Şti.’nin muhtelif giderleri için müvekkil ... toplam 10.000,00 TL tutarında elden ödemelerde bulunduğunu, müvekkilinin sadece adi ortaklığa paydaş olmasından dolayı ödemiş olduğu tutarların toplamı 124.360,00 TL iken bunun karşılığında yıllar süren ortaklıktan herhangi bir kar payı almadığını, adi ortaklığın feshine ve tasfiyesine ilişkin davalarda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, TTK’nın 4. maddesine göre ticari işletme işleten adi ortaklığın tasfiyesine ilişkin uyuşmazlıkların, ticari dava olarak görüleceğini belirterek, öncelikle davalı şirketin kurulup işletilmesi amacıyla kurulan adi ortaklığın tespitine, adi ortaklığa ilişkin olan sermaye payının iadesine, ortaklığın faaliyetlerinden dolayı müvekkilin uğradığı zararın veya kar payının iadesine, ardından feshi ve tasfiyesi ile fazlaya ilişkin tüm hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin ortaklık payının ve bugüne kadar ödediği tutarların faiziyle iadesine, müvekkilinin adi ortaklıktan elde etmesi gereken...
Taraflar arasındaki uyuşmazlık adi ortaklık sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı-karşı davalı tarafından araç bedeli ve davalıya ödenen 4.250 TL talep edilmiş, karşı davada ise araçların tamir masrafları ve sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart talep edilmiş olup, bu durumda; tarafların karşılıklı talepleri adi ortaklığın tasfiyesinin mahkeme kararıyla tamamlanmasına yönelik kabul edilmeli ve inceleme bu yönde yapılmalıdır. ..... Adi ortaklık sözleşmesi geçerlilik şekli olarak herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca adi ortaklık ilişkisinde, bir ortak tarafından açılan alacak talebine ilişkin dava, ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar. Niteliği gereği, adi ortaklıklar kişi ortaklıklarına dahildir, ortakların şahsı belirleyicidir. Adi ortaklık sözleşmesi iç ilişkide karşılıklı güvene ve iyiniyete dayanmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2018/850 Esas KARAR NO: 2021/121 DAVA: Adi Ortaklığın Tespiti, Adi Ortaklığın Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 23/01/2013 KARŞI DAVA : KARŞI DAVA : Alacak KARŞI DAVA TARİHİ : 20/02/2013 KARAR TARİHİ: 10/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan Adi Ortaklığın Tespiti, Adi Ortaklığın Tasfiyesi, Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında ---- yılında sözlü anlaşmaya dayalı bir ----- ilişkisi kurulduğunu, ---- ---- ortaklığa sunumu ve hammadde temini, üretilecek ürüne ilişkin ---- çalışmaları, müşteri çevresinin paylaşılması ve yeni pazarlar geliştirilmesi işlerinin müvekkili, hammaddenin işlenmesi ve üretimin ----- tarafından üstlenildiğini, --- kar paylaşımının hedef alındığını, toplam kar ---edilerek bunun --- ise, ---sonradan katılan ----- ortaklık tesis edilerek; ----- paylaşılacağını, --- bakımından taahhüt edilen ---- oranındaki --- müvekkiline devredilmediğini...
Bunun dışında adi ortaklık için yapılan bir masraf ve adi ortaklığın bir borcu bulunmadığını, müvekkilinin davalıya vekaletname verdiğini, adi ortaklığın amacının sözleşme süresi içinde ve dışında gerçekleştirilmediğini, taşınmazların alınmadığını, sözleşme ile kararlaştırılan 4 kişilik diğer adi ortaklığın 12 ay içerisinde kurulmadığını ve ortaklar adına herhangi bir taşınmaz satın alınmamış olduğunu, adi ortaklık amacının yerine getirilmeden sona erdiğini, davalının sözleşmeden kaynaklanan sermaye koyma borcunu da yerine getirmediğini, sermaye payının muaccel olduğunu, bu nedenle adi ortaklığın tasfiyesine , müvekkilinin adi ortaklık için koyduğu sermaye bedelinin alacak davası olarak şimdilik 400.000,00 TL'lik kısmının tasfiye payı olarak 28/08/2016 tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine ve cezai şart olarak belirlenen 28/08/2016 tarihindeki değeri 500.000,00 TL olan bir taşınmazın davalı tarafından müvekkiline devrine, bu mümkün değil ise 500.000,00...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen adi ortaklıktan kaynaklanan tespit ve alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalılar ile arasındaki adi ortaklık sözleşmesi gereği ödenmesi gereken kar payının davalılarca ödenmediğini ileri sürerek, adi ortaklıktaki payının tespiti ile ödenmeyen ortaklık payı alacağının tahsilini, bunun mümkün olmaması halinde ise adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile tasfiye payı alacağının tahsilini talep etmiştir. İstanbul Anadolu 10....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/205 Esas sayılı dosyasıyla görülmüş ve karara çıkmış bir alacak davası nda aynı Mahkemece, adi ortaklığın halen devam ettiğinden bahisle" hukuken devam eden adi ortaklık ilişkisinde alacak talebinde bulunulamayacağı, TBK' nun 639/7 maddesi uyarınca açılacak fesih davası sonucunda şirketin sona erme sebeplerinin gerçekleşmesi halinde, ortaklığın tasfiyesinin yapılacağı ve ortakların ortaklıktan hak ve alacaklarının bu suretle tespit edilebileceği" gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, adi ortaklıkta ortakların birbirlerinden alacak talebinde bulunmalarının bir nevi adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi anlamına geldiğini, dolayısıyla alacak talebinde bulunan müvekkilin ayrıca bir tasfiye davası açmasına gerek olmadan bahse konu davada hem ortalığın feshi hem de alacak bakımından bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle istinaf ettiklerini, fakat aynı zamanda da eldeki dava dosyası ile müvekkilin hak mahrumiyetine uğramasını istemediğimizden tasfiye...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi KARAR Dava, davalılar tarafından oluşturulan adi ortaklığa satılan malzeme karşılığı davalı ortak tarafından keşide edilen çeklerin bedelinin ödenmemesi nedeniyle adi ortaklığın tasfiyesi ile, tasfiye sonunda davalı ortağa ödenecek tasfiye bedelinden alacakların tahsili istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlığın çözümünde adi ortaklığa ilişkin hükümlerin değerlendirilmesi gerektiğinden, hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Adi ortaklık sözleşmesi, iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. (TBK. 620/1 md.) Adi ortaklık ilişkisi, TBK'nun 639.maddesinde sayılan sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi ile sona erer. Somut olayda adi ortaklığın uygulanma sürecinde yaşanan sorunlar nedeniyle her iki tarafın ortaklığın sonlandırılmasını istediği anlaşılmaktadır. Bu şekilde ortaklığın sona ermesinin başlıca iki sonucu ortaya çıkar. Bunlardan ilki, yöneticilerin görevlerinin sona ermesi, diğeri de ortaklığın tasfiyesidir. Tasfiye, ortaklığın bütün malvarlığının belirlenip, ortakların birbirleri ile alacak verecek ve ortaklıktan doğan tüm ilişkilerinin kesilmesi yoluyla ortaklığın sonlandırılması, malların paylaşılması ya da satış yoluyla elden çıkarılmasıdır....
(HUMK. 76.madde) Dosya kapsamından davacının bu davasındaki talebinin davalılardan fesih ve ... ile aralarındaki adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile bu ortaklığın ödeki davalı ...'tan olan alacağın tahsiline ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Davada dayanılan 8.6.2004 ve 9.6.2004 tarihli taşeronluk sözleşmelerini davalılardan ...'ın diğer davalı ... 'ı temsilen imzaladığını davalı ... 28.4.2005 tarihli cevap dilekçesinde kabul etmiştir. Yine davacının dayandığı 24.9.2004 tarihli sözleşme kapsamından davalılardan ...'ın ortaklıktan ayrıldığı, temyiz dilekçesine eklenen 25.9.2004 tarihli sözleşmeye göre de ayrılan ...'ın yerine dava dışı ...'un ortak olarak alındığı dava tarihinden önce de %38 aşamasına getirilen işin 13.12.2004 tarihi itibariyle geçici kabulü yapılmak suretiyle sona erdirildiğini ve davalılardan ... 'a hakedişlerin ödendiği anlaşılmaktadır....
, adi ortaklığın borcu ve alacağının bulunmadığı da tespit edilerek ;ortaklığın sona erdiği tarih itibariyle ortaklığın tüm mal varlığının (aktif ve pasifiyle birlikte) belirlendiği, ortaklara paylaştırılmak üzere son bilanço düzenlendiği , İlk derece mahkemesince adi ortaklığın feshi, tasfiyeye ilişkin hükümler somut olayın özelliğine göre usulünce uygulanarak tasfiye işleminin yapıldığı anlaşılmıştır....