Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, taraflar arasında 31.05.2014/2015 tarihleri arasında kurulan adi ortaklık sözleşmesinin tasfiyesine, makine bedelinin tahsili istemine yöneliktir. Taraflar ticaret sicilinde tacir olarak kayıtlı değillerdir. Vergi dairesinden adi ortaklığı oluşturan şahısların yıllık vergi beyanları celp edilmiş, incelenmesinde tarafların elde ettikleri gelirler yönünden de tacir statüsünde olmadıkları anlaşılmıştır. Somut olaydaki uyuşmazlık , davacı ve davalı gerçek kişiler arasında 31.05.2014/2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere %50 'şer hisseli olarak kurulan adi ortaklığın tasfiyesi davasıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 27/12/2003 tarihinde imzaladıkları sözleşmeyle fırın işletmek üzere adi ortaklık kurduklarını, ancak davalının 2005 yılı Haziran ayından beri kar payını ödemediği gibi fırını da 2006 yılı Kasım ayında 3. bir kişiye kiraladığını ileri sürerek; adi ortaklığın sona erdiğinin tespiti ile tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir....

      TEKSTİL ADİ ORTAKLIĞININ feshi ve tasfiye sürecinin yürütülmesine ilişkin tasfiye memuru atanması ve kuruluş gayesi ortadan kalkan ve davalının haksız tavır ve eylemleri nedeni ile fiilen yürütülmesi artık imkansız olan adi ortaklığın fesih şartlarının gerçekleştiğinin tespitine ve feshine karar verilmesini, Adi ortaklığın tasfiye işlemlerini yürütmek üzere şirketlere ve davanın taraflarına yıllardır mali müşavirlik hizmeti sunan SMMM ... ile Hukuk Müşavirlik Hizmeti Sunan Av....in tasfiye memuru olarak atanmasına, bu kişilerin sayın mahkemece uygun görülmemesi halinde mahkemenin adi ortaklığın tasfiyesi için re’sen tasfiye memuru atamasını, şirketin tasfiye işlemlerinin mahkemece yerine getirilmesini, tasfiye neticesinde ortaklara olan borçlar dahil Adi ortaklığın tüm borçlarının ödenerek artan bir varlık olması durumunda şirket ortaklarına ½ oranında dağıtılmasını, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava talep etmiştir....

        ın 1/2 oranında hisse sahibi oldukları adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkin taraflarca imzalanan 18/04/2022 tarihli sözleşme hükümlerinin uygulanarak sözleşmenin kazai yoldan infazını sağlanmasını ve sözleşme hükümlerine göre taraflar arasındaki ADİ ORTAKLIĞIN FESHİ VE TASFİYESİNE, adi ortaklığın tasfiyesi sırasında taraflarca sözleşmede kararlaştırılan taksim ve tasfiye usulü uygulanarak taraflara en az zarar verecek ve yararlarına olacak biçimde tasfiyenin mümkün oldukça aynen taksim yöntemi ile infazına, adi ortaklığın tasfiyesi sırasında taraflarca imzalanan sözleşmede kararlaştırılan taksim ve tasfiye usullerinin uygulanmasına, ortaklığa ait taşınır, taşınmaz, şirket payları, nakit vesair tüm varlıkların müvekkili ...'ın 1/2, davalılar ... ve ...'...

          bağlılık ilkesi kapsamında davacı tarafın dayanmış olduğu sözleşme ile adi ortaklığın tasfiye edilmeksizin davacı tarafa herhangi bir hak ve alacak sağlamayacağı gerekçesiyle ,davanın reddine karar verilmiştir.Kararı istinaf eden davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin taraflar arasındaki sözleşmenin içerik itibariyle adi ortaklık sözleşmesi olduğu, adi ortaklığın tasfiye sonucunda belirlenecek alacak veya kar payının ortaklara dağıtılabileceği, adi ortaklık sonlandırılmadan adi ortaklık sözleşmesine göre herhangi bir talepte bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş ise de ,olayda davacı ... (......

            Dava, adi ortaklığın feshi ve alacak davasıdır. Davacı arılarını sermaye olarak davalıya verdiğini, davalının bunların bakımını yapıp elde ettiği geliri paylaşacaklarını kabul ettiğini, ancak arıların gelirinden kendisine payını vermediğini ileri sürmüştür. Mahkemece de taraflar arasında adi ortaklık olduğu kabul edilmiş, kararın bu gerekçesi davalı tarafından temyiz edilmemekle adi ortaklığın varlığı hususu kesinleşmiştir. Adi ortaklık dava tarihine kadar fesih ve tasfiye edilmediğine göre, BK 128. maddesi gereğince davacı alacağı muaccel olmamış ve zamanaşımı süresi başlamadığından davacının tasfiyeden doğan alacağının zamanaşımına uğradığı kabul edilemez. Bu durumda mahkemece işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın alacağın zamanaşımına uğradığı gerekçesi ile reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Dava; Menfi Tespit, istirdat ve haksız icra takibi iddiasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Davacı tarafça, davalı tarafından Bandırma 3. İcra Müdürlüğünün 2016/1477 Esas sayılı dosyasında Star Ekmek Fırını Ersin Ayran ve Ort....

              Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; adi ortaklık sözleşmesinde gösterilen yükümlülüklerin davalı tarafından yerine getirilmediği, davalının zor durumda olduğu için ortak aradığı, almış olduğu adi ortaklık sermayesi ile borçlarını kapadığı, adi ortaklık kurulurken basiretli tacir gibi davranılmadığı gerekçesiyle; davanın kabulü ile icra dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkin itirazın iptali istemine ilişkindir....

                Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; adi ortaklık sözleşmesinde gösterilen yükümlülüklerin davalı tarafından yerine getirilmediği, davalının zor durumda olduğu için ortak aradığı, almış olduğu adi ortaklık sermayesi ile borçlarını kapadığı, adi ortaklık kurulurken basiretli tacir gibi davranılmadığı gerekçesiyle; davanın kabulü ile icra dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dava, taraflar arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine ilişkin itirazın iptali istemine ilişkindir....

                  Adi ortaklığın feshi ve tasfiyesine ilişkin davalara bakma görevi genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemelerine aittir. (3 HD 2014/3147 E. 2014/6366 K.)Bu durumda taraflar arasındaki ilişki adi ortaklıktan kaynaklı olduğundan görevli mahkeme Bursa Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, bu konuda açıkça görev itirazında bulunduklarını, Davacı taraf zorunlu arabuluculağa başvurmadığından dava, dava şartı yokluğundan reddedilmesi gerektiğini, Davacı ile davalı arasında adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı hukuki bir bağı vardır. Taraflar arasındaki hukuki ilişki davacı tarafın adi ortaklık hükümlerine riayet etmemesinden kaynaklı sona ermiştir. Bursa 4.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/579 Esas Sayılı dosyası ile adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi davası açıldığını, her iki davanın birleştirilmesi gerektiğini ileri sürmüştür. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava davalı tarafça başlatılan takipte menfi tespit davasıdır....

                    UYAP Entegrasyonu