WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu uyuşmazlık, davacı ile davalı arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı, varsa adi ortaklık faaliyetinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Adi ortaklık sözleşmesi geçerlilik yönünden herhangibir şekle tabi olmayıp, sözlü yapılan adi ortaklık sözleşmesi geçerli ise de inkarı halinde bu ortaklığın varolduğunu ileri süren kişinin bu ortaklığı, uygulanması gerekli HUMK'nun 287-288 ve 290 maddeleri gereğince (yasal sınır aşıldığından) ispatı gerekir. Medeni Kanun madde 6 gereğince, "Kural olarak, herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür." Somut olayda; Yargıtay ... Sayılı ilamı ile taraflar arasında iş makinesinden kaynaklanan adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu kabul edilmiştir....

    Şti. olarak adi ortaklığa yöneltilmiş, dava dilekçesi adi ortaklık adına tebliğ edilerek yargılama yapılmıştır. Adi ortaklığa karşı açılmış olan dava, diğer ortakların tümüne karşı yöneltilmiş demektir. Bu durumda, adi ortaklığı oluşturan tüzel kişilerin ayrı ayrı davalı olarak gösterilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması gereklidir. Bu sebeple davacı vekiline, adi ortaklığı oluşturan tüm ortakları davalı olarak göstermesi, dava dilekçesinin tebliği ve delillerin bildirilmesi için süre verilmeli ve taraf teşkili sağlanarak yargılamaya devam edilmelidir. Tüzel kişiliği olmadığı halde, adi ortaklık adına davetiye çıkartılması, dosyada taraf teşkili sağlanamadan işin esasına girilerek adi ortaklık aleyhine hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 2-492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca harçtan muaf olmasına rağmen davalı Bakanlığa harç yükletilmesi ayrı bir bozma sebebidir. 3-Ayrıca karar başlığında tüzel kişiliği bulunmayan ......

      Dosyaya sunulan--- tarihli ek bilirkişi raporunda; Dava dışı ----davalı bankanın ---- tarihinde açıldığı, dosyaya sunulan bilgi ve belgelere göre; hesabın, ----- açıldığı, adi ortaklık tarafından imzalanan ------ adi ortaklık tarafından imzalanan----- tarihli ---- imzalanan ----- tarihli -----, adi ortaklığın ortakları olan -------- imza sirküleri ve-----imza beyannamelerinin, hesabın, adi ortaklık hesabı olarak açıldığını gösteren ekran görüntüsünün dosyaya sunulduğu, davacı yanın, dava dilekçesinde, ------yönelik onayının bulunduğunu beyan ettiği, ---- dava dışı adi ortaklık hesabından---- yine dava dışı---- nezdindeki -----yoluyla gönderildiği, -----, dava dışı adi ortaklık hesabından---- numaralı hesabına ---- yoluyla gönderildiği, ----- tutarlı işlemin de aynı hesaplara yönelik olarak----- tarihinde gerçekleştirildiği, dosyaya sunulan bilgi ve belgelere göre,------ tarafından davalı bankaya yazılan ---- yapılmasının talep edildiği, yazının altında ------- altında çift imzanın bulunduğu...

        yapan aracılar alanında faaliyet gösterildiğine dair şirket sözleşmesi ve adi ortaklık oluşturulmasını kesinlikle kabul etmediklerini, davalı ile müvekkili arasında herhangi bir yükümlülük veya kâr payı ödemesi gibi maddi anlamda ödeme veya yükümlülük bulunmadığını, yapılan iş ve işlemleri müvekkilinin bilmediğini, yapılan hiçbir işin içinde bulunmadığını, adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olduğunu, bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayıldığını, ayrıca ortaklık sözleşmesinden öngörülen amacın gerçekleşmesi veya gerçekleşmesinin imkansız duruma gelmesiyle de sona ereceğini, müvekkilinin şirketle ve kurulumuyla bir alakasının bulunmadığını belirterek, müvekkili ile davalı arasında vergi kayıtlarınca mevcut ancak daha yeni haberi olduğu adi ortaklığın haklı nedenlerle feshine, feshedilen adi...

          yapan aracılar alanında faaliyet gösterildiğine dair şirket sözleşmesi ve adi ortaklık oluşturulmasını kesinlikle kabul etmediklerini, davalı ile müvekkili arasında herhangi bir yükümlülük veya kâr payı ödemesi gibi maddi anlamda ödeme veya yükümlülük bulunmadığını, yapılan iş ve işlemleri müvekkilinin bilmediğini, yapılan hiçbir işin içinde bulunmadığını, adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olduğunu, bir ortaklık, kanunla düzenlenmiş ortaklıkların ayırt edici niteliklerini taşımıyorsa, bu bölüm hükümlerine tabi adi ortaklık sayıldığını, ayrıca ortaklık sözleşmesinden öngörülen amacın gerçekleşmesi veya gerçekleşmesinin imkansız duruma gelmesiyle de sona ereceğini, müvekkilinin şirketle ve kurulumuyla bir alakasının bulunmadığını belirterek, müvekkili ile davalı arasında vergi kayıtlarınca mevcut ancak daha yeni haberi olduğu adi ortaklığın haklı nedenlerle feshine, feshedilen adi...

            ATM 2016/665 sayılı dosyasında menfi tespit davası açıldığını, müvekkilinin ne dava dışı Ayşe'ye ne de temlik aldığını beyan eden davacıya adi ortaklık nedeniyle bir borcu bulunmadığını, zira adi ortaklığın taraflarca Bornova 2....

            Gıda Teks...Ltd.Şti.. - Akçim Yapı Endüstrisi Tic.Ltd.Şirketi Adi Ortaklığı” lehine keşide edildiği ve adi ortaklık adına tek imza ile alacaklı şirkete ciro yolu ile devredildiği bu haliyle adi ortaklığı ilzam etmediği, bu durumda adi ortaklardan muteriz borçlu Evçağ İnş. Tur. Taş. Gıda Teks. ... Ltd. Şti.'nin çekteki borçtan sorumlu olamayacağı anlaşılmaktadır. (Yargıtay 12. HD., 2016/22053 E., 2017/13723 K.). Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; HMK.'...

            Tedbir yönünden yapılan incelemede: Adi ortaklık kapsamında olduğu yukarıda açıklanan ve satılmayan taşınmazlarla ilgili ihtiyati tedbirin devam etmesinin, adi ortaklık sözleşmesi sebebiyle tarafların hak ve menfaat dengesine uygun düşeceği değerlendirilmekle ,davalı tarafın bu yöne ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir." gerekçeleriyle kararın, HMK 353/1- a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilmiştir. Bu karar sonrası davalı tarafça; 01/06/2023 tarihli dilekçesi ile; dava konusu 23.02.2009 tarihli sözleşmenin, hukuken geçerli bir adi ortaklık sözleşmesi olarak kabul edilemeyeceğini, dava konusu taşınmazların adi ortaklık adına satın alınmadığı ve dolayısı ile davacı T1 davalı müvekkili Kayhan'dan ortaklık kar payı talep etme hakkının bulunmadığı hususlarının sabit olduğunu, bu nedenle, davalı müvekkilinin daha fazla mağdur olmaması adına öncelikle dava konusu taşınmazlar üzerindeki İhtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            Dava; 01.01.2003 tarihli adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmakta olup; Asıl dava; davalı ortağın, adi ortaklık sözleşmesinin hükümlerine aykırı davrandığından bahisle açılmış, adi ortaklığın feshi istemine ilişkindir. Karşı dava; adi ortaklık sözleşmesi devam ederken, sözleşmeye konu taşınmazlardan birinin dava dışı 3. kişiye satılması nedeniyle, sözleşmenin 5. maddesinde kararlaştırılan cezai şart ve bu taşınmaz için yapıldığı iddia olunan damla sulama sisteminin kurulum masrafının taşınmaz sahibi ortaktan tahsili istemine ilişkin; tazminat ve alacak davasıdır. Birleşen dava; 20 yıl süreli olarak kurulmuş adi ortaklık sözleşmesinin süresi henüz dolmamışken, taşınmaz maliki ortağın ölümünden sonra mirasçılarının diğer ortağı taşınmazdan çıkarmaları nedeniyle mahrum kalınan kar bedeli ve bu taşınmaz için yapılan damla sulama sistemi masrafının tahsili istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı A.. A.. ile davalı A.. A.. arasında, davacı A.....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesine dayalı alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; müvekkil ..., davalı ..., dava dışı ... ve ... arasında 05.05.2000 tarihinde, damacana su dolum tesisi kurup, işletmek üzere adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiğini; kurulacak şirkette, müvekkiline, %2' si karşılıksız, %2' si şirket kuruluşundaki harcamalara katılmak kaydıyla ortaklık payı verileceğinin kararlaştırıldığını; bu doğrultuda, davalının, ...'...

                UYAP Entegrasyonu