Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar arasında yapılan -----.Noterliği'nin 26/03/2018 tarihli ve-----yevmiye numaralı Düzenleme Şeklinde Taşınmaz Satış Vaadi, Hasılat Paylaşım Esaslı İnşaat Sözleşmesi, Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin düzenlendiği, davalılar arasındaki bu sözleşmeye istinaden davalı ----- Adi Ortaklığı tarafından ise davacı ile arasında -----Noterliği'nin 30/10/2020 tarihli ve----- yevmiye numaralı Düzenleme Şeklindeki Satış Vaadi Sözleşmesinin yapıldığı, davacı tarafça taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapu kütüğüne şerhinin talep edildiği,Somut olayda taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin resmi şekilde düzenlendiği, TMK 1009. Maddesi'nin "Arsa payı karşılığı inşaat, taşınmaz satış vaadi, kira, alım, önalım, gerialım sözleşmelerinden doğan haklar ile şerhedilebileceği kanunlarda açıkça öngörülen diğer haklar tapu kütüğüne şerhedilebilir." şeklinde olduğu, Tapu Kanunu 26....

    Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine konu bir taşınmazda elbirliği ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez."(14.HD'nin 2019/1479 E 2019/7747 K sayılı içtihadı). "Taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, bir taşınmaz satışı sözleşmesi değil bir taşınmazın ileride satımını gerçekleştirme üzere yapılan ön sözleşmelerdendir....

    Yapılan yargılama neticesinde toplanan deliller, belirtilen hususlar ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; dava konusu edilen taşınmazlara ilişkin olarak iş bu davada, dosya kapsamında mevcut tapu kayıtları ve kadastro tutanakları incelendiğinde, dava konusu edilen taşınmazların kadastro tespitlerinin ve tapulama tutanaklarının 1969, 2005, 2007 ve 2009 senelerinde gerçekleştirildiği, 1969, 2005, 2007 ve 2009 seneleri itibariyle taşınmazların tapulu taşınmaz niteliği taşıdıkları, davacı tarafından dosyaya sunulan 07/12/2010 tarihli davacı ile davalılar murisi T17 arasında akdedilen adi yazılı satış sözleşmesi ve harici satıma dayalı istemlerin mevcut olduğu, dava konusu taşınmazların adi yazılı satış sözleşmesinin imzalandığı 07/12/2010 tarihinde tapulu olduğu yönünde bir uyuşmazlığın mevcut olmadığı ve bu durumun tüm dosya kapsamında mevcut tapu kayıt ve tutanakları neticesinde sabit olduğu, tapulu taşınmazın satışına dair sözleşmenin resmi biçimde yapılmadığı takdirde hukuken...

    DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal olmadığı takdirde bedelin iadesi istemine ilişkindir. Davacı alıcı ile davalılardan yüklenici şirketin yetkilisi olduğu iddia olunan diğer davalı T6 arasında 'taşınmaz satış sözleşmesi' başlıklı 07.12.2007 tarihli adi yazılı belge imzalanmıştır. Bu sözleşme ile davalı yüklenici yetkilisi olduğu iddia olunan davalı Ümit sözleşmenin tarafı olmayan davalı taşınmaz maliki ile davalı yüklenici şirket arasında tanzim edilen Bodrum 4....

    kabul edileceğini, davanın müvekkile ihbarının kanuna aykırı olduğunu, davanın ihbarı müvekkilini hiçbir şekilde davanın tarafı yapmayacağını, iş bu yargılama neticesinde müvekkili aleyhine hüküm kurulamayacağını, arabuluculuk yoluna başvurulmadan açılan davanın özel dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, husumetin tüm takyidat lehtarlarına yaygınlaştırılması gerektiğini, adi yazılı şekilde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, adi yazılı şekilde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, davacı adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı Garanti Kozaya karşı ileri sürebileceğini, 30.9.1988 tarihli, 1987/2 esas, 1988/2 karar sayılı Yargıtay içtihadı birleştirme genel kurulu(YİBGK) kararı gereğince de ipoteğin fekkinin talep edilemeyeceğini, satış sözleşmesinin imza tarihinde taşınmaz üzerinde ipotek bulunmadığını, ipoteğin tesisi esnasında taşınmazın davacıya satıldığı müvekkili tarafından...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL -KARAR- Temyiz isteği, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davasında taşınmaz tapu kayıtlarına konulan ihtiyati tedbire itirazın reddi kararına ilişkin olup, gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararların temyiz incelemesi dairemize ait değildir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 23.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,23.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Dava konusu 3410 ada 8 parsel sayılı taşınmazın geldisinin 451 ada 62 parsel sayılı taşınmaz olduğu ve kadastro tutanağının 28.04.1962 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Dava konusu 3410 ada 8 parsel sayılı taşınmazın adi yazılı satış sözleşmesinin imzalandığı 29.09.1976 tarihinde tapulu olduğu yönünde bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Tapulu taşınmazın satışına dair sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir. (T.M.K. 705, B.K. 213, Tapu K. 26 ve Noterlik K.60 maddeleri). Resmi biçimde yapılmayan geçersiz sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil talep edilemeyeceğinden, davacının tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davasının reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. Kabule göre de; dava tarihi itibari ile dava konusu taşınmazda paydaş olanların adi yazılı sözleşmenin tarafları ile olan ilgisi tespit edilmeksizin karar verilmesi de doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir....

        açıkça anılması durumunda da ekonomik birlik ve bağlı kredi bulunduğu kabul edileceğini, birleşen dava dosyasında müvekkili bankanın pasif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın reddine kararı verilmesi gerekirken huzurdaki mahkemeniz dosyası ile birleştirilmesi kararırın usul ve yasaya aykırı olduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulmadan açılan davanın özel dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, somutlaştırma ve delillerin gösterilmesi yükümü yerine getirilmediğini,müvekkil banka tarafından taşınmaz kaydına tesis ve tescil edilen ipotek huzurdaki davaya konu taşınmazın adi yazılı şekilde düzenlenen satış vaadi sözleşmesinden önce gerçekleştiğini, adi yazılı şekilde yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, davacı adi yazılı satış vaadi sözleşmesinden doğan taleplerini yalnızca davalı T5 Kozaya karşı ileri sürebileceğini, 30.9.1988 tarihli, 1987/2 esas, 1988/2 karar sayılı Yargıtay içtihadı birleştirme genel kurulu(YİBGK) kararı gereğince de ipoteğin...

        in tapu devirleri resmi senette satış olarak görünse de Dairemizin yerleşen uygulamasına göre, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden sonra yükleniciye tapuda yapılan satış şeklindeki taşınmaz yahut pay temlikinin, gerçekte satış olmayıp, sözleşme gereğince arsa sahibince yüklenilen pay devri ediminin ifası olarak kabulü gerekir. Aynı şekilde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.03.1990 gün, 1989/15-714 Esas ve 1990/158 Karar sayılı ilamında da özet olarak; "Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden önce veya sonra taşınmazın yükleniciye bir bedel gösterilmek suretiyle yapılan satış vaadinin, inşaat sözleşmesi ile bağlantılı olduğu" kabul edilmiştir (Emsal;Yarg 15. Hukuk Dairesi 2004/376 Esas 2004/993 Karar 25.2.2004 T. ; Yarg.15. Hukuk Dairesi 18.06.1991 gün, 1999/1525 Esas ve 1991/3280 Karar sayılı ilamı)....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/133 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ekli satış vaadi sözleşmesi ile Davalı Kardelen-Bordemir Adi Ortaklığının, Kadıköy 27....

          UYAP Entegrasyonu