Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ATM'de 2017/1244 esas sayılı dosyada Adi Ortaklığın Fesih ve tasfiyesi için dava açıldığı ,derdest olduğu bilgi ve beyanlardan anlaşılmıştır. Dosya kapsamına göre ,adi ortaklık kurulurken temsilci olarak atanan ...ün davalı şirket ortakğı iken,sonradan hisselerini ...a devrettiği,bu kişinin davalı şirketin hakim ortağı olduğu anlaşılmıştır....

    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınarak, somut olay değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında yönetim ve gelir paylaşımı konusunda ciddi sorunlar bulunduğundan işbirliği, birlikte çaba, karşılıklı güven ilişkisinin ortadan kalktığının kabulü gerekmektir. Bu durumda taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesinde de, sözleşmenin süresiz olduğunun belirtilmiş olması karşısında artık tarafların taleplerinin, adi ortaklığın haklı nedene dayalı olarak fesih talebi olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. O halde mahkemece, taraflar arasındaki adi ortaklığın devamının mümkün bulunmadığı göz önüne alındığında, adi ortaklığın haklı nedene dayalı olarak fesh edildiği kabul edilerek, uyuşmazlığın; adi ortaklığın tasfiyesi hükümleri (TBK'nun 620 ve devamı maddeleri) gereğince ve 642 ncı maddelerindeki tasfiye hükümlerinin somut olaya uygulanması suretiyle çözümlenmesi gerekmektedir....

      İhtiyati tedbir talep eden (davacı) vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusunun adi ortaklığın tespiti ve adi ortaklığa ait olan ancak davalılar adına kayıtlı bulunan daire ve dükkanların tasfiyesi isteminden ibaret olduğunu, dava konusu içinde yer alan ve aslında adi ortaklığa ait olması gereken bildirdikleri daire ve dükkanların müvekkilinden kar kaçırmak maksadıyla ve ortaklığın zararına olarak davalı ortaklarca düşük bedellerle devirlerinin gerçekleştirildiğini, bu sebeple müvekkilinin zararının oluştuğunu ve zor durumda kaldığını, dava sonunda müvekkilinin daha fazla telafisi güç ve imkansız zararının oluşmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerektiğini, hayatın olağan akışı içerisinde bir ev hanımının yaklaşık olarak 500.000,00 TL'lik dairelerden 2 ay içerisinde 3 adet satın alabilmesinin mümkün olmadığını, ortada bir adi ortaklık olduğu gözetildiğinde ortakların müvekkil ortaktan gelir saklamak amacıyla aile fertlerine düşük bedellerle bağımsız bölümlerin devrini...

      Davamıza konu uyuşmazlıkta talep; davalı ortağın ortaklıktan çıkarılmasına münhasır olup, 3 şirketin oluşturduğu adi ortaklığın ortaklarından birinin (davalı ortağın) anılan 633 maddede sayılan hallerin hiçbirisinin söz konusu olmaması karşısında mahkemece bu yasal düzenleme dışına çıkılarak ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesi mümkün bulunmamaktadır.TBK' nın 639 maddesinde ortaklığın sona erme sebepleri gösterilmiş olup, davadaki talep yukarıda belirtildiği üzere 633 madde kapsamında ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin olmakla, ortak sayısı da dikkate alındığında, davacının somut talebinin adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi talebi olarak değerlendirilebilmesi de, münhasır talep ve ortak sayısı dikkate alındığında usulen mümkün görülmemiştir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/688 KARAR NO : 2021/106 DAVA : Adi Ortaklığın Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 16/08/2016 KARAR TARİHİ : 04/02/2021 G. K.YAZILDIĞI TARİH: 01/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Adi Ortaklığın Tasfiyesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : 1.Davacılar vekili özetle; davalı şirket ile aralarında adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşme gereğince kömür ithalatından kar ortaklığının amaçlandığını, davalının nakdi sermaye ve deposu ile, davacının ise emek, depo ve tesisleri ile adi ortaklığın sermayesinin oluşacağını, ortaklığın kurulmasından sonra müvekkili şirketin yetkilisinin Rusya'da tutuklandığını, bundan bir süre sonra da davalı şirketin noterden çektiği ihtarname ile sözleşmeyi haklı sebeple feshettiğini bildirdiğini, ortaklığın tasfiyesine gidilmeden müvekkillerinden ...'...

          Mahkemece, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin nitelendirilmesinnde, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri nazara alınmamış ve Türk Borçlar Kanununun 642. madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmemiştir. Ortaklık için yapılan tüm giderler, kar, zarar durumu değerlendirilmeden, ortaklığın dava tarihi itibariyle gerçek alacak ve borç miktarı tesbit edilmeden; davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu durumda mahkemece, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; adi ortaklığın tasfiyesi hükümleri (TBK'nun 620 ve devamı maddeleri) gereğince ve 642. maddelerindeki tasfiye hükümlerinin somut olaya uygulanması suretiyle çözümlenmesi gerekmektedir....

            Adi ortaklığının tasfiye edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. CEVAP: Davalı ...İnşaat Ticaret ve San. A.Ş vekili cevap dilekçesinde; kesinleşmemiş bir alacak iddiasında, daha takip safhası tamamlanmadan davacının GCF-...İş Ortaklığı'nın tasfiyesi ve ihtiyati haciz talep etmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, bu aşamada davalı şirketin borcu nedeniyle adi ortaklığın üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacaklarının haczedilebilmesi ve ihtiyati haciz kararı verilebilmesinin hukuken mümkün olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/27 Esas KARAR NO : 2021/558 DAVA : Adi Ortaklığın Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 30/09/2016 KARAR TARİHİ : 13/02/2019 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Adi Ortaklığın Tasfiyesi davasında taraf vekillerinin feragat dilekçesi üzerine dosya ele alındı; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Asıl ve birleşen dava adi ortaklığın tasfiyesi istemine ilişkindir. Asıl ve birleşen davada davacı vekili bila tarihli dilekçesi ile asıl ve birleşen davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, vekaletnamenin incelenmesinde davacı vekilinin davadan feragat etmeye yetkisi olduğu görülmüştür....

                Davalı şirket ise, satış sözleşmesinin, davacı ile ... arasında kurulan adi ortaklık ile yapıldığını ve ...’ın talimatı ile davacıya ödeme yapılmadığını savunmuş, diğer adi ortağa davanın ihbar edilmesini istemiştir. Elde ki davanın ...’a ihbarı üzerine müdahale talebinde bulunulmuş ve davalı şirket ile kurulan satış ilişkisinin tarafının davacı ile birlikte kurdukları adi ortaklık olduğunu, adi ortaklığın tespiti ve tasfiyesi amacıyla açılan davada bu hususun ileri sürüldüğünü ve bu davanın bekletici mesele yapılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamındaki belgelerden, ... tarafından elde ki davanın davacısı aleyhine Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/532 E. sayılı dosyası üzerinden adi ortaklığın tespiti ve tasfiyesi amacıyla dava açıldığı anlaşılmaktadır. Bu dava sonucunda verilecek hükmün, elde ki davanın sonucunu etkileyeceği açık olduğundan, eldeki dava bakımından bekletici sorun olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Hâl böyle olunca, mahkemece, Küçükçekmece 4....

                  T1 ödeyeceği ya da T1 adi ortaklıkta bulunan sermaye payından daha önce tahsil ettiği tutarı düştükten sonra kalan bakiyeyi yani 68.833,33- 25.904,00=42.929,33 TL tutarı diğer ortaktan tahsil edeceği ve böylelikle adi ortaklığın tasfiyesinin tamamlanmış olacağı, bu nedenlerle tarafların ortak olduğu adi ortaklığın tasfiyesi sonucu davacının davalılardan 42.929,33 TL alacağının tahsili gerektiği, buna göre adi ortaklığın tasfiye edilmiş olacağı, davacı tarafça davalılara gönderilen 29/03/2010 tarihli Karşıyaka 5....

                  UYAP Entegrasyonu