Limited Şirketinin eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için davalı diğer ortak ve kendisi aleyhine icra takibi başlattığını, davalının icra takibine itirazı bulunmadığı için onun hakkında kesinleştiğini, kendisinin ise takibe itirazı üzerine ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ......
daire ve dükkanların paylaşılacağının kararlaştırıldığı, inşaatın bitiminden sonra davalının 11 daire ve 3 dükkanın tapusunu aldığı, davacıya da 1 daire verdiği, bunun üzerine davacının davalı aleyhine 20.08.1996 tarihinde Ortaklığın Feshi, Tapu İptal ve Tescil ve İstirdat davası açtığı, ortaklık sözleşmesi gereğince davalının kendisine 1 adet dükkan ve 1 daire daha vermesi gerektiğini ileri sürdüğü, mahkemece, taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi bulunduğu, davacının adi ortaklık sözleşmesinin kendisine yüklediği tüm edimleri yerine getirdiği gerekçesiyle davanın kabulü cihetine gidildiği, arsa sahibi olan ... adına tapuda kayıtlı olan 21 nolu dükkan ve 7 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptaliyle davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek 31.03.2008 tarihinde kesinleştiği görülmektedir....
adi ortaklık olarak açıkladığını, davalının adi ortaklık iddiasını kabul etmediği ve davacının dava nedeni ile asıl davanın tarafları arasında adi ortaklık ilişkisinin olmadığı sonucuna varıldığını, birleşen davada davalı ... ... davalı ... ile arasında adi ortaklık olduğunu, diğer davacı ...'...
Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 13.03.2008 gün ve 2006/1066-2008/123 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, davacılar vekilinin 29.03.2007 tarihli cevaba cevap dilekçesinde belirttiği gibi, hukuki nitelikçe kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi değil, tarafların karşılıklı olarak birlikte inşaat yapılması konusunda oluşturdukları adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Yanlar arasında imzalanan 01.06.2005 tarihli sözleşmede taraflara ait 3 ayrı parselin tevhid edilerek işyeri inşaatı yapımı, inşaatla ilgili yapılacak masrafların davacı ve davalılar arasında sözleşmede belirlenen oranda karşılanması kararlaştırılmıştır. Taraflar arasında iş sahibi yüklenici ilişkisi olmadığı gibi, eser sözleşmesi ilişkisi de bulunmamaktadır....
ve bankacılık mevzuatına uygun olduğunu, kaldı ki, dava dışı adi ortaklık yetkilisi tarafından, müvekkil banka; adi ortaklık nezdinde yapılan tüm iş ve işlemler çerçevesinde ekte sunulan ibraname ile ibra edildiğini, dolayısıyla, müvekkil bankadan tamamen bağımsız olan ve adi ortaklığın tamamen iç ilişkisi ile ilgili olup, müvekkil Banka’yı doğrudan ilgilendiren bir durumun bulunmadığını, müvekkil banka tarafından adi ortaklık hesabında gerçekleşen para transferleri usulüne uygun olup, asla kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için aksi düşünülse dahi, adi ortaklığın ve davacının, dava dışı ...'...
nin dahi tescil talep etme hakkı bulunmadığını belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı üzerine düşen edim borcunu yerine getirmiş olduğundan diğer davalıların aralarındaki, hasılat paylaşımı esasına dayalı, adi ortaklık ilişkisi nedeniyle ortaklardan ... ... Gayrimenkul Geliştirme A.Ş.'...
rağmen Yargıtay arsa sahibi ile yüklenici arasındaki sözleşmeyi adi ortaklık olarak nitelemiş ve alıcı 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında adi ortaklık bulunmadığı gibi adi ortaklıktan kaynaklanan bir uyuşmazlıkta bulunmamaktadır. Mahkemece dava konusu adi ortaklık olarak değerlendirilmemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2014 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirkete bir dönem sigortalı işçi olarak çalıştığını, bu nedenle görevli mahkemenin “İş Mahkemeleri” olduğunu, eğer mahkeme aksi kanaatte ise bu defa davacı tarafın iddia ettiği ve dava konusu yaptığı uyuşmazlık Borçlar Kanunu kapsamında belirlenmiş olduğundan görevli mahkemenin “Asliye Hukuk Mahkemeleri” olacağını, müvekkili şirket ile davacı arasında iddia edildiği gibi herhangi bir adi ortaklık ve/veya başkaca bir ticari ilişki ve herhangi bir akdedilen ticari sözleşme bulunmadığını, davacı taraf ile müvekkili şirket arasındaki ilişkinin yalnızca işçi-işveren ilişkisi olduğunu, bu ilişkinin de SGK kayıtlarında mevcut olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; taraflar arasında adi ortaklık ilişkisine dayalı adi ortaklık tasfiye payı ile adi ortaklık kar payından kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik belirsiz alacak davasıdır....
Adi Ortaklığı olduğunu, franchise sözleşmesinin 26 Mayıs 2013 tarihinde imzalandığını ve Firma Sağlık Liderleri Hatay Eğitim ve Danışmanlık Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nin 07 Haziran 2013 tarihinde kurulduğunu. kurulduğu günden 10 gün sonra kapandığını, davacı tarafın iyi niyetli olmadığını, adi ortaklık ile bu işin yapılamayacağını bilmelerinin icap edeceğini, mevzuata göre söz konusu işin adi ortaklık ile yapılamayacağını, bu nedenle sözleşmenin 10 gün içerisinde fesih edildiğini, Bakanlık onayı olmadığı için sözleşmede ifa imkansızlığı olduğunu, bu nedenle de geçersiz olacağını. adi ortaklık olarak Bakanlıkça uygunluk onayı alamadığını, davacı tarafın sözleşme yükümlerine zaten uymadığını, tüm bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "......