Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alınan bilirkişi raporu ile davaya konu taşınmazların dava tarihi itibariyle değeri ----olarak belirlenmiş, davacı vekili talep arttırım dilekçesiyle harç yatırmak suretiyle, dava değerini cari hesap alacağı da dahil olmak üzere toplam -----yükseltmiştir. Davacının ve davalıların oluşturduğu adi --------- yıllarına ait ------- getirtilmiş, yine davacı ile adi ortaklığın ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Belirlenen inceleme gününde davalı tarafça adi ortaklığa ait ticari defter ve dayanakları sunulmamış, ibrazdan kaçınılmıştır....

    Alınan bilirkişi raporu ile davaya konu taşınmazların dava tarihi itibariyle değeri ----olarak belirlenmiş, davacı vekili talep arttırım dilekçesiyle harç yatırmak suretiyle, dava değerini cari hesap alacağı da dahil olmak üzere toplam -----yükseltmiştir. Davacının ve davalıların oluşturduğu adi --------- yıllarına ait ------- getirtilmiş, yine davacı ile adi ortaklığın ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Belirlenen inceleme gününde davalı tarafça adi ortaklığa ait ticari defter ve dayanakları sunulmamış, ibrazdan kaçınılmıştır....

      Taraflar arasında 22.2.2003 tarihli sözleşme ile adi ortaklık tesis edildiği, davacının bu ilişki kapsamında adi ortaklığa 110.000 dolar verdiği, hakedişlerden önce ortaklığın piyasa ödemeleri yapıldıktan sonra bu miktarın davacıya iade edileceği, alınan 5 işin bütün C/H.lerin ayrı ayrı tutulacağı, ortaklık döneminde alınan hüküm demirbaş vs.alet edevatın ortaklık bitiminde hisseler oranında bölüşüleceği, ortaklıkta davacının %40, davalının %60 hisseye sahip olduğu anlaşılmaktadır. Davacı eldeki davada adi ortaklığın gelirinden hissesine düşen pay ile ortaklık döneminde alınan demirbaşlardan hissesine düşen pay ve ortaklığa koyduğu 110.000 dolar sermayenin TL karşılığının tahsilini istemekte olup, davalı ise ortaklık konusu işlerden zarar edilmesinden dolayı davacının talepte bulunamayacağını savunmaktadır. Davacı yargılama aşamasında ise gelirden hissesine düşecek kısımdan feragat etmiş bulunmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda sadece dava dışı ... Ltd....

        Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 30.09.2010 gün ve 2009/242-2010/526 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Davacı takip konusu bononun adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin 14.11.2007 tarihli protokol uyarınca teminat senedi olarak verildiğini iddia ederek, bonodan dolayı borçlu bulunmadığının tespitine ve takibin iptâline karar verilmesini istemiş; davalı da cevabında taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu ve bononun adi ortaklık ilişkisi nedeniyle verildiğini kabul etmiştir. Mahkemece de taraflar arasındaki ilişki adi ortaklık olarak kabul edilerek sonuca varılmıştır. Tarafların iddia ve savunmaları ile mahkemenin kabulüne göre uyuşmazlık adi ortaklık ilişkisinden kaynaklandığından ve taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmadığından temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Yüksek 13. Hukuk Dairesi'ne aittir....

          Yapılan tanımdan da anlaşılacağı üzere, adi ortaklık sözleşmesi; kişi, sermaye ve sözleşme unsurlarını içermektedir. Adi ortaklığın tüzel kişiliği yoktur. Bu nedenle adi ortaklığa karşı açılan dava, diğer ortakların tümüne karşı yöneltilmiş demektir. Başka bir anlatımla, aktif ve pasif taraf ehliyeti tüm ortaklara aittir. Bu açıdan ortaklar arasında mecburi dava arkadaşlığı vardır. Adi ortaklık, adına üçüncü kişiler aleyhine açılacak davaların bütün ortaklar tarafından açılması gerekir. Keza, bir ortağın diğer ortak veya ortaklar aleyhine açtığı davada da, tüm ortaklar davaya dahil edilmelidir. Somut olayda; davanın, asıl işveren sıfatına sahip adi ortaklığı oluşturan şirketlerin tamamına yöneltilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile adi ortaklığın sorumluluğuna karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle Adi ortaklığı oluşturan tüm şirketlere dava dilekçesinin tebliği ile taraf teşkili sağlandıktan sonra karar verilmelidir....

            Takipte, adi ortaklık adına tek bir ödeme emri çıkarılmış olup, adi ortaklığı oluşturan ortaklar adına ayrı ayrı çıkarılmış ve tebliğ edilmiş bir ödeme emri yoktur. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 620.maddesine göre (mülga 818 Sayılı BK'nun 520. maddesi) adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından taraf ehliyeti de yoktur. Bu nedenle, icra takibinde adi ortakların ayrı ayrı gösterilmesi ve ayrı ayrı ödeme emri tebliği gerekmekte olup, taraf ehliyeti olmayan adi ortaklık adına tek bir ödeme emri tebliğe çıkarılarak takip yapılması usulsüzdür. Yasanın emredici kuralından kaynaklanan bu husus hakkında şikayetçinin İİK'nun 16/2.maddesi gereğince süresiz şikayet hakkı vardır. Öte yandan, taraf ehliyeti kamu düzeninden olup, mahkemece de, kendiliğinden gözönüne alınmalıdır. O halde, adi ortaklık adına çıkarılan ödeme emrinin ve takibin geçerliliği bulunmadığından mahkemece takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

              Bu nedenle ortaklık adına açılacak davaların adi ortaklığı oluşturan ortaklardan herhangi biri tarafından açılması zorunludur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup mahkemece re’sen nazara alınır. Dairemizce, gerekçeli kararın adi ortaklığı oluşturan şirketlere tebliği ile temyiz süresi beklendikten sonra gönderilmesi için dosya mahalline geri çevrilmişse de, adi ortaklık vekili tarafından verilen dilekçe ile temyiz başvurusunun adi ortaklık adına yapıldığı, tamamlanması gerekli bir tebliğ işlemi bulunmadığının bildirildiği görülmüştür. İcra mahkemesi kararının adi ortaklık tarafından temyiz edildiği anlaşılmıştır. Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından dava açma ehliyeti yoktur. Temyiz de bir dava olmakla adi ortaklığın kararı temyiz yetkisi bulunmamaktadır....

                Davalılar arasında 1.1.2005 tarihinde adi ortaklık oluşturularak vergi dairesine kaydedildiği, akabinde davalı ...’nin vergi dairesine hitaben verdiği dilekçe ile diğer davalıyla oluşturdukları adi ortaklıktan 21.10.2006 tarihi itibariyle ayrıldığını ve hisselerini davalı ...’a devrettiğini bildirdiği ve bu dilekçesinde ortaklık dönemine ilişkin haklarını saklı tutmadığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtmek gerekirki; adi ortaklığı oluşturan ortaklar arasındaki hissenin diğer ortağa devrine dair bu müracat ortakların kendi aralarındaki iç ilişkilerine ait olup, sadece kendi aralarında sonuç doğurucu mahiyettedir. Bir başka deyişle, bir ortağın hissesine diğer ortağa devretmesi kendi iç ilişkileri ve birbirlerine karşı sorumluluklarına ilişkin olduğu için adi ortaklığın dışarıya karşı olan sorumluluğunu etkilemez....

                  Davalı; davacının taleplerinin ancak adi şirketin tasfiyesi ile karşılanacağından adi şirketin tasfiyesine karar verilmesini karşı dava olarak istemiş; asıl davadaki kira bedellerine yönelik olarak da dükkanın mülkiyeti ile ilgili bu güne kadar kira bedeli ödenmediğini, ayrıca araçların ortaklık malı olduğunu, ... ve ... ortaklığı sürerken 17.11.2009'da ...'nin vefatı üzerinde diğer mirasçıların muvafakati ile davacının adi şirkete ortak olarak geçtiğini, Hasan Basri Büyükgöze'nin de ortaklıktan ayrıldığını belirtmiştir....

                    Davacı 16/11/20217 tarih ve 8542 yevmiye sayılı iş ortaklığı girişim sözleşmesi kapsamında oluşturulan iş ortaklığı banka hesabından tasarruf edilen miktarlara yönelik talepte bulunduğuna göre öncelikle davacı ile davalı ortak arasındaki adi ortaklığın tasfiye edilip edilmediğinin araştırılması gerekir. Zira adi ortaklık tasfiye edilmemiş ise davacının davalı bankaya karşı açtığı bu dava erken açılan dava olacaktır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 09/09/2019 tarihli ve 2018/3463 E. - 2019/5133 sayılı ilamı) Adi ortaklık tasfiye edilmeden davacının anılan iş ortaklığı sözleşmesi kapsamında zararı veya alacağı bulunup bulunmadığı anlaşılamayacağından, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, davalı yanın bu yöne değinen istinaf yasa yolu başvurusu yerinde görülmüştür....

                    UYAP Entegrasyonu