Mahkemece; ortaklık katılım payı alacağına yönelik dava tefrik edilerek, cezai şart alacağına yönelik davanın zamanaşımı nedeni ile reddine karar verilmiş, kararın davacı tarafından temyizi üzerine Dairemizin 09.12.2015 tarihli ve 2015/12078 E., 2015/19966 K.sayılı ilamı ile özetle; taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin kurulduğu, fesih ve tasfiye edilmeyen adi ortaklıkta da zamanaşımı süresinin başlamayacağı, cezai şartla ilgili mevcut talebin tasfiye davası ile karara bağlanması gerektiği, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınarak, işin esasına girilip hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur....
Hukuk Dairesi'nin ....... esas, ....... karar sayılı ilamındaki" Uyuşmazlık, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Adi ortaklık sözleşmesi; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir(TBK. 620/1 md.). Bu sözleşme türü Borçlar Kanunu'nda düzenlenmiştir....
Mahkemece, davacı tarafın dava konusu yapılan alacağa dayanak yapmış olduğu 01/12/2012 tarihli sözleşmenin adi ortaklık sözleşmesi olarak değerlendirilmesi gerektiği, adi ortaklık sözleşmesi kapsamında, adi ortaklık tasfiye edilmediği sürece adi ortaklığa bağlı olarak alacak ve kar payı talep edilemeyeceği, davacı tarafın katıldığı son oturumda sözleşmenin adi ortaklık sözleşmesi olarak kabul edilip ortaklığın tasfiye suretiyle sonlandırılmasına muvafakat etmedikleri ve bu bağlamda HMK 26/1 md gereğince taleple bağlılık ilkesi kapsamında davacı tarafın dayanmış olduğu sözleşme ile adi ortaklığın tasfiye edilmeksizin davacı tarafa herhangi bir hak ve alacak sağlamayacağı gerekçesiyle ,davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı taraf dilekçesinde; murislerinin 1995 yılında vefat ettiğini, taraflar arasında bir adi ortaklık ilişkisinin bulunmadığını, çok eskiye dayanan olaylar hakkında 34 yıl sonra 2009 yılında bir ortaklığın varlığının iddia edilmesinin akla ve mantığa uymayacağını, iddialara ilişkin hiçbir kayıt ve belgenin bulunmadığını, buna göre iddiaların uydurma olduğunu ve davanın zamanaşımına uğradığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davanın ispat edilemediği, böylelikle de taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesinin kurulmadığı gerekçesi ile; davanın redine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2014/18465 esas 2015/4852 karar sayılı 24/03/2015 tarihli ilamıyla; “.... Dava konusu uyuşmazlık, taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....
düşen bedelin ise 3.233.236,16 TL olarak belirlendiği, ortakların özkaynaklardan hisselerine düşen bedelden, adi ortaklığa olan borçlarımahsup edildiğinde, ... 2.743.308,69 TL alacağı, ... 2.904.848,39 TL alacağı, ... ise 5.648.157,08 TL borcu bulunduğu, kaydi olarak Adi Ortaklığını hesaplarının kapatılması neticesinde ... 2.743.308,69 TL, ......
Bu iddiayı ileri süren taraf adi ortaklık ilişkisi bir sözleşme olduğundan iddiasını 6100 sayılı HMK'nın 200.maddesi gereğince senet (kesin delille) ispat etmelidir. Ancak senetle ispatı gereken adi ortaklık sözleşmesi hakkında yazılı bir delil başlangıcı varsa 6100 sayılı HMK'nın 202.maddesi gereğince ve 203/1. fıkrasında gösterilen istisnai hallerde tanıkla ispat edebilir....
Noterliği 06.06.2014 tarihli ... yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat ek sözleşmesi uyarınca inşaat tamamlandığını, adi ortaklık sözleşmesi'nin 5. maddesinde adi ortaklığı temsil yetkisinin davalı ...'...
Dava İİK.nun 96 ve devamı maddeleri gereğince adi ortaklığı oluşturan ortak tarafından açılmış istihkak iddiasına ilişkindir. MK. 702/4. madde gereğince adi ortaklıkta, ortaklardan her biri topluluğa giren hakların korunmasını istiyebilir. Adi ortaklık sözleşmesinde aksine kayıt yoksa, adi ortaklık elbirliği mülkiyeti kuralına bağlıdır. (MK 534-702)Ortaklar adi ortaklığın amacına ulaşması için ortaklığa özgülenen mallar üzerinde elbirliği mülkiyeti kuralına göre maliktir. Bu mülkiyette ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı ortaklığa giren malların tamamına yaygındır. (MK 701/2) Adi ortaklığı oluşturan ortağın ortakların kişisel alacaklıları ortaklığa ait mal üzerine haciz koyduramaz. Alacaklılar ortağın kar alacağı, ücret, faiz, avans alacağı ve tasfiye payını haczettirebilir....
Dava İİK.nun 96 ve devamı maddeleri gereğince adi ortaklığı oluşturan ortak tarafından açılmış istihkak iddiasına ilişkindir. MK. 702/4. madde gereğince adi ortaklıkta, ortaklardan her biri topluluğa giren hakların korunmasını istiyebilir. Adi ortaklık sözleşmesinde aksine kayıt yoksa, adi ortaklık elbirliği mülkiyeti kuralına bağlıdır. (MK 534-702)Ortaklar adi ortaklığın amacına ulaşması için ortaklığa özgülenen mallar üzerinde elbirliği mülkiyeti kuralına göre maliktir. Bu mülkiyette ortakların belirlenmiş payları olmayıp her birinin hakkı ortaklığa giren malların tamamına yaygındır. (MK 701/2) Adi ortaklığı oluşturan ortağın ortakların kişisel alacaklıları ortaklığa ait mal üzerine haciz koyduramaz. Alacaklılar ortağın kar alacağı, ücret, faiz, avans alacağı ve tasfiye payını haczettirebilir....
Davacı ile davalının 15.07.2011 tarihli davacının sahip olduğu işletmeyle ilgili bir adi ortaklık sözleşmesi imzaladıkları sabit olup, yapılan ortaklık sözleşmesi üzerinde bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen ortaklık sözleşmesi hükümlerine davalının uymadığı iddiasıyla, sözleşmenin feshedilmesinden doğan alacağa ilişkindir. Bir ortak tarafından adi ortaklığa ilişkin olan sermaye payının istenmesi, ortaklığın faaliyetlerinden dolayı uğranılan zararın veya kar payının talep edilmesi; aynı zamanda ortaklığın feshini ve tasfiyeyi de kapsar. Uyuşmazlık, bu bağlamda değerlendirilip, çözüme kavuşturulmalıdır. Bu durumda, mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, Türk Borçlar Kanununun 642.madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir....