Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Olan Gayrimenkulün Satışının İptali ve Aile Konutu Şerhi Konulması Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 17.1.2012 gün ve 7211-371 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Dava, tapu iptal ve tescil ile aile konutu şerhi konulması isteğine ilişkindir. Davacı erkek, gerek dava, gerekse birleşen dava dilekçesinde davalılardan eşi olan Mihriban'ın kendi adına kayıtlı olup ve tarafların aile konutu olarak kullandık ları taşınmazı, kendisinin izni ve haberi olmadan diğer davalı Dursun Bahtiyar'a satarak devrettiğini belirterek davalı Dursun Bahtiyar adına oluşan tapu kaydının iptali ile kendi adına tescilini ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir....

    D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı T3 vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının, davalı ile birlikte aldıkları konutta yaşadığını, konutun aile konutu olduğunu, aile konutunun diğer eşin açık rızası olmadan satışının yapılamayacağını beyanla tapu iptali ve tescil talep ettiğini, aile konutu ile ilgili açılan davanın aile mahkemesinde görülmesi gerektiğini, mahkemece bu hususun değerlendirilmediğini, yetkisizlikle dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verildiğini, davacının davalı aleyhine aynı sebeple katılma alacağı davası açtığını, bu davanın derdest olduğunu beyanla kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu iptali istemine istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın, yetkisizlik nedeni ile reddine karar verilmiş, karar davalı T3 vekili tarafından istinaf edilmiştir....

    nin rızasının alınmadığı, aile konutunun satıldığını boşanma davasından sonra öğrendiği, dinlenen tanık ve taraf beyanların tüm delillerle birlikte değerlendirilmesinden davalı ...'in boşanma davası öncesi mal kaçırmak amacı ile davacı eşinin rızasını almadan, davacının haberi dahi olmadan aile konutları olan evi diğer davalı ...'a sattığı, davalı ...'ın da davalı ...'in ailesi ile yaşadığını, aile konutu olduğunu bildiği evi davacı ...'nin rızası olmadan satın aldığı, aile konutunun diğer eşin rızasını almadan adına kayıtlı eşin satmasının mümkün olmadığı, bu sebeple dava konusu taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı vekilinin ıslah dilekçesindeki tapuya aile konutu şerhinin işlenmesi talebi dikkate alınarak taşınmazın tapusuna aile konutu şerhinin işlenmesine karar verilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, Birecik Asliye Hukuk Mahkmemesinin 2013/525 esas sayılı dosyasında aile konutu olduğu iddia edilen bağımsız bölüm niteliğindeki taşınmazın rızası dışında davalı eş tarafından, diğer davalıya satıldığını ileri sürerek taşınmazın satışının iptali ile yeniden davalı eş adına tescili yanında taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını ve tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir. Tapu iptal ve tescil isteği taşınmazın aynına ilişkin olmakla değer ölçüsüne göre (nispi) harca tabidir. Nispi harçlarda karar ve ilam harcının dörtte biri işlem yapılmadan önce peşin ödenir (Harçlar Kanunu m. 28/a)....

        KARŞI OY Davacı tarafından aile konutu olarak özgülenen taşınmazın tapu kaydı üzerinde var olan aile konutu şerhinin “boşanma sebebiyle” kaldırılması istenildiği ve bu sebeple “aile konutu şerhinin kaldırılmasına” karar verildiği ve eşler arasında kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) geçerli olduğu konusunda değerli çoğunluk ile aramızda “görüş birliği” vardır Çekişme nedir?; Dava konusu olup aile konusu olarak özgülenen taşınmazın tapu kaydı üzerine “evlilik birliği sürerken” aile konutu şerhi konulmuştur. Eşlerin “dava açılmadan önce” kesinleşen karar ile boşanmaları üzerine davacı eş tarafından aile konutu şerhinin kaldırılması için “boşandığı eşi” aleyhine temyiz konusu dava açılmıştır. Başka bir anlatımla davacı ve davalı “dava tarihinde” evli değillerdir....

          Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı ...’ın usulüne uygun olarak açılmış tapu iptali ve tescil ile aile konutu şerhi konulması davası bulunmadığından temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a)Davacı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu iddiası ile Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi uyarınca tapunun iptali ile davalı eşi adına tescili ve aile konutu şerhi konulması talebinde bulunmuştur. Dava konusu taşınmazın, davacının eşi ... tarafından 01.08.2012 tarihinde davalılardan ...’e devredildiği anlaşılmaktadır. Aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi olan eş tarafından üçüncü kişiye devri, davacının açık rızasını gerektirmektedir (TMK m. 194/1) (HGK'nun 24.05.2017 tarih 2017/2-1604 esas, 2017/967 karar sayılı kararı)....

            KARŞI OY YAZISI Aile konutu üzerinde tasarruf işleminde bulunan eş,diğer eşin açık rızasını almak zorundadır(TMK.md.194/1).Açık rıza yazılı veya sözlü olarak verilebilir. Örtülü rıza yeterli kabul edilemez.Açık rızanın varlığını ispat yükü;tasarruf işleminini yapanların üzerindedir. Türk Medeni Kanunu(TMK.)nun 194/1.maddesindeki kısıtlama;evlilik birliği ve çocukların korunmasını amaçlayan,bir kamasul menfaatin gereği olarak; “kanundan doğan bir kısıtlama”dır. Taşınmazın işlem tarihinde aile konutu olması koşuluyla,aile konutu olma durumu tapu kaydına şerh konulmuş veya konulmamış olsun;kanundan doğan bu kısıtlama mevcut sayılır....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada ... ... 1.Aile ve ... ... 17.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, muavaza nedeni ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Aile Mahkemesi'nce, dava konusu taşınmazda muvazaa iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil talebinin mahiyeti itibariyle, Aile Mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, evlilik birliğinin devamı sırasında aile konutu olduğu iddia olunan taşınmazın, davacının muafakatı olmadan yapılan işlemin iptaline ilişkin dava olduğu ve TMK.'nun 227 ve devamı maddeleri uyarınca değerlendirme yapılması gerektiğini belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

                Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi eş tarafından diğer eşin rızası alınmadan, davalı şirket yararına ipotek verildiğinden bahisle ipoteğin kaldırılması isteğine ilişkindir (TMK m. 194). Davacı, malik muris eşi tarafından rızası dışında aile konutu üzerine ipotek konulduğunu, bu durumun Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesine aykırı olduğunu iddia ederek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yerel mahkemece evliliğin ölümle sona erdiği, dava konusu taşınmazın evlilik ölümle sona erdiğinden aile konutu olma vasfını yitireceği, bu nedenle davanın konusuz kaldığından bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu