Haciz ihbarnamelerinde aynı bilgilerin yer almasının gerektiği buna göre 1. haciz ihbarnamesinde yazılı olan miktar 2. ve 3. haciz ihbarnemelerinde arttırılamayacağından dosya davacının icra mahkemesine başvurusu yasanın emredici kurallarına aykırılıktan kaynaklanan şikayet niteliğinde olup bu yöndeki şikayet bir hakkın yerine getirlmemesi ile ilgili olduğundan İİK'nun 16/2 maddesi uyarınca süreye tabi olmayıp 08/02/2021 tarihli 1. haciz ihbarnamesinde ve 19/04/2021 tarihli 2.haciz ihbarnamesinde haciz miktarının 103.170,33 TL olduğu, 3.haciz ihbarnamesinin 108.492,95 TL olarak bildirildiği, 1. ve 2. haciz ihbarnamesini aşan haciz miktarları alacak kalemleri ve doğacak alacaklara ilişkin kısım yönünden 3. haciz ihbarnamesinin iptali gerekirken somut olaya uygun düşmeyen gerekçe ile şikayetlerin ayrı ayrı reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf talebinin bu yönüyle yerinde bulunduğundan istinaf talebinin kabulü ile Kayseri 1....
Mahkemece borçlu şirket adına kayıtlı ... plakalı araç üzerine 24.9.2004 tarihinde haciz konulduğu, şikayet eden 3. şahıs vekilinin araç üzerindeki haczin kaldırılmasını istediği 3. kişinin dosyada taraf olmadığı, aracın sahibi veya alacaklı olmadığı gerekçesi ile İcra Müdürlüğü'nce reddedildiği, şikayet ile ilgili iddiaların icra mahkemesinde tartışılamayacağı müdürlük kararının yerinde olduğu belirtilerek şikayet reddedilmiş, hüküm şikayet eden vekilince temyiz edilmiştir....
A.Ş. arasında garame işlemi uygulandığını, sıra cetvelinde davacı bankanın haciz alacağına hiç yer verilmediğinden bahisle sıra cetvelinin iptal edilerek dağıtıma konu tutarların garameten paylaştırılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Birleşen dava şikayetçi vekili, sıra cetvelinde mahcuz paranın tamamının kesinleşen ilk ihtiyati haciz, ilk talebi yapılan haciz ve birinci haciz ihbarnamesini ilk tebliğ eden ihtiyati haciz olduğunu, sıra cetvelindeki diğer alacaklıların da İİK md. 100 maddesindeki şartları taşımaması sebebi ile de tüm paranın davacı bankaya ödenmesi gerekirken garameten paylaşıma dahil edilmesinin hatalı olduğunu bildirerek sıra cetvelinin iptalini talep etmiştir. Asıl ve birleşen davalarda şikayet olunan vekili, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; asıl dosyada şikayetçi ... bankasının ihtiyati haczinin 09.02.2016 tarihinde mesai saati bitiminde kesinleştiğinin sabit olduğu, şikayet edilen ... 'ın ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, borçlunun vergi borcu nedeniyle aracına haciz koyulduğunu, icra müdürlüğü tarafından düzenlenen sıra cetvelinde öncelikle rehin alacaklısına ödeme yapılmasına karar verildiğini kendi haciz tarihlerinin önce olmasına rağmen davalı ...’nın haczi ile garameten paylaştırma yapıldığını öne sürerek sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
alacaklılardan önce ödeme yapılması gerektiği, bu nedenle taşınmazın haciz tarihi şikayetçinin haciz uyguladığı tarihten sonra olsa bile tasarrufun iptali davasına dayalı olduğundan öncelikli olarak bu alacağın ödenmesi gerektiği, şikayetçi tarafın şikayet dilekçesinde belirttiği diğer alacaklı olduğu dosyalarda 2000 tarihinde konulan hacizlerden sonra konulmuş haciz bulunmadığından bu dosyalardaki hacizlerin zaten düştüğü, bu itibarla bu dosyaların hacizlerinin değerlendirmeye alınmadığı, tasarrufun iptali nedeniyle şikayet olunanın takip dosyası alacağının öncelikli olmasına dair hususların bu dosyalar için de geçerli olduğu, gerek şikayet olunanın dosyasında taşınmaza konulan ve hala geçerli olan haciz tarihinin, şikayetçi tarafından aynı taşınmaza İstanbul 13....
İcra Müdürlüğü'nün 2012/4925 E. sayılı dosyasından 12.07.2012 tarihinde kesin haciz konulduğu, şikayet olunanın alacaklı olduğu .... 2....
Mahkemece; şikayet tarihinden sonra ve yargılama sürerken, takibe konu borcun tamamının ödendiği gerekçesiyle şikayetin konusu kalmadığından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm; şikayetçi borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan banka hesabından şikayet tarihinden sonra para gönderilerek alacaklılara ödendiği anlaşılmaktadır. Haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesi haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel değildir. Bu nedenle şikayetin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Şikayet eden borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Mahkemece; şikayet tarihinden sonra ve yargılama sürerken, alacaklılar vekilinin talebi üzerine hacizlerin kaldırıldığı gerekçesiyle şikayetin konusu kalmadığından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm; şikayetçi borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan banka hesabından şikayet tarihinden sonra para gönderilerek alacaklılara ödendiği anlaşılmaktadır. Haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesi haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel değildir. Bu nedenle şikayetin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Şikayet eden borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
Mahkemece; şikayet tarihinden sonra ve yargılama sürerken, alacaklı vekilinin talebi üzerine hacizlerin kaldırıldığı gerekçesiyle şikayetin konusu kalmadığından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm; şikayetçi borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Şikayete konu icra takip dosyasına, haciz konulan banka hesabından şikayet tarihinden sonra para gönderilerek alacaklıya ödendiği anlaşılmaktadır. Haciz nedeniyle hesaptan gelen paranın ödenmesi haczedilmezlik şikayetinin esasının incelenmesine engel değildir. Bu nedenle şikayetin esasının incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Şikayet eden borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
- K A R A R - Şikayet eden vekili, 12.1.2007 tarihinde ihtiyati haciz kararına istinaden Tesco Kipa A.Ş nezdinde bulunan borçlu alacağına 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilerek haciz yapıldığını, şikayet edilenin ise 15.1.2007 tarihinde Alo Post yöntemiyle haciz ihbarnamesi gönderdiğini, Alo Post yöntemiyle yapılan tebligatların geçersiz olduğunu, bu nedenle ilk haczin müvekkiline ait olması nedeniyle sıra cetvelinin iptalini istemiştir. Mahkemece, İİK.nun 100.maddesindeki koşullar oluşmadığından ihtiyati haczin şikayet edilenin kesin haczine iştirak edemeyeceği ve önceliği olamayacağı, Alo Post yönteminin PTT tarafından yapılan bir tebligat türü olduğu ve geçerli olduğu belirtilerek şikayetin reddine karar verilmiştir. Şikayet eden vekili kararı temyiz etmiştir....