Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı, adi ortaklığa konu işletmenin 10/04/2008 tarihinde ...'e kiralandığını, davacının da aynı yerde ... restorant isimli iş yerini işlettiğini , adi ortaklığın fiilen bulunmadığından feshinin de istenemeyeceğinin savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir. Mahkemece, adi şirketin haklı nedenler ile feshi olgusunun daha önce gerçekleştiği kanaatine varılarak, asli müdahil ... 'in kiracılık sıfatının tespiti ve men'i müdehale 2011/16603 2012/1751 istemli davasının reddine, davacı ... 'in davasının kabulü ile ... Eden- ... adi ortaklığının feshine ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak şirket muhasebecisi Meral Güleç 'in atanmasına , karar verilmiş; hüküm, davalı ve asli müdahil tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre müdahil davacı ...'in tüm, davalı ...'...

    üzerinde gösterildiği ve resmi kayıtlara böyle yansıtıldığı, Mahkemenin keşif talebinin mesnetsiz olarak reddettiği, adi ortaklığın gelir kalemini ise daire satışlarının oluşturduğu, daire satışlarından gelen ödemelerin adi ortaklığın banka hesabına gönderilmiş olması gerekmektiği....

      Her ne kadar davalı adi ortaklığın feshi davasının sonucunun bekletilmesini talep etmişse de bizim davamızın konusu para alacağı olup adi ortaklığın feshi davasında tarafların alacak ve borçlarının hesabında dikkate alınıp mahsup edilebileceği anlaşılmakla usul ekonomisi ve yargılamanın hızlı ve adil yürütülmesi gerektiğinden Asliye Hukuk Mahkemesinde dava sonucu beklenmeden davanın kabulüne ilişkin olarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

        Her ne kadar davalı adi ortaklığın feshi davasının sonucunun bekletilmesini talep etmişse de bizim davamızın konusu para alacağı olup adi ortaklığın feshi davasında tarafların alacak ve borçlarının hesabında dikkate alınıp mahsup edilebileceği anlaşılmakla usul ekonomisi ve yargılamanın hızlı ve adil yürütülmesi gerektiğinden Asliye Hukuk Mahkemesinde dava sonucu beklenmeden davanın kabulüne ilişkin olarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

          Taraflar dava dışı arsa sahipleri ile yaptıkları kat karşılığı inşaat sözleşmeleri adi ortaklığın konusu olup, yaptıkları inşaatlardan alacakları taşınmazlar da adi ortaklığın malvarlığı arasındadır. Davalı tarafından davacının adi ortaklığın malvarlığını kendi şirketine geçirmeye başladığı, bir kısmını da sattığı gerekçesi İle davacı ve dava dışı arsa sahiplerine karşı tapu iptali ve tescil davası açtığı, davanın halen derdest olduğu anlaşılmaktadır. Adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi için öncelikle adi ortaklığın malvarlığının tespiti gerekir. Bu malvarlığı tespit edildikten sonra az yukarıda izah edilen şekilde tarafların anlaşamamaları üzerine fesih ve tasfiyenin mahkemece yapılması gerekir. Fesih ve tasfiye ileride atanacak tasfiye memuru eliyle yapılmasına karar verilemez....

            Adi ortaklığın sona erme sebeplerini düzenleyen TBK'nın 639. maddesinin 7. bendinde ise, "Haklı sebeplerin bulunması halinde, her zaman başkaca koşul aranmaksızın, fesih istemi üzerine mahkeme kararıyla" ortaklığın sona ereceği belirtilmiştir. Adi ortaklık sözleşmesinin haklı sebeple feshi için ortaklık süresinin önemi bulunmamaktadır. Haklı sebeple fesih hakkı; mutlak ortaksal bir hak olup, bu hakkın ortaklık sözleşmesiyle sınırlandırılması veya tamamen ortadan kaldırılması olanaksızdır. Gerçekten ortaklar arasındaki ilişkinin devam etmesini haklı göstermeyecek bazı durumlar ortaya çıkarsa, bu durumda ortakların ortaklığın feshini mahkemeden istemesi mümkündür. Hatta belirli süreli ortaklıklarda da sözleşmede belirtilen ortaklık süresinin bitmesinden önce haklı sebeple sözleşmenin feshi davası açmak olanaklıdır ( Şener, Oruç Hami, Adi Ortaklık, Ankara: Yetkin Yayıncılık, 2008, s. 482 )....

              ,davalılar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi sonucunda davalı ...ne düşecek paydan tahsili istemine ilişkindir....

                , adi ortaklığın borcu ve alacağının bulunmadığı da tespit edilerek ;ortaklığın sona erdiği tarih itibariyle ortaklığın tüm mal varlığının (aktif ve pasifiyle birlikte) belirlendiği, ortaklara paylaştırılmak üzere son bilanço düzenlendiği , İlk derece mahkemesince adi ortaklığın feshi, tasfiyeye ilişkin hükümler somut olayın özelliğine göre usulünce uygulanarak tasfiye işleminin yapıldığı anlaşılmıştır....

                HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda;asıl dava, adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi, karşı dava da adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi ve alacak talebine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; taraflar arasında akdedilen adi ortaklık sözleşmesi incelendiğinde; adi ortaklığın adının Özel Villalar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi” olduğu, yapılacak işlerin nevi ve mahiyetinin Özel Eğitim Rehabilitasyon olduğu ve ortaklığın süresinin 17.03.2018 tarihinden başlamak Üzere 10 yıl olarak belirlendiği görülmüştür. Mahkemece yargılamada mali müşavirlerden oluşan bilirkişi kurulundan kök ve ek raporlar alınmış, Bilirkişi kök raporunda; “Dosya kapsamında yapılan incelemeler neticesinde T1 ile T3 arasında her ne kadar bir adi ortaklık sözleşmesi imzalanmış olsa da ortaklığın fiili olarak kurulmadığı görülmektedir....

                Mahkemece, iddia, savunma ,toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacının söz konusu ortaklık nedeni ile 60.000,00 TL ödeme yaptığı, söz konusu ortaklığın davalının olumsuz tutumları nedeni ile yürütülemediği, her ne kadar davada adi ortaklığın feshi talep edilmiş ise de davalının ticari defterleri ibraz etmemesi, söz konusu ortaklığın gelir gider durumunun kontrol edilmesinin mümkün olmaması ve davacı vekilinin yargılama esnasında ortaklık sözleşmesi nedeni ile ödediği sermaye bedelinin davalıdan tahsilini talep etmesi nedeni ile taraflar arasında imzalanan protokole konu ortaklığın son bulması nedeni ile davacının ödemiş olduğu bedeli davalıdan talep etme hakkı olduğu gerekçesiyle, 60.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu