Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nun 536 ve 6098 sayılı TBK'nun 640. maddesi gereğince altı ay öncesinden fesih bildirimi yapılmadan açıldığını, davanın öncelikle bu sebeple reddi gerektiğini, davanın zamanaşımına uğradığını,davacı ile herhangi bir adi ortaklık ilişkisi bulunmadığını, üst yüklenici ile sözleşmenin davalı tarafından kendi adına yapıldığını, adi ortaklık adına yapılmadığını, davacının makinalarının kira ilişkisine istinaden kullanıldığını ve ödemelerin kira bedeli olarak yapıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Davacı; davalı ile adi ortaklık kurularak hızlı tren tünel yapım işini üstlendiklerini, işin tamamlanmasına rağmen davalı tarafından kar payının ödenmediğini belirterek adi ortaklığın tasfiyesi ile kar payının ödenmesini talep etmiştir. Dava halli gereken mesele,taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı,ortaklık ilişkisi varsa bu ortaklığın tasfiyesi ile davacının payının hesaplanması hususularıdır....

    Dava konusu olayda davalı ...’ın kendisine teminat olarak verilen dairenin hissesi nedeniyle izafe-i şuyuu davası açması taraflar arasında güvensizlik yarattığı gibi, bu durum adi ortaklık sözleşmesine de aykırıdır. Bu itibarla davacı ...’nin adi ortaklık sözleşmesinin feshini istemesi haklı nedene dayalıdır. Taraflar arasındaki ortaklık, davalının dış ilişkide ortak olarak görünmediği bir iç ortaklık tarzında oluşmuştur. Bu nedenle tarafların birbirlerine karşı adi ortaklıktan doğan sorumlulukları ve talep hakları mevcut olup, davacı bu davada, davalının adi ortaklık sözleşmesine aykırı davrandığını ileri sürerek sözleşmenin feshini talep ettiğine göre bu talebinin ortaklığın feshiyle birlikte tasfiyesini de kapsadığının kabulü gerekir....

      Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin davalıya bir borcunun bulunmadığını, icra takibine konu edilen çek üzerinde ismi yazan adi ortaklığın ... 4. noterliği'nin ... yemiye numarası ile imzalanıp 24.04.2015 tarihli sözleşme ile kurulduğunu, sözleşmenin çeklerin keşide edildiği 30.01.2017 ve 28.02.2017 tarihinden önce, 28.07.2016 tarihinde ... 2. Noterliği'nin ... yevmiye numaralı fesihnamesi ile söz konusu adi ortaklık sözleşmesinin feshedildiğini, çekleri keşide ve ciro eden ...'in, adi ortaklık sözleşmesinin feshinden önce sözleşmenin geçerli olduğu tarihlerde kambiyo senedi imzalamak, bankadan çek karnesi almak yetkisine sahip olmadığını, müvekkili tarafından bankadan ortaklık adına yetkisiz bir şekilde çek karnesi düzenlettirdiğinden bir haberi bile olmadığını, taraflar arasındaki adi ortaklık sözleşmesinin ilgili kanunun yürürlük tarihinden sonra 24.04.2015 tarihinde yapıldığını, ortaklardan ...'...

        Davalı idarenin, Bölge idare Mahkemesi kararının, davacıların ortağı olduğu adi ortaklık adına 2015/Şubat, Haziran-Eylül, Kasım, Aralık, 2016/Mayıs-Ağustos, Kasım, Aralık 2017/Ocak-Haziran, Eylül-Kasım dönemleri için re'sen tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince; Yukarıda yer alan maddelerin birlikte değerlendirilmesinden, adi ortaklıklarda mal teslimi ve hizmet ifası adi ortaklık tarafından yapıldığından, katma değer vergisinin mükellefi adi ortaklık olacak, beyanname ortaklık adına düzenlenecek, ortaklardan birisi tarafından imzalanmak suretiyle vergi dairesine verilecek, ancak verginin ödenmesinden müteselsilen sorumlu olmak üzere, ortaklardan herhangi biri tarhiyata muhatap tutulabilecektir. Aynı zamanda adi ortaklıklar Vergi Usul Kanunu'nda belirtilen bütün mükellefiyetleri yerine getirmek zorundadırlar....

          Her ne kadar mahkemece adi ortaklığın kanıtlanamadığı gerekçesi ile dava red edilmiş ise de davacı tarafça ibraz edilen ve davalılarca imzaları inkar edilmeyen ortaklık sözleşmesi başlıklı belgeye göre taraflar arasında adi ortaklığın gerçekleştiği açık seçik belirgindir. Anonim Şirketin gerçek kişilerle adi ortaklık sözleşmesi yapmasında engel olmadığı gibi, sözleşmenin şirket kayıtlarına geçirilmemesi de sonuca etkili değildir. Bu durumda mahkemece adi ortaklığın kanıtlandığı kabul edilerek işin esasına girilip, tasfiyenin gerçekleştirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usül ve yasaya aykırı ve bozma nedenidir. Bu nedenlerle davacının karar düzeltme itirazlarının kabulü gerekirken aksi yöndeki sayın çoğunluk kararına katılamıyorum....

            - K A R A R - Davacı vekili; müvekkilinin dava dışı ... ve ... ile adi ortaklık kurarak davalıdan 24.000 USD karşılığında ...'den getirilecek 4.000 adet 4 Gb USB Flash Bellek satın alma akdi yapıldığını, belirtilen paranın 14.000 USD'lik kısmının davalıya peşin ödendiğini, ancak davalının sözleşmeye aykırı davranarak malı teslim etmemesi üzerine müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, davalının itirazının iptali ile takibin devamına ve %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı tarafın ... ve ... ile birlikte oluşturdukları adi ortaklık ile davalı tarafın ...'den ithal ederek kendilerine vereceği USB Flash Bellekleri satın almak üzere anlaştıkları, davacı ile adi ortaklık kuran dava dışı ... ve ...'...

              olduğu, 11. maddesinde; pilot ortağın aynı zamanda yönetim kurulu olduğu ve yönetim kurulu başkanının pilot firma temsilcisi olduğu, banka hesapları başlıklı 13. maddesinde ise; banka hesaplarının işletilmesinin, yürütme kurulunun alacağı karar doğrultusunda yetkili kılınacak kişilerden ikisinin birleşen imzalarını taşıyan çekler ve talimatlar ile sağlanacağının kararlaştırıldığı, bilahare 18.06.2015 tarihli Adi Ortaklık Yönetim Kurulu Kararında da, banka hesaplarının işletilmesi, her türlü çek banka talimatlarının imzalanmasında ve banka işlemlerinin yürütülmesinde...'nun ve Fatih Kimençe'nin atacakları müşterek imzaları ile en geniş şekilde temsil ilzam etmek üzere yetki verildiği görülmüştür. Adi ortaklık sözleşmesinin 13. maddesinde ve bahsi geçen adi ortaklık yönetim kurulu kararındaki yetkilendirme ve birlikte imza kuralı, adi ortaklık adına borçlandırıcı işlemlemlere ilişkin olmayıp banka işlemlerinin yürütülmesine ilişkindir....

                Mahkemece davanın kabulü ile adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, 31.3.2009 tarihli bilirkişi raporuna göre ortaklığın güncel borcu 170.629 TL,...'e ödenecek 7.080 TL, ... alacağı 16.151,93 TL borcun davacı tarafından ödenmesine, ortaklığın bu şekilde tasfiyesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Tarafların ...'da bulunan kafeterya için 1.12.2004 tarihli adi ortaklık sözleşmesi yaptıkları ve daha sonra ...'da bulunan otel işletmesi için de adi ortaklığa dahil ettikleri, ortaklık hisselerinin yarıyarıya olduğu, ortaklığın borçları nedeniyle işletmelerin faal olmadığı, davacının 15.1.2007 günlü fesih iradesini bildirdiği ihtara davalının verdiği 19.1.2007 tarihli cevabi ihtarla feshe razı olduğu hususları taraflar arasında ihtilaflı değildir. Taraflar adi ortaklık için paylarını aşar şekilde fazladan ödeme yaptıklarını bildirip belgelerini ibraz etmişlerdir....

                  Davacı vekili; adi ortaklık sözleşmesini sona erdiren sebepler arasında kat irtifakının kurulması nedeniyle sona ermenin yer almadığını, sözleşmenin ve adi ortaklık ilişkisinin sona erdiğine ilişkin dosyada herhangi bir delilin mevcut olmadığını, ispat yükünün davalı tarafta olması ve adi ortaklığın sona erdiğine ilişkin davalı tarafından hiçbir belge ortaya konmamasına rağmen, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2. Davalı vekili; zamanaşımı başlangıcı olarak belirlenen olgunun hatalı olduğunu, adi ortaklık ilişkisinin 17.08.1999 tarihinde yaşanan depremin ardından şehirdeki kat izinlerinin düşürülmesi nedeniyle gerçekleşmesinin imkansız duruma geldiğini, bu tarih itibariyle Mahkemece varlığı kabul edilen adi ortaklık ilişkisinin sona erdiğini ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/05/2019 NUMARASI : 2008/565 E - 2019/425 K DAVA KONUSU : Alacak KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar ile davalı T5 arasında Beyoğlu 36.Noterliği'nin 12/09/2003 tarih ve 35649 yevmiye numaralı sözleşmesi ile Şavk Işık Yapım ünvanlı adi ortaklığın kurulduğunu, söz konusu Adi Ortaklık Sözleşmesi ile ortaklık yetkilisi olarak davalının tayin edildiğini ve Beyoğlu 21.Noterliği'nin 08/03/2007 tarih ve 05467 yevmiye numaralı Adi Ortaklık Tadil Sözleşmesinin imzalandığını, her iki adi ortaklık sözleşmesi ile ortaklık yetkilisi olarak davalının tayin edildiğini, Adi Ortaklık Tadil Sözleşmesi ile bu yetkinin 5 yıla çıkarıldığını, ancak adi ortaklık yetkilisi davalının söz konusu sözleşmenin hiçbir maddesine uymadığını, söz konusu...

                    UYAP Entegrasyonu