış olduğundan, payın elde edilebilmesinın imkansız hale geldiğini, iş bu istinaf başvurusuna konu olan davanın, Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasında devletin sorumluluğu hukuki sebebine dayalı olarak açılmış olup, TMK'nın 1007.maddesi ''Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur.'' hükmünü içerdiğini, tapu kütüğüne "aile konutu" şerhinin konulmaması sebebiyle, açıklandığı şekilde satışının gerçekleştirilmesi, "aile konutunu boşaltarak taşınmak ve kira ödemek zorunda kalınması ile TMK'nin...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından, davanın reddine karar verilmesi yönünden, davalılar tarafından ise, vekalet ücreti miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, aile konutu olduğu iddia edilen taşınmazın, davalı koca tarafından diğer davalıya malik olmayan eşin rızası alınmadan satıldığından bahisle Türk Medeni Kanununun 194. maddesi gereğince , davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile yeniden davalı eş adına tescili, taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Tapu iptal ve tescile ilişkin eldeki davanın devamı sırasında , davacı ile davalı ...'...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil-Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dava Türk Medeni Kanununun 194. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulmasına ilişkindir....

        Şıhmus adına kayıtlı olan ve halen davacı ve davalı eş T3 tarafından aile konutu olarak kullanılmaya devam edilen tapuda Adana ili, Ceyhan ilçesi, Konakoğlu mahallesinde kain 1276 ada, 3 parselde kayıtlı ve 64/339 hisseli mesken nitelikli taşınmazın tapu kaydının iptali ile diğer davalı T3 adına tescilinin gerektiği" iddia ve vakıaları ileri sürerek, davanın kabulü ile Adana ili Ceyhan ilçesi Konakoğlu Mahallesi 1276 ada, 3 parselde kayıtlı ve 64/339 hisseli aile konutunun satışının iptali ile davalı T3 adına tesciline karar verilmesinin talep ve dava edildiği, dava dilekçesinin davalılara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı Mustafa'nın cevap dilekçesi sunmadığı, diğer davalı Şıhmus tarafından yasal iki haftalık cevap verme süresi içerisinde cevap dilekçesi sunulduğu anlaşılmıştır....

        Bankası vek.Av.... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun 4/1 -1 maddesi hükmü uyarınca; aile mahkemelerinin görevleri arasında TMK'nun ikinci kitabı ile 03.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı TMK 'nun yürürlüğü ve uygulama şekli hakında kanuna göre aile hukukundan doğan dava ve işler aile mahkemelerinin görevleri kapsamında bulunduğu belirtilmiştir....

          Türk Medeni Kanunu madde 193. hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte Türk Medeni Kanunu 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerinin diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilerek eşlerin hukuki işlem özgürlüğü, “Aile birliğinin korunması” amacıyla sınırlandırılmıştır. Buna göre, eşlerden biri diğer eşin "Açık rızası bulunmadıkça" aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunun ipotek edilmesi gibi "Tek başına" bir ayni hakla sınırlandıramaz. Bu sınırlandırma "Ancak diğer eşin açık rızası alınarak" yapılabilir. Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak dahi verilebilir....

          Somut davaya geldiğimizde; davalı eş ve davalı banka arasında yapılan tasarruf işlemiyle aile konutunun tapu kaydına konulan ipotek kaydı, ayni hakka ilişkin bir tasarruf işlemi olup; TMK.194/1 maddesi yönünden değerlendirilebilecek bir tasarruf işlemidir. İpotek işlemi sırasında davacı eşin açık rızasının varlığı konusunda,bu konuda ispat yükü kendisine düşen davalılar bir delil bildirmemiştir. Esasen açık rızanın alınmadığı hususunda da bir çekişme bulunmamaktadır. Davalı banka, ipotek işlemi sırasında tapu kaydında aile konutu şerhi (TMK md.194/3) bulunmadığını, kendilerinin buna güvenerek hak iktisap ettiklerini, iyiniyetli sayılmaları ve TMK.1023.madde uyarınca iktisaplarının korunması ve bu sebeple davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Yukarıda açıklandığı gibi, burada iyiniyet savunmasına değer verilemez ve TMK 1023. maddedeki iyiniyet karinesine dayanma imkanı bulunmamaktadır....

            Medeni Kanununun 194.maddesine dayanılarak açılan aile konutunun tapu kaydına şerh konulması, aile konutu ve edinilmiş mallara katılma nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 14.02.2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 tarih ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 11.04.2011 tarih ve 14 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 02.06.2011 tarih ve 27952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 2.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 2.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince davacı tarafından açılan davanın kabulü ile dava konusu "Kayseri ili, Melikgazi İlçesi Gesi Mahallesi 294 Ada 6 parselde bulunan 4/277 arsa paylı 1.kat bağımsız bölüm 2' de tapuya kayıtlı" aile konutu üzerindeki Kayseri 2.İcra Müdürlüğünün 2019/2075 Esas sayılı icra dosyasında davalı T4 lehine konulan 22/02/2019 tarih ve 6629 yevmiye nolu haczin kararın kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere kaldırılmasına, dava konusu aile konutunun Kayseri 2.İcra Müdürlüğünün 2019/2075 Esas sayılı icra dosyasında satışının durdurulmasına dair 30/07/2019 tarih ve 2019/498 Esas sayılı ara kararının işbu nihai kararın kesinleşme tarihine kadar uygulanmasının devamına şeklinde karar verildiği görülmüştür....

              UYAP Entegrasyonu