Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallesinde kain yaklaşık 400 dönüm mısır bitkisi ekiminden kaynaklı abonelik tesisi talebiyle başvuruda bulunduğu, davalıya davacının abonelik tesisi için ilk başvurusunun hangi tarihte olduğu ve başvuru akıbetinin ne olduğu yönünde yazılan yazıya verilen cevapta davacıya abonelik verildiğinin bildirildiği, yargılama sırasında davanın konusuz kaldığı yargılama giderleri ve vekalet ücreti talepleri yönünden ise, davalı tarafça davacının abonelik tesisi için ilk başvurusunun hangi tarihte olduğuna dair yazılan yazıya açıkça tarih bildirilerek cevap verilmediği, dosyadaki belgelerden 01.04.2021 ve 07.04.2021 tarihli davalı şirketin müşteri memnuniyeti müdürlüğüne yazılan dilekçeler ile başvurunun akıbetinin sorulduğu, yine davacının 22.03.2021 tarihinde İlçe Tarım Müdürlüğü nezdinde tarımsal sulama amaçlı elektrik etüt raporu talep ettiği, raporun tarım müdürlüğünce 24.03.2021 tarihli yazı ile hazırlanıp davacıya sunulduğunun bildirildiği, davanın açılmasına davalı tarafın sebebiyet verdiği...

    O halde mahkemece, dava konusu blokta bulunan dairelere ilişkin emsal dava dosyaları ve bilirkişi raporları incelenmek suretiyle konusunda uzman bilirkişiden gerektiğinde keşif yapılarak, abonelik tesisi istenen daire için yukarıda anılan İmar Kanununun geçici 11. maddesinde belirtilen şartların oluşup oluşmadığı, geçici abonelik tesisi için bir sakınca olup olmadığı hususlarında, hüküm kurmaya yeterli, çelişkileri giderecek ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde, ayrıntılı ve açıklayıcı bir rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir....

      Sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının "...kişinin bilgisi ve rızası dışında abonelik tesisi veya işlemi yapmak, yaptırmak veya bunun için gerçeğe aykırı bir belge düzenlemek, usulüne uygun düzenlenen evrakta değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan bir evrakı kullanmak..." olduğu, suçun sübutu bakımından, sanığın adı geçen sözleşmeyi mutlaka kendi el yazısıyla düzenleyip imzalaması şartı aranmadığı, adı geçen evrakta, değişiklik yapmak veya gerçek dışı hazırlanan evrakı kullanmak fiillerinden her hangi birini gerçekleştirmesi, abonelik sözleşmesi hazırlamak dışında herhangi bir abonelik tesisi veya işlemi yapması veya yaptırması halinde de suçun maddi unsurlarının oluştuğu kabul edilebilecektir. Her ne kadar sanık savunmasında ......

        Uyuşmazlık ise , aboneliği iptal ettirmedikçe abonenin kullandığı elektrik bedelinden sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.Elektrik abonelik sözleşmesini imzalayan ve aboneliği devam eden abone, tesisatta kullanılan elektrik bakımından elektrik dağıtım şirketine karşı sözleşme gereği sorumlu olduğu gibi, elektrik sayacının muhafazası konusunda da sorumluluğu devam eder. Buna göre, fiili kullanıcıya karşı rücu hakkı mevcut olan abonenin sözleşmesi iptal edilmediği sürece, fiili kullanıcı ile beraber elektrik dağıtım şirketine karşı kaçak elektrik kullanımı ve normal kullanım bedelinden dolayı müteselsil sorumluluğunun devam edeceği kuşkusuzdur.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ve Dairemizin istikrar kazanmış uygulamasına göre abonelik iptal ettirilmedikçe o abonelik üzerinden tüketilen su, elektrik ve doğalgaz bedelinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumludur....

          Yukarıda yazılı yasal hüküm uyarınca; davalı, dava konusu abonelik üzerinden yararlandırılan elektrik hizmet bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle alacağının bulunduğunu ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı bir işlem ( kira akti) yapıldığını, kendisinin zararlandırılmak istendiğini savunabilecektir. Somut olayda; davacının abonelik tesisi istenilen yer için 30/05/2016 tarihli kira sözleşmesini imzaladığı ve vergi dairesi cevabı yazısında abonelik tesisi istenilen yerde 31/05/2016 tarihi itibariyle kuru temizleme hizmetleri hakkında ticari faaliyette bulunduğunun bildirildiği; 05/06/2017 tarihli kolluk araştırma yazısına göre de dava konusu ... Kuru Temizleme ünvanlı işyerini 6 yıldır ... isimli şahsın işlettiği, vergi levhasının eşi olan ... adına olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafından dosyaya sunulan cari hesap borç dökümüne göre ise tesisatın 07/11/2014 tarihli tahakkuktan kaynaklı toplam 15.259,95 TL borcu bulunmaktadır....

            - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilince dava dışı şirkete ait fabrikanın kiralandığını, bu yerin daha önceki işletmecisinin elektrik borcu nedeniyle enerjinin kesik olduğunun anlaşıldığını, davalıya yeni abonelik tesisi için başvuruda bulunulmuş ise de, önceki abonenin borcu gerekçe gösterilerek müvekkili adına abonelik tesis edilmediğini belirtmiş, kira sözleşmesi akdedilmeden önceki elektrik borçlarının ilk aboneye ait olduğunun tespitiyle aboneliğin müvekkili adına kurulmasına ve böylece davalının çıkardığı muarazanın men’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, aboneliğe konu işyerinde davacı ile kurulan kira ilişkisinin muvazaalı olduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı yanca muvazaa savunmasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, halen aboneliği ......

              Fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazlarınkayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Cep telefonu bayii işleten sanığın, katılan adına sahte abonelik sözleşmesi ile GSM hattı çıkarttığının iddia olunduğu olayda, suça konu abonelik sözleşmesinin sanığa ait işyerinde düzenlenmesi sözleşmedeki yazıların da sanığın eli ürünü olduğunun anlaşılmaması ve bundan doğan menfaatin sanığa ait olması karşısında, abonelik sözleşmelerinin düzenlenmesinin sanık tarafından sağlandığının kabulü gerekeceği cihetle; hükümden önce 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Özel belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Cep telefonu bayii işleten sanığın katılan adına sahte abonelik sözleşmeleri düzenlediğinin iddia olunduğu olayda, bireysel abonelik sözleşmelerindeki imzanın müştekinin eli ürünü olmadığının tespit edilmesi, sözleşmelerin sanığın yetkilisi olduğu bayide düzenlenmiş olması ve sanığın bayi yetkilisi olarak sahte GSM abonelik sözleşmesi düzenlenmesi eyleminden menfaatinin olacağı da gözetilerek eyleminin sübuta erdiğinin kabulü gerekeceği cihetle; hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların...

                    in kimlik bilgileri kullanılarak adına düzenlenen sahte abonelik sözleşmesinin sanığın işyerince yapıldığı, sözleşme ve ekindeki nüfus cüzdanı fotokopisinde sanığın işyeri kaşesinin olduğu, sanığın sözleşmeyi kendi bayilerinde yaptıklarını kabul ettiği, abonelik işlemi yapanların, ibraz edilen nüfus cüzdanının kişilere ait olup olmadığını denetlemesinin zorunlu olduğu cihetle; sanığın üzerine atılı suçun sübuta erdiği ve hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz...

                      UYAP Entegrasyonu