DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin halen evli olduğu eşi ... tarafından aile konutu üzerinde müvekkilinin rızası dışında davalı ... lehine ipotek işlemi tesis edildiğini, davacı eşin muvafakati alınmadan hukuka aykırı şekilde tesis edilen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ve tapuya taşınmazın aile konutu olduğuna dair şerh verilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı ... vekili cevap dilekçesinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....
Dava aile konutu olarak kullanıldığı ileri sürülen taşınmaz üzerinde bulunan ipoteğin kaldırılmasına yönelik olduğuna göre, öncelikle aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenmesi gerekir. Bu durumda, mahkemece yapılacak iş; taşınmazın vasfının tapu kaydına arsa olarak gözüktüğü hususu da nazara alınarak, dava konusu taşınmazda usulünce keşif yapılıp, ipotek tesis tarihinde ve halen tarafların aile konutu olarak kullandıkları bağımsız bölümün belirlenmesi, uzman bilirkişilerden "Aile konutu" olarak kullanılan bölümün kroki ve harita üzerinde işaretlenmesinin istenmesi, aile konutu olarak kullanılan bu bölümün değerinin belirlenip, bu bölümle sınırlı olacak şekilde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tamamına yönelik olarak ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin ve davaya da 28.06.2011 tarihli celsede Aile Mahkemesi sıfatı ile bakılmasına karar verilmiş olmasına göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 2. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVALILAR DAVA TÜRÜ :Aile Konutu Üzerindeki İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. İncelenmesine gerek görülen ... 4. İcra Müdürlüğünün 2008/7116 sayılı dosyasının eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, oybirliğiyle karar verildi.24.10.2011 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Aile Konutu Üzerindeki İpoteğin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle (16) bağımsız bölüm numaralı taşınmaz üzerine 04.07.2008 tarihinde ipotek tesis edilmiş olup, bu konutun ipotek tesis tarihinde "aile konutu" olduğu ispatlanamadığından davanın reddedilmiş bulunmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar...
İstinaf Sebepleri Davacı asıl istinaf dilekçesinde özetle; eşin “açık rızası” alınmadan yapılan işlemin geçersiz olduğunu, aile konutu üzerindeki ipoteğin kaldırılması gerektiği gerekçeleri ile hükmün tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur. C....
olmadığı gibi daha sonra da yapılan bu işleme muvafakat etmediğini, müvekkilinin daha sonra evin üzerine ipotek konulduğunu Samsun 5.Noterliğinin 07/03/2017 tarih ve 3789 yevmiye nolu ihtarnamesinin ortak ikametgaha gönderilmesi ile öğrendiğini, ipotek koyulan gayrimenkulün aile konutu vasfında ve aile konutu olarak yıllardır kullandığını, aile konutu vasfındaki gayrimenkulde ipotek koyulurken müvekkilinin muvafakatinin alınsı gerekirken muvafakati alınmadan yapılan ipotek tesisi işleminin kanuna aykırı olduğunu, müvekkilinin eşi ve çocuklarının aile konutu olan Samsun ili, Atakum ilçesi, Atakum Mah., 94 ada, 20 parsel sayılı taşınmazın 22 numaralı bağımsız bölümü üzerine müvekkilinin muvafakati olmadan davalı kooperatif lehine diğer davalı eş tarafından tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına, bağımsız bölüm üzerine aile konutu şerhi işlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
olmadığı gibi daha sonra da yapılan bu işleme muvafakat etmediğini, müvekkilinin daha sonra evin üzerine ipotek konulduğunu Samsun 5.Noterliğinin 07/03/2017 tarih ve 3789 yevmiye nolu ihtarnamesinin ortak ikametgaha gönderilmesi ile öğrendiğini, ipotek koyulan gayrimenkulün aile konutu vasfında ve aile konutu olarak yıllardır kullandığını, aile konutu vasfındaki gayrimenkulde ipotek koyulurken müvekkilinin muvafakatinin alınsı gerekirken muvafakati alınmadan yapılan ipotek tesisi işleminin kanuna aykırı olduğunu, müvekkilinin eşi ve çocuklarının aile konutu olan Samsun ili, Atakum ilçesi, Atakum Mah., 94 ada, 20 parsel sayılı taşınmazın 22 numaralı bağımsız bölümü üzerine müvekkilinin muvafakati olmadan davalı kooperatif lehine diğer davalı eş tarafından tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına, bağımsız bölüm üzerine aile konutu şerhi işlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davacı tarafın istinaf başvurusunun incelenmesinde; davaya konu davalılardan Hayriye adına kayıtlı taşınmazın aile konutu olduğu ve davacının açık rızası alınmadan taşınmaz üzerine diğer davalı banka lehine ipotek tesis işlemi yapıldığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. TMK'nun 194/1 maddesine göre '' eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.'' bu madde hükmü ile aile konutu şerhi '' konulmuş olmasa da '' eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten varolduğu için getirilmiştir....
Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.(TMK m.194/1) Somut olayda; davacının aile konutu olduğunu iddia ettiği taşınmaz üzerine, davalı eşinin davalı banka lehine ipotek tesis ettirdiğini, alınana muvafakatnamenin davacının okuma yazma bilmemesi nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, ipoteğin kaldırılmasını talep ettiği, davalı bankanın ise cevap dilekçesi ile davacıya ait muvafakatname sunmuş, ayrıca davacı ve davalı borçlunun mernis adresleri incelendiğinde artık bu evde oturmadıkları dolayısıyla taşınmazın aile konutu niteliğini taşımadığını belirttiğ ve davalı eş tarafından borcun ödenmemesi nedeniyle diğer davalı tarafından davalı eş aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığı anlaşılmaktadır....