İstanbul Anadolu 5.Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise, "... uyuşmazlığın taraflar arasında yapıldığı iddia edilen adi ortaklık ilişkisi kapsamında belirlenen karın ödenmemesi iddiasına ilişkin olduğu, adi ortaklığa ilişkin hükümlerin borçlar kanununda düzenlendiği ve tasfiyesine ilişkin uyuşmazlıkların mutlak ticari dava olmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın malvarlığı haklarına ilişkin olması sebebiyle genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği..." gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Türk Borçlar Kanununun 620. maddesinde "Adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir." hükmüne yer verilmiştir....
Bu nedenle, adi ortaklığa ilişkin davalarda, adi ortaklığı oluşturan kişilerin taraf olarak hep birlikte hareket etmeleri gerekir. Adi ortaklığa karşı açılan dava, diğer ortakların tümüne karşı yöneltilmiş demektir. Başka bir anlatımla, aktif ve pasif taraf ehliyeti tüm ortaklara aittir. Bu açıdan ortaklar arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Adi ortaklık adına, üçüncü kişiler aleyhine açılacak davaların bütün ortaklar tarafından açılması gerekir. Aynı şekilde, bir ortağın diğeri aleyhine açtığı davada da, tüm ortaklar davaya dahil edilmelidir.Somut olayda; tarafların ve mahkemenin de kabulünde olduğu üzere telefon aksesuarı satışı konusunda; davacı, davalı ve dava dışı ... arasında bir adi ortaklık bulunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre davanın; davaya konu adi ortaklığın diğer ortağı ... 'a da yöneltilmesi gerekmektedir. O halde; mahkemece dava dışı ortak ......
Bu durumda, ortaklardan ayrı katma değer vergisi mükellefi olan adi ortaklık adına yapılan tarhiyatların, vergi/ceza ihbarnamelerinin müteselsil sorumlu olan ortaklardan herhangi biri adına düzenlenmesi gerekirken adi ortaklık adına düzenlenmesinin 3065 sayılı Kanun'un 44. maddesine uygun düşmediği gerekçesiyle kaldırılmasına karar verilmiş ise de, söz konusu tarhiyatların nedenini oluşturan fiillerin adi ortaklık olarak gerçekleştirildiği ve yukarıda yer verilen açıklamalar çerçevesinde fiili gerçekleştiren adi ortaklığın vergi ve cezalar açısından muhatap kabul edilmesinde yasal bir engel bulunmadığından, uyuşmazlığın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken cezalı tarhiyatların kaldırılmasına hükmeden kararda hukuki isabet bulunmamaktadır. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1. Temyiz isteminin kabulüne, 2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA, 3....
Bu durumda, ortaklardan ayrı katma değer vergisi mükellefi olan adi ortaklık adına yapılan tarhiyatların, vergi/ceza ihbarnamelerinin müteselsil sorumlu olan ortaklardan herhangi biri adına düzenlenmesi gerekirken adi ortaklık adına düzenlenmesinin 3065 sayılı Kanun'un 44. maddesine uygun düşmediği gerekçesiyle kaldırılmasına karar verilmiş ise de, söz konusu tarhiyatların nedenini oluşturan fiillerin adi ortaklık olarak gerçekleştirildiği ve yukarıda yer verilen açıklamalar çerçevesinde fiili gerçekleştiren adi ortaklığın vergi ve cezalar açısından muhatap kabul edilmesinde yasal bir engel bulunmadığından, uyuşmazlığın esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken cezalı tarhiyatların kaldırılmasına hükmeden kararda hukuki isabet bulunmamaktadır. KARAR SONUCU : Açıklanan nedenlerle; 1. Temyiz isteminin kabulüne, 2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA, 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile kardeş olduklarını, uzun yıllardır davalı abisi ile birlikte adi ortaklık şeklinde süren meyve fidanı ve süs bitkisi yetiştiriciliği yaptıklarını, bu ortaklık kapsamında, son dört yıl boyunca, gerek Bademli Fidancılık Kooperatifi ile birlikte gerekse de kooperatif ile bağlantı olmaksızın yalnızca adi ortaklık namına fidan ekimi ve satış işi yaptıklarını, ancak davalının 2006- 2007- 2008 dönemlerinde kendisine ortaklık gelirinden pay vermediğini, davalının ortaklık adına son üç yılda kooperatiften ve iş yapılan diğer kurumlardan 200.000,00 TL almış olmasına karşın kendisine yalnızca...
Ortak, taahhüt ettiği sermaye payını hiç ödemez veya eksik öderse, bu durum ortaklığın tasfiyesinde dikkate alınır(Şener, Oruç Hami: Adi Ortaklık, Ankara 2008, s. 191). Somut olayda, taraflar arasında yazılı bir adi ortaklık sözleşmesi bulunmamaktadır. Davacı, dava dilekçesinde adi ortaklığa emeği ile katıldığını belirtmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da davacının adi ortaklığa sermaye olarak emeğini getirdiği kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak, davacının mahkemeye sunduğu 24/09/2014 tarihli dilekçesinde, ortaklık borcu bitine kadar kardan pay almayacağını, sadece geçimini sağlamak için davalıların kendisine maaş vereceklerini belirtmiştir. Her ne kadar davacı tarafından emeği ile ortaklığa katıldığı beyan edilse de, davacının bu beyanı dikkate alındığında, ortaklığa emeği ile değil, sermaye koyma borcunu nakden ödenmeyi taahhüt ederek (%25 ortaklık payı oranında) ortak olduğu anlaşılmaktadır....
İİK'nun 89. maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamesinin muhatabı olarak adi ortaklık gösterilmiş ise de; adi ortaklığın ayrı bir tüzel kişiliği olmadığı, dolayısıyla taraf ehliyeti bulunmadığından haciz ihbarnamesi gönderilemez. Taraf ehliyetine ilişkin bu durum kamu düzeni ile ilgili olup, re’sen dikkate alınmalıdır. Ayrıca bu hususu adi ortaklığı oluşturan ortaklardan herbiri şikayet konusu yapabilir. Bu nedenlerle adi ortaklığa İİK'nun 89. maddesine göre çıkartılan haciz ihbarnamesi yok hükmündedir. Ancak yine adi ortaklığın hükmi şahsiyeti bulunmadığından adi ortaklık adına dava da açılamaz. Husumet hususu makemece re'sen dikkate alınarak karar verilir. Bu durumda mahkemece, istemin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yerinde bulunmayan gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru değil ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir....
kurulu ile yönetildiği adi ortaklığı bağlayan tüm kararların ortaklık karar defterine yazılıp imzalanmak suretiyle alındığı adi ortaklığın araç kiralanması taşeronlarla sözleşme yapılması malzeme alınması, borç para alınması veya borç ödenmesi gibi işlemlerin karşılıklı karar almak suretiyle gerçekleştirildiği bu nedenle bilirkişilerce ortaklık karar defterlerinin incelenmesi gerektiği ortaklık karar defterinde bor para alınması veya davacının ortaklık taşeronlarına ödeme yapması hususunun yer almadığı, Adi ortaklığı oluşturan müvekkilinin ......
kurulu ile yönetildiği adi ortaklığı bağlayan tüm kararların ortaklık karar defterine yazılıp imzalanmak suretiyle alındığı adi ortaklığın araç kiralanması taşeronlarla sözleşme yapılması malzeme alınması, borç para alınması veya borç ödenmesi gibi işlemlerin karşılıklı karar almak suretiyle gerçekleştirildiği bu nedenle bilirkişilerce ortaklık karar defterlerinin incelenmesi gerektiği ortaklık karar defterinde bor para alınması veya davacının ortaklık taşeronlarına ödeme yapması hususunun yer almadığı, Adi ortaklığı oluşturan müvekkilinin ......
kurulu ile yönetildiği adi ortaklığı bağlayan tüm kararların ortaklık karar defterine yazılıp imzalanmak suretiyle alındığı adi ortaklığın araç kiralanması taşeronlarla sözleşme yapılması malzeme alınması, borç para alınması veya borç ödenmesi gibi işlemlerin karşılıklı karar almak suretiyle gerçekleştirildiği bu nedenle bilirkişilerce ortaklık karar defterlerinin incelenmesi gerektiği ortaklık karar defterinde bor para alınması veya davacının ortaklık taşeronlarına ödeme yapması hususunun yer almadığı, Adi ortaklığı oluşturan müvekkilinin ......