Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Dava, 6183 sayılı Yasanın 79. maddesi kapsamında açılan menfi tespit davasıdır. 6183 sayılı Kanun'un 79. maddesindeki, "...Haciz bildirisi tebliğ edilen üçüncü şahıs; borcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haczin tebliğinden önce borcun ödendiği veya malın tüketildiği ya da kusuru olmaksızın telef olduğu veya alacak borçluya veya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise durumu, haciz bildirisinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde tahsil dairesine yazılı olarak bildirmek zorundadır. Üçüncü şahsın süresinde itiraz etmemesi halinde, mal elinde ve borç zimmetinde sayılır ve hakkında bu Kanun hükümleri tatbik olunur....

    Dosya kapsamına göre, 1995/748 sayılı takip dosyası ile 1999/764, 1999/763, 1996/2669, 1996/641 sayılı takip dosyalarının tevhit edildiği, bu takiplerden 1999/764 ile 1999/763 sayılı takip dosyalarında davacıya şirket müdürü sıfatıyla ödeme emri gönderildiği, ödeme emirlerinin yerel gazetede ilanen tebliğ edildiğinin bildirildiği, diğer takip dosyalarında davacı hakkında yürütülen bir takip olmadığı anlaşılmaktadır. Öncelikle davacı hakkında takip yapılan 1999/763 ve 764 sayılı takip dosyaları kapsamında; 6183 sayılı Yasanın 58. maddesi gereği, ödeme emirlerinin davacıya tebliğinin yöntemine uygun olup olmadığı ve buna göre iş bu davanın, ödeme emirlerinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük süre içerisinde açılıp açılmadığı incelenmeli; açılmadığının anlaşılması halinde, bu iki takip dosyası kapsamında menfi tespiti isteminin dinlenemeyeceği sonucuna varılmalıdır....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 6183 sayılı kanun kapsamında gönderilen ödeme emirlerinin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde yer alan, “... Barolar Birliği Yönetim Kurulunca, baro yönetim kurullarının teklifleri de göz önüne alınmak suretiyle uygulanacak tarife o yılın Ekim ayı sonuna kadar hazırlanarak Adalet Bakanlığına gönderilir....

        Mahkemece istemin kabulü ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve 07.05.2008 gün ve 18526, 18527, 18528 sayı ile gönderilen toplam 36.027,32-TL tutarındaki ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı Kurum vekilince temyiz edilmiştir. İş Mahkemeleri 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş olan istisnai nitelikteki özel mahkemelerdir. 506 sayılı Yasanın 134. ve 5510 sayılı Yasanın 101. maddesinde, "Bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların İş Mahkemelerinde görüleceğini" kurala bağlamıştır....

          sayılı dosyası ile idari para cezası kesilmesine ilişkin işlemin iptaline karşı dava açıldığı, mahkemece idare mahkemesince verilen kararın beklenilmediği anlaşılmaktadır. İdari para cezası, 5510 sayılı Kanunun 102. maddesi gereğince İdare Mahkemesince değerlendirilir. İş mahkemesinin idari para cezalarını değerlendirme yetkisi bulunmamaktadır. 6183 sayılı yasaya göre gönderilen ödeme emirlerine karşı açılacak davalarda İş Mahkemesi görevli olup, İdare Mahkemesi kararı beklenerek sonucuna göre ve gerektiğinde 6183 sayılı yasanın 58. maddesindeki itiraz sebepleri çerçevesinde sonuca gidilmesi gerekir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın, İdare Mahkemesinde açılan davanın sonucu beklenmeden işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, Ümit Bayoğlu'nun hiçbir alacağının bulunmaması sebebiyle borçlu olmadığının tespiti ile takibinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Davacı şirket, Davalı Kurum tarafından 6183 sayılı Yasanın 79 maddesine göre gönderilen haciz bildirimi nedeni ile işçisi Ümit Beyoğlu'nun borcundan dolayı Kuruma borçlu olmadığının tespiti ile icra takibinin iptali istemine ilişkindir. Mahkeme, davacının 7 günlük sürede itiraz etmediği ve bir yıl içinde genel mahkemelerde dava açmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar vermiştir....

              Davacı hakkında 506 sayılı Yasanın 140.maddesinde (5510 sayılı Yasanın 102.maddesinde)öngörülen koşulların oluşması nedeniyle idari para cezası tahakkuk ettirildiği, idari para cezasının anılan maddede belirtilen prosedür çerçevesinde kesinleştiği, uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, idari para cezasının idari aşamada kesinleşmesinden ve özellikle 6183 sayılı Yasa uyarınca borçluya gönderilen ödeme emrinden sonra " Borçlu olmadığının tesbiti ve ödeme emrinin iptali veya istirdat" şeklinde dava açılması durumunda görevli mahkemenin saptanması noktasında toplanmaktadır....

                Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davaya ve hacze konu olan ve Kurum tarafından tahakkuk ettirilen prim, sigorta prim ve damga vergi borçlarından dolayı davacı adına düzenlenen 2014/48264, 2014/48265, 2014/48266 sayılı ödeme emirlerinin 18/11/2015 tarihinde, 2012/20714 sayılı ödeme emrinin ise 04/01/2013 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, eldeki davanın 19/02/2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 80/5 ve 6183 sayılı Yasa'nın 58. maddeleridir. 506 sayılı Yasa'nın 80/5.maddesine göre “Kurumun, süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci, 102 nci ve 106 ncı maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır....

                  KARŞI OY- Dava, zamanaşımı nedeniyle fark işçilik prim borcundan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece istek gibi davanın kabulüne karar verilmiştir.Davaya konu prim borçları 13.07.2000-31.12.2000 arası dönemde gerçekleştirilen ihaleli iş nedeniyle 506 sayılı yasanın 79. maddesi kapsamında resen tahakkuk ettirilen ve 2000/12. aya mal edilen fark işçilik prim borcu olup, anılan borçların 25.04.2011 tarihli başvuruya istinaden 6111 sayılı Yasa kapsamında yapılandırıldığı anlaşılmaktadır....

                    ın kuruma olan prim borçları sebebiyle açılmış 2012/15700 sayılı takip dosyasından davalı şirkete 6183 sayılı yasanın 79.maddesi gereğince 19/12/2016 tarihinde haciz bildirisi tebliğ edildiği, gönderilen haciz bildirisine yasal süresi içerisinde itiraz edilmemesi sebebiyle 7 günlük süre geçtikten sonra 06.01.2017 tarihinde ilk derece mahkemesinde borçlu olmadığının tespiti istemiyle dava açıldığı, mahkemece görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 88. maddesinin 19. fıkrasında; “Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde, kurumun alacaklı biriminin bulunduğu yer iş mahkemesi yetkilidir” , aynı kanunun 88. Maddesinin 16....

                      UYAP Entegrasyonu