Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, abone sözleşmesi ve kaçak elektrik kullanımına dayalı alacak istemine ilişkindir....

    Davalı vekili; davacının işyeri için 07.07.1989 tarihinde abone sözleşmesi imzaladığını, davacıdan zorla tahsil işlemi yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; abone sözleşmesi altındaki imzanın davacının eli ürünü olmadığı davacının sözleşmeden doğan bir sorumluluğunun bulunmadığı, fiilen de suyu kullanmadığı, davalının bunun aksine delil sunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 1.550 TL'nin istirdaten davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 9.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi...

      Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elektrik abone sözleşmesi ve kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan menfi tesbit istemine ilişkindir....

        DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE : Dava, elektrik abone sözleşmesi tesisine ilişkin talebin reddi nedeniyle abone sözleşmesi tesisine yönelik muarazanın men'i davasıdır., Diyarbakır ilinde mahkemenin yargı çerçevesinde ayrı bir asliye ticaret mahkemesi bulunmadığından ve 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 sayılı Kanun ile değişik 6102 sayılı TTK'nın 5.maddesinin 4.bendindeki, "Asliye Ticaret Mahkemesi bulunmayan yargı çevresindeki bir ticari davada görev kuralına dayanılmamış olması, görevsizlik kararı verilmesini gerektirmez; asliye hukuk mahkemesi, davaya devam eder." hükmü gözetildiğinde, görevsizlik kararı verilemeyeceğinden bu husus kaldırma sebebi yapılmamış, eleştiri konusu yapılmakla yetinilmiştir. (bkz. Yargıtay 3. HD'nin 17/12/2019 tarih ve 2019/1440 Esas ve 2019/10200 Karar sayılı ilamı). Taraflar ticari şirkettirler. Tüzel kişi tacirlerin bütün iş ve işlemleri ticari niteliktedir....

        "İçtihat Metni"(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) KARAR Taraflar arasında abone sözleşmesi yoktur. Bu durumda Kararın temyizen incelenmesi görevi 4.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 5.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, abone sözleşmesi nedeni ile borçlu bulunmadığının tesbiti istemine ilişkin olup, temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında bulunduğundan, dosyanın görevli 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.01.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Alınan ve karar vermeye uygun bulunan bilirkişi rapor ve ek raporuna göre; Davaya konu doğalgaz hatlarında mevcut durumda bir sorun bulunmayıp, çalışır vaziyette olduğu ve davalı tarafından halihazırda gaz dağıtımının gerçekleştiriliyor olduğu; İhtilafa konu abone bağlantı bedelinin yürürlükteki mevzuatta “Dağıtım şebekesinin abone iç tesisatına bağlantısı için gereken proje, işçilik, malzeme, kontrol ve onay harcamaları ile sayaç bedeli toplamının abone başına düşen payını ifade eden sabit bedeli” olarak; iç tesisat kavramının ise “Basınç düşürme ve ölçüm istasyonu veya servis kutusu çıkışından itibaren sayaç hariç, müşteri tarafından yaptırılan ve mülkiyeti müşteriye ait olan boru hattı ve teçhizatı ile tüketim cihazları, atık gaz çıkış borusu, baca ve havalandırma sistemleri gibi tesisat” olarak tanımlandığı ve servis kutularından sonra site içerisinde kalan alanlarda toprak altı veya yer üstü muhtelif çaplarda ve malzeme özelliklerinde doğalgaz borularının döşenmesi işinin müşteri...

              İçme Suyu-Abone Sözleşmesi imzalandığını ve aynı tarihte müvekkili tarafından ... YTL Teminat Bedeli yatırıldığını, abone tarafından işletilen ... 'in faaliyetlerine son verildiğinden ... tarihinde ... ve ... nolu su aboneliklerinin tüm borçları ödenerek kapatıldığını, bunun üzerine ... TL abone teminat bedelinin iadesi için ... tarihinde .. numaralı başvuru numarası ile davalı Müdürlüğe verilmiş ise de taraflarına teminat iadesi yapılmadığı gibi herhangi bir cevap da verilmediğini, konu ile ilgili ... tarihinde davalı ... "..." adresi üzerinden gönderilen ihtarname alındığını ve davalı kurumun gönderilen ihtarnameye de kayıtsız kaldığını ve temerrüde düştüğünü, teminat bedelinin güncel değerinin iade edilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin içme suyu başlıklı 1.maddesinde yer alan "Abone işlemi yapılmadan Birliğe ait şebekeden su kullanılamaz....

                Uyuşmazlık, abone olmayan davalının, takip konusu yapılan su tüketim bedelinden sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır. Kural olarak; abone sözleşmelerinde, kullanılan su tüketiminden abone ile birlikte fiili kullanıcı da sorumludur. Somut uyuşmazlıkta; davacı şirket ile davalı arasında abone sözleşmesi olmadığı mahkemece tespit edildiği için; davalının, sözleşmeden kaynaklanan sorumluluğu yoktur. Bu noktada, davalının, fiili kullanıcı olup olmadığının tespiti önem arz etmektedir....

                  Davacının dava dışı ...ile kira sözleşmesi yaptığı, bu şahsın oğlu olduğunu ileri sürdüğü ... adına aboneliğin düzenlendiği, kiracısı tarafından bu yerin dava dışı Erol Adabar kullanımına bırakıldığı ve onun kullanımında iken davacı tarafından tahliye davasının açıldığı ve davacı tarafından 27.5.2005 tarihinde davalıya başvuruda bulunularak suyun kesilmesinin talep edildiği ancak 2006/15055-2007/2388 davalı tarafça suyun kesilmediği, tahliye sonrası abone olmak isteyen davacıdan eski abonenin borçlarının ödenmesinin istendiği ve davacının ihtirazi kayıtla abone olmak için bu borcu ödemek durumunda kaldığı tarafların beyanları ve dosya içeriğiyle sabittir. Davacı taşınmaz mülkiyeti kendisine ait olsa dahi dava dışı abonenin borcundan sorumlu değildir. Davalı ödenmeyen su bedelini ancak abone ya da fiili kullanıcıdan talep edebilir. Davalı ... dava konusu meskene su verilmesinde tekel konumundadır....

                    UYAP Entegrasyonu