Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu tarihten önce ortaklığın fesih ve tasfiye edildiği ispatlanamamıştır. Ortaklığa konu inşaatın tamamlanmış olduğu tartışmasız olduğuna göre ortaklığın amacına ulaşıldığının kabulü gerekir. Bu nedenle de ortaklığın fesih ve tasfiyesi gerekir.Bir ortak tarafından adi ortaklığa ilişkin olan sermaye payının istenmesi, ortaklığın faaliyetlerinden dolayı uğranılan zararın veya kar payının talep edilmesi; aynı zamanda ortaklığın feshini ve tasfiyeyi de kapsar. Uyuşmazlık, bu bağlamda değerlendirilip, çözüme kavuşturulmalıdır.Bu durumda, mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, Türk Borçlar Kanununun 642.madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir....

    CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde, "Ortak Girişimin" yüklendiği işlerin yerine getirilmiş olması nedeniyle ortakların bir araya gelerek ortaklığı sonlandırmak amacıyla "Değerlendirme Protokolü" imzaladıklarını ancak, düzenlenen protokol sonrasında ortaklığın bir takım alacak ve borçlarının çıkması nedeniyle ortaklığın sonlandırılamadığını, halen de bir takım alacak, borç ve davaların mevcut olması nedeniyle ortak girişimin alacak ve borçlarının henüz belli olmadığını, bu nedenle ve bu aşamada ortaklığın fesih ve tasfiyesinin mümkün olmadığını, ortak girişim temsilcisi davalıların bu görevlerini özenle yerine getirdiklerini ve ortak girişimi zarara uğratmalarının söz konusu olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. MAHKEME KARARI: Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalı ... .... Şti. ile davalı ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasında birleştirilerek görülen adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile alacak davalarının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davaların kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 20/09/2022 tarihinde asıl ve birleşen davalarda davacı vekili Av. ... ile asıl ve birleşen davalarda davalı asil ... ve vekili Av. ... geldiler....

        Bu durumda taraflar arasında gerçekleştirilen adi ortaklığın 26/05/2022 tarihli raporda belirtildiği şekilde fesih ve tasfiyesi ile tasfiye raporunda belirtildiği üzere, davalının ortaklık gelirinden davacıya ıslah talebi ile bağlı kalınarak 107.885,40- TL ödemesine dair, Davaya konu adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile adi ortaklığın 2017 yılındaki dönemine ilişkin faaliyetinden dolayı 156.457,41 TL zarar ettiği ile meydana gelen zararda her bir ortağın payına 78.228,71 TL isabet ettiğinin tespitine, Davacının alacak talebinin kabulü ile, ıslan doğrultusunda 107.885,40 TL'nin karar tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine..." şeklinde karar verilmiştir. Bu karara karşı taraf vekillerince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur....

        gerektiğini, anılı ortaklığın mali durumu hakkında müvekkilinin bilgilendirilmemesi sebebiyle mahkemeden adi ortaklığın gerçek kar ve zarar durumu ile tasfiye bilançosuna esas olacak diğer unsurlarda gözetilmek suretiyle ortaklara ödenmesi gereken tasfiye payının olup olmadığı hususunda araştırma yapılmasını, buna göre müvekkilinin alacaklı olduğu bakiye varsa bu bedelin bilirkişi marifetiyle dosyaya sunulmasını, açıkladığı nedenlerle; ...Adi Ortaklığı'na dava süresince tedbiren kayyım atanmasını, ...Adi Ortaklığı'nın feshini ve tasfiyesini, yapılacak bilirkişi incelemesinde ortaya çıkacak olan müvekkilinin ortaklığa koymuş olduğu paranın müvekkiline iadesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

          Davacı-karşı davalı tarafından araç bedeli ve davalıya ödenen 4.250 TL talep edilmiş, karşı davada ise araçların tamir masrafları ve sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart talep edilmiş olup, bu durumda; tarafların karşılıklı talepleri adi ortaklığın tasfiyesinin mahkeme kararıyla tamamlanmasına yönelik kabul edilmeli ve inceleme bu yönde yapılmalıdır. ..... Adi ortaklık sözleşmesi geçerlilik şekli olarak herhangi bir şekle bağlı değildir. Ancak, ispat şekli bakımından yasal delillerle kanıtlanması gerekir. Ayrıca adi ortaklık ilişkisinde, bir ortak tarafından açılan alacak talebine ilişkin dava, ortaklığın fesih ve tasfiyesi istemini de kapsar. Niteliği gereği, adi ortaklıklar kişi ortaklıklarına dahildir, ortakların şahsı belirleyicidir. Adi ortaklık sözleşmesi iç ilişkide karşılıklı güvene ve iyiniyete dayanmaktadır....

            Somut olayda murisin ölümünden sonra adi ortaklığın taraflar arasında devam ettiği kanıtlanamadığından, davacıların murisi ... ...nin ölüm tarihi olan 27.9.2002 tarihi itibariyle adi ortaklık sona ermiştir. Davacılar, davadan önce yaptırmış oldukları tespitte, alabalık havuzlarının değerinin ve yıllık gelirinin tespit edildiğini belirterek, tesislerin 1994 yılından itibaren murislerine düşen ½ kullanım bedeli ile kar payının ödetilmesini talep ettiklerine göre, davacıların bu talebinin ortaklığın fesih ve tasfiyesini de kapsadığının kabulü gerekir. O halde mahkemece ortaklığın fesih ve tasfiyesine karar verilmesi, tasfiyenin de, ortaklığın sona erdiği, davacıların murisinin ölüm tarihi olan 27.9.2002 tarihi itibariyle ve mahkemece bizzat yaptırılması gereklidir. Ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesi ayrı ayrı hukuki işlemlerdir....

              Adi ortaklıkta, ortaklığın son bulduğu tarihte davacının alacağını isteme hakkı, (ifa zamanı) doğar ve borç muaccel hale gelir ve bu tarihten itibaren zamanaşımı başlar. Somut uyuşmazlık itibariyle taraflar arasındaki adi ortaklığın tasfiye edildiği iddia ve bu konuda bir delil sunulmadığına göre, dava zamanaşımı süresinin henüz işlemeye başlamadığının kabulü gerekir. Bu durumda dava konusu alacak adi ortaklık kapsamında yapılan bir işe ilişkin olmakla,bu alacağın adi ortaklığın mal varlığına dahil edildikten sonra taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak tasfiyesi gerekir.Adi ortaklığın tüzel kişiliği bulunmadığından bu tür davalarda dava açılırken husumet tüm ortaklara karşı yöneltilir. Dava dışı ...'da kurulan adi ortaklığın bir ortağıdır....

                Adi Ortaklığın yönetiminin müvekkili şirkete verilmesi ve süresi sonunda tasfiyesi edilmesini talep etme gereklerinin hasıl olduğunu, ayrıca davalı şirketin mevcut durumda adi ortaklığa ait tüm işlemleri müvekkil şirketten gizleyerek yapıyor olması, ilerleyen dönemde başka usulsüzlüklerin ortaya çıkmasının kuvvetle muhtemel olması nedenleriyle davalı şirketin yapmış olduğu usulsüzlüklerin üstünü örterek delilleri ortadan kaldırmaması ve adi ortaklığın ve müvekkilin daha fazla zarara uğratılmaması amacıyla adi ortaklığa ait tüm ticari defter ve kayıtların ihtiyati tedbir kapsamında mahkememiz dosyasına celbini talep ettiklerini belirterek öncelikle ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile davalı şirketin Adi Ortaklığın yönetimi konusunda temsil ve ilzam dahil bütün yetkililerinin kaldırılarak tüm yetkinin müvekkil şirkete verilmesine, bu mümkün görülmezse tasfiye süreci tamamlanana kadar ortaklığın yönetimi için kayyım atanmasına, davalı şirketin ortaklığın zararına yaptığı ve yapmakta olduğu...

                  Mahkemece, davacının işletmenin 2009 sezonundaki kâr ve zararına ortak olduğu, bu dönemde şirketin zarar ettiği, davacıya ödenecek bir kâr payı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08.03.2012 tarihli ilamı ile bozulması üzerine bu kez davalılardan ... karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı ile davalılardan ... arasında adi ortaklık kurulduğu uyuşmazlık konusu değildir. Borçlar Kanunun 521. maddesi hükmüne göre, ortaklar her türlü nakit, alacak veya haklarını sermaye payı olarak koyabilirler. Davacı, adi ortaklık için koyduğu katkı payını istediğine göre, bu istek aynı zamanda adi ortaklığın feshi ve tasfiyesi isteğini de kapsar....

                    UYAP Entegrasyonu