Abonelik sözleşme aslı ile davacının imza örnekleri ile davacının alınan imzaları mukayese için ATK ya gönderilmiş,ATK raporunda abonelik sözleşmesindeki imzanın davacı ile irtibatının belirlenemediği tespit edilmiştir.Ayrıca kira sözleşmesi fotokopi olduğundan imza incelemesinde dikkate alınmamıştır.Ayrıca abonelik numarası ile ilgili emniyet tahkikatı da yapılmıştır. Sözkonusu takibe konu edilen faturalara yönelik abonelik sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığı tesbit edildiğinden,artık bu abonelikle ilgili faturalardan davacı sorumlu tutulamayacaktır.Davacının abone olmayıp,fiili kullanıcı olduğu da davalı tarafça isbatlanamamıştır. Bu itibarla, ilk derece mahkemesince verilen kararda mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesi bakımından usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmamasına göre, davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Dava; abonelik tesisi istemine ilişkindir. Dosyanın incelenmesinde, dava konusu 01926438 nolu aboneliğin dava dışı Aydın Güzel adına kayıtlı olduğu, borç tahakkuklarının adı geçen adına yapıldığı görülmüştür....
Görüldüğü gibi davalı akdi ilişkiyi inkar etmemiş, dava konusu aboneliğin 2003 yılında kendi adına tesis edildiğini kabul etmiş, ancak abonelik tesis edilen adresten ayrıldığını iddia etmiştir. Bu durumda taraflar arasında abone sözleşmesi düzenlendiği hususunda bir itilaf bulunmamaktadır. Davalı abonelik tesis edilen mesire yerini 2008 yılında dava dışı Mİ-KA şirketine devrettiğini belirtmiş ise de, bu durum abonelik sözleşmesini sona erdiren bir neden değildir. Dolayısıyla abonelik sözleşmesinin fesih ve başka bir nedenle sona erdiği ispat edilmiş değildir....
CEVAP Davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, davacının bu davayı açmakta husumet ehliyeti bulunmadığı gibi hukuki yararı da olmadığını, hizmet alımı ve sözleşme gereği kullanıcının kullandığı elektrik enerjisi bedelini ödemekle yükümlü olduğunu, abonelik kapattırılmadan başka bir abonelik verilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu aboneliğin ... adına kayıtlı olduğunu ve davacının bu aboneliğe ait kullanım ve tüketim bedelinin mevcut abone tarafından gerçekleştiğini açık bir şekilde ispat edecek delil sunmadığını, dava dışı abone ve davacının ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı konusunda kolluk ve nüfus vasıtasıyla araştırma yapılması gerektiğini, davalı şirketin tam ve sağlıklı olan abonelik başvurularını değerlendirip muvazaa olgusu veya hatalı ya da yanlış beyan görmediği sürece abonelik başvurusunu olumlu yanıtladığını, dava dışı abone ile fiili kullanıcı mülk sahibi davacının borçtan müteselsilen sorumlu olduğunu, davacının mülkiyetinde olan taşınmazı fiilen hangi tarihten...
Değerlendirme Tüketiciye kaliteli ve kesintisiz olarak aboneye sunulması gereken elektrik enerjisinin jeneratör sistemi ile sunulmaya çalışılmasının yönetmelik ve abonelik sözleşmesine aykırı olduğunun tespiti ile üç faz bağlantısı olarak temin edilen elektrik enerjisinin tek faz seviyesine düşürülmesi suretiyle oluşan muarazanın menine karar verilmiş olmasına, ayrıca Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında mevcut davalılar yanında DEPSAŞ'ın da yazılması mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde bulunmasına göre, davalı ... ...'ın temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI....
Asliye Hukuk Mahkemesi SAYISI :2020/271 E- 2021/571 K Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalılardan Dicle EDAŞ vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılardan Dicle EDAŞ vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Taraflar arasındaki muarazanın önlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalılardan Dicle EDAŞ vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılardan Dicle EDAŞ vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Eldeki uyuşmazlıkta;taraflar arasında akdedilen abonelik sözleşmesinde yer alan kayıp-kaçak vb. bedellerin haksız şart olduğunun tespiti ile iptali , ileriye dönük olarak bu bedellerin alınmaması ile haksız tahsil edilen bedeller yönünden fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere şimdilik 100,00 TL’nin iadesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Davacının bu talepleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde; taraflar arasında kurulan abonelik sözleşmesi ilişkisinde kayıp-kaçak ve diğer bedelleri davacının ödeme yükümlülüğü bulunup bulunmadığı konusunda yaratılmış bir muaraza(çekişme) bulunduğu gibi açılan davada da muarazanın(çekişmenin) giderilmesinin talep edildiği açıktır. Hukuk Genel Kurulunun 29.09.2004 tarih, 2004/13-417 E.-2004/442 K.sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın men'i(çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir....
AŞ arasında İnternet Abonelik Sözleşmesi yapıldığı, bu sözleşme gereğince müvekkili şirketin üzerine düşen edimleri gerçekleştirerek davalıya internet hizmeti sağladığı, fakat davalı şirketin .... numaralı faturada belirtilen bedeli ödemediği, davalı şirkete abonelik numarasının .... olduğu, fatura bedeli toplamı olan 900,94-TL’nin ödenmemesi üzerine, alacağın temini için, öncelikle 7155 Sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takipbin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun gereğince Merkezi Takip Sistemi üzerinden ......
Davacılar tarafından davalı şirketlerin köye jeneratör sistemi kurarak elektrik dağıtımını sağlamasının yönetmelik hükümlerine ve abonelik sözleşmesine aykırı olduğunun tespiti ile muarazanın önlenmesi talebiyle davalılar aleyhine açılan davada, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilerek hüküm fıkrasına "davalılar" yerine sadece "davalı şirket" ve "davalı" ibareleri yazıldığı, davalı ibaresinin her iki davalıyı da kapsadığı anlaşılmıştır. 2. Kaliteli ve kesintisiz olarak aboneye sunulması gereken elektrik enerjisinin jeneratör sistemi ile sunulmaya çalışılmasının yürürlükteki mevzuata aykırı olduğunun tespiti ile üç faz bağlantısı olarak temin edilen elektrik enerjisinin tek faz seviyesine düşürülmesi suretiyle oluşan muarazanın menine karar verilmesi usul ve kanuna uygun bulunduğundan davalının temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir. VI....