Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri bir sözleşme olup, adi ortaklık ilişkisi mutlaka sözleşme temeline dayanır. Adi ortaklık sözleşmesi yazılı yapılabileceği gibi sözlü de yapılabilir. Her ne kadar adi ortaklık ilişkisi her hangi bir şekle bağlı değilse de, bu kural geçerlilik şekli bakımından söz konusu olup, ihtilaf çıktığında adi ortaklık sözleşmesinin varlığını ispat yükü, adi ortaklık ilişkisinin varlığını iddia edene düşer. Adi ortaklıkta yazılı sözleşme, geçerlilik koşulu değil, bir ispat aracıdır. HMK'nın 200.(HUMK m.288 ve 289.) maddesi gereğince; bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri 2.500,00 TL'yi geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir....

    İlk derece mahkemesince, davalı tarafından iddia edilen adi ortaklık ilişkisi ve takip konusu alacağın adi ortaklık nedeni ile yapılan ödemelere ilişkin olduğunun ispatlaması gerektiği, davacı tarafından adi ortaklık ilişkisinin varlığının kabul edilmediği, davalı tarafından bu konuda yazılı delil bildirilmediği, yemin deliline de dayanılmadığı, bu nedenle adi ortaklık ilişkisinin ispatlanmadığı, davalı şirket tarafından 15.000,00 TL'nin adi ortaklık nedeni ile davacı hesabına yatırıldığının ispatlanamadığı, yine ödeme aracı olan çekin bedeli tahsil edilmeden keşidecisine iadesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından istinaf edilmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, adi ortaklık ilişkisinden kaynaklı fesih ve tasfiyeye ilişkin alacak davasıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıyla aralarında adi ortaklık ilişkisi kurulduğunu, davalının adi ortaklık ilişkisine aykırı davrandığını, ortaklığın gereklerini yerine getirmediğini beyanla adi ortaklığın fesih ve tasfiyesiyle ortaklık ilişkisinden kaynaklanan tüm hak ve alacakları için şimdilik 1.000 TL tazminatın tahsilini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında adi ortaklık sözleşmesi olmadığını, yalnızca elektrik işi taşeron sözleşmesi olduğunu, bu sözleşmenin davacı yükümlülüklerini yerine getirilmemiş olması nedeniyle hükümsüz kaldığını, ancak yine de sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kendilerinin yerine getirdiğini, bu nedenle davacıdan alacaklı olduklarını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        gereken işletme zararı olduğunun tespit edildiği,davacının adi ortaklık nedeniyle davalıdan alacağı bulunmadığı anlaşılmakla sübut bulmayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        Dosya kapsamına göre taraflar arasında adi ortaklık bulunduğu sabit olup asıl ve birleşen davalardaki istemler adi ortaklık katılım ve kar paylarına ilişkin olup fesih ve tasfiyeyi de kapsar. Davanın bu şekilde hukuki nitelendirmesinin yapılmasının gerekliliği karşısında mahkemece adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmelidir. Dava konusu uyuşmazlık 818 Sayılı Borçlar Kanununun yürürlükte olduğu dönemde meydana gelmiş ise dosya temyiz aşamasında iken 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 Sayılı TBK'nun yürürlüğüne dair kanunun 1. maddesi son cümlesi uyarınca “...sona erme ve tasfiye” konusunda 6098 Sayılı TBK hükümlerinin uygulanması gerekecektir. Bu nedenle adi ortaklığın sona ermesi ve tasfiyesine dair 6098 Sayılı TBK'nun 639, 642, 643 ve 644. maddelerinin dikkate alınması gerekir....

          Dava konusu olayda, davalılar davacı ile arasındaki ortaklık ilişkisini reddettiğine göre; ispat yükü, bunu ileri süren davacı tarafa ait olacaktır. Kural olarak, adi ortaklık ilişkisinin geçerliliği herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ihtilaf çıktığında, adi ortaklık ilişkisinin varlığını ispat yükü iddia edene düşer. Bu iddiayı ileri süren taraf, adi ortaklık ilişkisi bir sözleşme olduğundan, iddiasını HMK. md.200 gereğince senet (kesin delil) ile ispat etmelidir. Taraflar arasında unsurları taşıyan adi ortaklık sözleşmesi bulunmadığı anlaşıldığından,davacı bu iddiasını ispatlayamamıştır. Ancak davacı taraf dava dilekçesinde yemin deliline dayanmıştır....

          Dava, taraflar arasında adi ortaklık olup olmadığı, varsa ne şekilde oluştuğu, tarafların karşılıklı edimlerini yerine getirip getirmedikleri, adi ortaklığın fesih ve tasfiye şartları ile davacının tasfiye sonucu alacağa hak kazanıp kazanmayacağına ilişkindir. Dosya kapsamına göre; davacı --- arasındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi davasında tarafların tacir olmadığı ve bu hususun dosyada mübrez ---yazısı ile sabit oyduğu bu nedenle nispi ticari dava sayılamayacağı gibi adi ortaklığın tasfiyesi Borçlar Kanunu hükümlerine göre yapılacağından mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

            İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası 151.406,45-TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, Davacı alacaklı banka ... ... Anonim Şirketi ile dava dışı taraf asıl borçlu ... - ... Adi Ortaklığı arasında, 17.06.2013, 27.12.2013, 17.09.2015 ve 23.05.2017 tarihlerinde, toplam 910.000,00 TL tutarında düzenlenen ve Adi Ortaklık ortağı ve müteselsil kefil davalı ...'...

              İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası 151.406,45-TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, Davacı alacaklı banka ... ... Anonim Şirketi ile dava dışı taraf asıl borçlu ... - ... Adi Ortaklığı arasında, 17.06.2013, 27.12.2013, 17.09.2015 ve 23.05.2017 tarihlerinde, toplam 910.000,00 TL tutarında düzenlenen ve Adi Ortaklık ortağı ve müteselsil kefil davalı ...'...

                İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası 85.382,01-TL tutarlı alacağı için icra takibi başlatması karşısında, davalı yanın takibe itiraz etmesi üzerine çıkmış bulunduğu, Davacı alacaklı banka ... Anonim Şirketi ile dava dışı taraf asıl borçlu ... - ... Adi Ortaklığı arasında, 17.06.2013, 27.12.2013, 17.09.2015 ve 23.05.2017 tarihlerinde, toplam 910.000,00 TL tutarında düzenlenen ve Adi Ortaklık ortağı ve müteselsil kefil davalı ...'...

                  UYAP Entegrasyonu