Buna göre taraflar arasında düzenlenen 16.12.2003 tarihli adi ortaklık sözleşmesine göre davacının 10.000 2009/1964-7402 YTL bedel ödeyerek işletmeye ¼ oranda, demirbaşlara 1/3 oranda ortak olduğu, davalının kiralayıp binasını yaptığı demirbaşları olan çay bahçesi ve lokantaya ortak olduğunun kabulü gerekir. Davacı davalının hesap vermemesi ve kar payı ödenmemesi nedeniyle 1.12.2004 tarihli ihtarla adi ortaklığı feshettiğini bildirdiğine göre adi ortaklık sözleşmesi hükümleri çerçevesinde ortaklığın fesih ve tasfiyesinin yapılması gerekir. BK.nun 538. maddesinde belirtildiği gibi tasfiye, bütün hesapların görülüp ortaklığın aktif ve pasif bütün mal varlığının belirlenip ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sona erdirilmesi, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır. Ortaklık sözleşmesinde hüküm bulunduğu takdirde tasfiyenin sözleşmedeki hükümlere göre yapılması asıldır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Uyuşmazlık adi ortaklığın feshi, alacak ve ecrimisil istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
gerekirken aksi düşünce ile adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine karar verilmesi hukuka ve yasaya aykırı olduğunu, T.B.K. 643....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, adi ortaklığın feshi ve payına isabet eden miktarın ödenmesi istemine ilişkindir. .... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince; uyuşmazlığın ticari nitelikli dava olduğu ve ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklandığı, davanın, adi ortaklık sözleşmesinin tarafı olan davacının, sözleşmenin uygulanması ile alakalı diğer ortaklara açtığı alacak istemli dava olduğu, adi ortaklık sözleşmesinin TBK'da düzenlendiği ve bu itibarla davanın ticari dava olmadığı, işbu davada görevli Mahkemenin davanın ilk açıldığı ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı vermiştir....
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Davacıların adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi taleplerinin REDDİNE, 2- Davacılardan T2’ün 200.000,00 TL lik alacak talebinin REDDİNE" şeklinde karar verilmiştir....
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Davacıların adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi taleplerinin REDDİNE, 2- Davacılardan T2’ün 200.000,00 TL lik alacak talebinin REDDİNE" şeklinde karar verilmiştir....
Matbaacılık” firmasının davalının babası dava dışı ... ... adına kayıtlı olup, SSK kayıtları, ticari defterler ve faturaların da bu kişi adına kayıtlı olduğu, davacı ve davalının, ... ...’in yanında çalıştığının, SSK işyeri dönem bordrosu ile belgelendiği gerekçeleriyle adi ortaklığın fiilen kurulup faaliyete geçmediği kabul edilerek, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile matbaacılık üzerine adi ortaklık kurduklarını belirterek, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile kar payının ödetilmesini istemiş, davalı ise taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi düzenlenmişse de, ortaklığın fiili olarak faaliyete geçmediğini, bu nedenle davacının kendisinden herhangi bir talepte bulunamayacağını savunmuştur. Taraflar arasında, noter huzurunda 27.1.2003 tarihli adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiği uyuşmazlık konusu olmayıp, sözleşmede, “... Cad. ... ......
Gerçekten ortaklar arasındaki ilişkinin devam etmesini haklı göstermeyecek bazı durumlar ortaya çıkarsa, bu durumda ortakların ortaklığın feshini mahkemeden istemesi mümkündür. Hatta belirli süreli ortaklıklarda da sözleşmede belirtilen ortaklık süresinin bitmesinden önce haklı sebeple sözleşmenin feshi davası açmak olanaklıdır (Şener, Oruç Hami, Adi Ortaklık, Ankara: Yetkin Yayıncılık, 2008, s. 482). Ortak tarafından ileri sürülen sebebin, ortaklığın sona erdirilmesine olanak sağlayacak derecede haklı olup olmadığının belirlenmesi mahkemenin takdirindedir. Örneğin; idareci ortağın hesap vermemesi, kar payı ödememesi adi ortaklığın sona ermesi bakımından haklı sebep teşkil edecektir. Tasfiye usulünü düzenleyen Türk Borçlar Kanunu’nun 644. maddesine göre; "Ortaklığın sona ermesi hâlinde tasfiye, yönetici olmayan ortaklar da dâhil olmak üzere, bütün ortakların elbirliğiyle yapılır....
KARAR Davacılar, davalıların oluşturduğu adi ortaklığın inşaatlar yaptığını, ortaklığı daha çok ...’nın temsil ettiği, diğer davalı ortak ...’nun ise finansmanı sağladığını, ortaklığın ödemelerinin davalı ... tarafından keşide edilen çeklerle yapıldığını, dairelerin satılamaması nedeniyle ortaklığın ekonomik sıkıntı yaşadığını, verdikleri malzeme karşılığında davalı ... tarafından düzenlenen çeklerin karşılıksız çıktığını, ... aleyhine yaptıkları icra takibi sonunda, davalı ...’nin adi ortaklıktaki tasfiye payından alacaklarını tahsil etmek için yetki aldıklarını ileri sürerek adi ortaklığın feshi ile ortaklık tevafından inşa edilen ve ortaklık tarafından iktisap edilen bağımsız bölümlerin satışını, ortaklık mallarının tasfiyesi ile alacaklarının tahsilini dairelerin davalı ... tarafından satılması halinde raiç değeri üzerinden ...’nin tasfiye payının kendilerinin alacağına istinaden davalı ...’dan tahsilini istemişlerdir....
Sözleşmenin düzenlendiği tarihte yürürlükte bulunan mülga 818 sayılı BK'nın 520. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenen "Adi Ortaklık" ilişkisi bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ayrıca sözleşmede kararlaştırılan 65.000,00 TL'nin ödenmediği de savunulmamıştır. Adi ortaklıkta 65.000,00 TL istendiğine göre, bu istem sermaye payının ödetilmesi niteliğinde olduğundan adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi istemini de kapsar (Y. 13 HD. 21.3.1994 T. 1239-2828 syl.k.). Sözleşmenin süreli olduğu anlaşılmakla birlikte süreden önce feshi istenilmiştir. Bu nedenle de adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi talep edilmiştir. Davacı yönetici ortak olan davalının sözleşmeye aykırı davrandığını ileri sürerek fesih ve tasfiye isteminde bulunmuş olup, ortaklığın hukuken ve kesin bir şekilde son bulması için, tasfiye hesabının da yapılması gerekir (Y. 13 HD.15.2.1993 T. 61-1202 sayılı kararı)....