WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sessiz kalma yoluyla hak kaybı ise, önceki hak sahibinin, hakka konu ticari ad ve işareti iyi niyetli bir şekilde kullanan kişiye karşı dava açma hakkını uzun süre kullanmaması ve ihlallere sessiz kalarak ticari ad ve işareti koruma hakkını yitirmesi demektir. Sessiz kalma yoluyla hak kaybı ilkesinin temeli 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 2. maddesine dayanmaktadır. Anılan madde; “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.” hükmünü haizdir. Buna göre, anılan madde ile hukuk düzeninin kişilere tanıdığı bütün hakların kullanılmasında göz önünde tutulması ve uyulması gereken iki temel ilkeye yer verilmiş olup, öncelikle hakların dürüstlük kuralına uygun kullanılması gerektiği ifade edilmiş, ardından hakların açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumayacağı belirtilmiştir....

Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır.”hükmü gereğince istihkak davası topluluğa giren hakların korunması kavramı içinde yer aldığından, ortaklardan biri veya birkaçının bu davayı açma ehliyeti bulunmasına göre HUMK’nun 440.maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Yasanın 442. maddesi uyarınca 185,00 TL para cezasının davalı alacaklıdan alınarak Hazineye gelir kaydettirilmesine ve peşin harcın karar düzeltme harcına mahsubuna 3.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    ve soyadı yanında yazılı olan yerde keşide edilmiş sayılacağı hükmü de dikkate alınarak, suça konu çekte keşide yeri ve keşidecinin ad ve soyadı altında da bir yer bulunmadığı, bu nedenle unsurları bulunmayan suça konu çekin özel belge niteliğinde bulunduğu, bu surette sanığın özel belgede sahtecilik suçunu işlediği gözetilmeksizin, unsurları itibariyle oluşmayan resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi, b) Sanığın adli sicil kaydındaki hükümlerin 3167 sayılı Yasası uyarınca verilmiş cezalardan ibaret olması, hükümden önce 20/12/2009 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5941 sayılı “Çek Kanunu” ile 3167 sayılı “Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun’un yürürlükten kaldırılıp, suç olmaktan çıkarılmış olması nedeniyle ve müştekinin zararının karşılaması da dikkate alınarak, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulup, yeniden...

      Dava, alacaklının İİK'nun 99.maddesi ve devamı maddelerine dayalı açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararnamenin 6.maddesine göre marka hakkı tescil yolu ile elde edilir. 9/son ve 16/son maddelerinde ise marka siciline tescil ve ilan edilmeyen markalardan doğan hakların iyiniyetli üçüncü kişilere ileri sürülemiyeceği hüküm altına alınmıştır....

        Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; ... 18/2. maddesinde yer alan “Aralarındaki özel sözleşmeden veya işin mahiyetinden aksi anlaşılmadıkça, memur, hizmetçi ve işçilerin işlerini görürken meydana getirdikleri eserler üzerindeki haklar bunları çalıştıran veya tayin edenlerce kullanılır.” hükmü uyarınca davacının devlet memuru olması ve asli işinin “grafik tasarımcı” olması nedeniyle, karşılığında maaş alarak yaptığı iş için ayrıca telif bedeli ödenmesi gerekmeyeceği, davaya konu olayda davacının sadece “adın korunması” manevi hakkının ihlali sebebiyle manevi tazminat ile hak ihlalinin önlenmesi ve ortadan kaldırılması istemlerinde bulunabileceği, bu hakların ise ... 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'nin 2006/662 Esas, 2008/89 Karar sayılı ilama konu dava ile karşılandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

          Arsa niteliğindeki ... ilçesi, ...köyü 152 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak zeminine; resmi birim fiyatları esas alınarak, üzerindeki yapıya; yaş, cins ve verim durumu dikkate alınmak suretiyle ağaçlara değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak; 1-Davalılardan Nuriye Karacan'ın ad ve soyadının karar başlığında gösterilmemesi, 2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerinde bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli kararın başlığının davalılar bölümüne (Nuriye Karacan) ad ve soyadının yazılmasına, b)Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydı üzerinde bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA...

            albümün eser olduğu kabul edilerek karar verildiğine ilişkin istinaf talebi yerinde değil ise de; FSEK'te Haksız rekabet: "I – Ad ve alametler: Madde 83 – Bir eserin ad ve alametleri ile çoğaltılmış nüshaların şekilleri, iltibasa meydan verebilecek surette diğer bir eserde veya çoğaltılmış nüshalarında kullanılamaz. 1 inci fıkra hükmü umumen kullanılan ve ayırt edici bir vasfı bulunmayan ad, alamet ve dış şekiller hakkında uygulanmaz....

              belirtildiğinden, davalı vekilinin mahkemece albümün eser olduğu kabul edilerek karar verildiğine ilişkin istinaf talebi yerinde değil ise de; FSEK'te Haksız rekabet: "I – Ad ve alametler: Madde 83 – Bir eserin ad ve alametleri ile çoğaltılmış nüshaların şekilleri, iltibasa meydan verebilecek surette diğer bir eserde veya çoğaltılmış nüshalarında kullanılamaz. 1 inci fıkra hükmü umumen kullanılan ve ayırt edici bir vasfı bulunmayan ad, alamet ve dış şekiller hakkında uygulanmaz....

              TMK’nın 194. maddesinin birinci fıkrası; “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz” hükmünü içermektedir. Aile konutunun tanımına ise anılan maddenin gerekçesinde yer verilmiş; aile konutu “Eşlerin bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdiği, yaşantısına buna göre yön verdiği, acı ve tatlı günleri içinde yaşadığı anılarla dolu bir alan” olarak tanımlanmıştır. TMK’nın 193. maddesi dikkate alındığında kural olarak eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle her türlü hukuki işlem yapma serbestisi kabul edilmişken, aynı Kanun’un 194. maddesi ile bu kurala istisna getirilmiş ve aile konutu üzerindeki hakların sınırlandırılması esası kabul edilmiştir....

                Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, yetersiz delil ve eksik inceleme ile sanığın haksız yere mahkum edildiğine, suçun niteliği değiştiği halde ek savunma hakkı tanınmadan hüküm kurulduğuna ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 5237 sayılı TCK’nın 53/3 maddesi uyarınca sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmasına karar verilirken, hak yoksunluğu süresinin koşullu salıverilme tarihine kadar olması gerektiği gözetilmeksizin, 53/1 maddesindeki hakların tamamından hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un...

                  UYAP Entegrasyonu