"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen adi ortaklığın idaresine ilişkin görev ve yetkinin kaldırılması ile fesih ve tasfiyesi davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; asıl davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm kesinleşmiş olduğundan yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davaların adi ortaklığın feshi yönünden kabulüne, birleşen 1999/759 Esas sayılı davadaki alacak isteminin kabulüne dair verilen hüküm, davacı-davalı ... ve davalı-davacı ... vekilleri tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 30/04/2019 tarihinde davacı-davalı ... vekili Av. ...geldi. Başka gelen olmadı....
Mahkemece, taraflar arasında kurulan adi ortaklığın sona erdirildiği açıklandıktan sonra, faturaya konu malların teşhir amaçlı olmayıp davalıya satılan mallar olduğunu davacının isbatlayamadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Tarafların beyanları ve mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, taraflar arasında , BK’nun 520 ve devamı maddelerde yer alan şekilde bir adi ortaklık kurulduğu hususunda duraksama bulunmamaktadır. Hal böyle olunca aradaki ihtilafında BK 520 vd. maddeleri uyarınca çözülmesi gerekir. Yine tarafların iddia ve savunmalarından ve dosya kapsamından eldeki dava ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin de istenildiğinin kabulü zorunludur. Hal böyle olunca adi ortaklığın fesih ve tasfiyesinin de BK. 538. maddesi uyarınca yapılması gerekir....
Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Diğer bir anlatımla tasfiye memuru tarafından yapılacak bir arıtma işlemi olup; hesap ve işlemlerin incelenip, bir bilanço düzenlenerek, ortaklığın aktif ve pasifi arasındaki farkı ortaya koymaktır. Bu durumda, mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, davacı tarafa, ortaklığın devam edip etmediği, ortaklığın tasfiyesi hususlarında, talebi açıklattırılmalı ve akabinde Türk Borçlar Kanununun 642.madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir....
DAVA : Adi Ortaklığın Tasfiyesi DAVA TARİHİ : ... KARAR TARİHİ :... KARARIN YAZ. TARİH : ... Mahkememizde görülmekte olan adi ortaklığın tasfiyesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İddia ve savunmaların özeti; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 10/09/2020 tarihinde kurulmuş olan ... İsimli iş yerinin işletilmesi için adi ortaklığın kurulduğunu, iş yerinin işletilmesi için kurulan adi ortaklığın sona ermesi ve yapılan masrafların ödenmesi için iş bu davayı açtığını, müvekkilinin bu ortaklıktan hiç bir gelir elde etmediğini, davalıya buna ilişkin 26/09/2021 tarihinde ihtar çekildiğini ancak ödemenin yapılmadığını beyanla müvekkili ile davalı arasındaki adi ortaklığın feshine, 2020 eylül ayından itibaren kar kazanç payına her yıl için ayrı ayrı faiz işletilerek hesaplanacak miktarın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, adi ortaklığın tasfiyesini talep ve dava etmiştir....
Bu nedenle tarafların birbirlerine karşı adi ortaklıktan doğan sorumlulukları ve talep hakları mevcut olup, davacı bu davada, davalının adi ortaklık sözleşmesine aykırı davrandığını ileri sürerek sözleşmenin feshini talep ettiğine göre bu talebinin ortaklığın feshiyle birlikte tasfiyesini de kapsadığının kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi, tasfiyenin de bizzat mahkemece yaptırılması gereklidir. Ortaklığın feshi ile tasfiyesi ayrı hukuki işlemlerdir. BK’nun 538.maddesinde belirtildiği gibi tasfiye bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması yada satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Hemen belirtmek gerekir ki ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin öncelikle bu sözleşmedeki hükümlere göre yapılması asıldır....
TEKSTİL ADİ ORTAKLIĞININ feshi ve tasfiye sürecinin yürütülmesine ilişkin tasfiye memuru atanması ve kuruluş gayesi ortadan kalkan ve davalının haksız tavır ve eylemleri nedeni ile fiilen yürütülmesi artık imkansız olan adi ortaklığın fesih şartlarının gerçekleştiğinin tespitine ve feshine karar verilmesini, Adi ortaklığın tasfiye işlemlerini yürütmek üzere şirketlere ve davanın taraflarına yıllardır mali müşavirlik hizmeti sunan SMMM ... ile Hukuk Müşavirlik Hizmeti Sunan Av....in tasfiye memuru olarak atanmasına, bu kişilerin sayın mahkemece uygun görülmemesi halinde mahkemenin adi ortaklığın tasfiyesi için re’sen tasfiye memuru atamasını, şirketin tasfiye işlemlerinin mahkemece yerine getirilmesini, tasfiye neticesinde ortaklara olan borçlar dahil Adi ortaklığın tüm borçlarının ödenerek artan bir varlık olması durumunda şirket ortaklarına ½ oranında dağıtılmasını, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava talep etmiştir....
Davalı vekili; taraflar arasındaki adi ortaklığın davacının davranışları nedeniyle çekilmez hale geldiğini, bu nedenle müvekkili tarafından davacı aleyhine Kandıra Asliye Hukuk Mahkemesinde adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemiyle 2011/258 Esas sayılı davanın açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Mahkemece, davanın kabulüne, adi ortaklığın tasfiyesine, davacı tarafça adi ortaklığa konulan malzemelerin masrafları istendiğinden, ayrıca tasfiye memuru atanmasına gerek olmadığına, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak suretiyle 5.000,00 TL kâr payı ile 45.000,00 TL ise malzeme masraflarının dava tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından duruşma istemli olarak temyiz edilmiştir. Dava, adi ortaklığın tasfiyesi ile kâr payı ve masraf bedeli istemine ilişkindir....
O halde açıklanan tüm bu nedenlerle, adi ortaklığın tasfiyesi için mahkemece, öncelikle kurulduğu tarihten itibaren ortaklığın tüm muhasebesi ile ilgili defterler ve bu defterlerin dayanağı olan belge ve faturaların ibrazı sağlanmalı, eldeki değerler belirlenerek bunlar ortaklığın aktifinde dikkate alınmalı, yönetici ortak olduğu anlaşılan davalıdan yapılan tüm ... ve harcamalara ilişkin bedeller ile, gerekli görülecek diğer hususlar konusunda hesap listesi istenilmeli, hesap listesinin verilmemesi halinde yönetici ortağın hesap vermekten kaçınmış sayılacağı kabul edilmeli, hesap listesinin verilmesi halinde ise, hesapta uyuşmazlık çıktığı takdirde taraflardan delilleri sorularak toplanmalı, bu şekilde belirlenen mal varlığının ne şekilde tasfiye edileceği yine taraflardan sorulmalı, taraflar tasfiyede anlaştıkları takdirde ona göre karar verilmeli, taraflar tasfiye konusunda anlaşamadıkları takdirde ise, ortaklığa ait tüm gelir gider hesabı çıkarıldıktan, ortaklığın tüm aktif ve pasifi...
Şti. arasında adi ortaklık kurulduğunun, ortaklığın amacının gerçekleşmesi nedeniyle ortaklığın fesh edildiğinin tespitine, davacı ve davalı arasındaki adi ortaklığın tasfiye memurunun 05/02/2019 havale tarihli kök raporunda belirtildiği şekilde ortaklığın tasfiyesine, 156.460,00 TL' nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6 ve 12 no' lu dairelerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline yönelik talebin reddine, birleşen dava yönünden ise davanın kısmen kabulüne, 157.358,55 TL faiz alacağının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Uyuşmazlık, asıl davada adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile birleşen davada faiz alacağı talebine ilişkindir....