Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Başka bir anlatımla, 6183 sayılı Kanunda, 2004 sayılı Kanunun 72. maddesine koşut bir düzenleme bulunmadığı gibi, 6183 sayılı Kanunda menfi tespit davasına, “Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczi” başlıklı, 08.04.2006 günü yürürlüğe giren 5479 sayılı Kanunun 5. maddesi ile değiştirilen 79. maddesinde “… Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna, borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır. …” düzenlemesi ile yalnız üçüncü kişiler yönünden yer verilmiş, bu hak ve olanak, kamu alacağı borçluları için tanınmamıştır....

    Ancak bu kısa sürenin geçirilmesi durumunda ayrı bir menfi tespit davası açılıp açılamayacağı 6183 sayılı Kanun'da açıklanmamıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72. maddesinde koşut bir düzenlemeye yer verilmemiş olması nedeniyle, kanunda öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit davası açamayacağını kabul etmek ve sorumlu olmadığı bir borcu ödemeye zorlamak, genel hukuk ilkeleriyle çelişmektedir....

    Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davasına ilişkindir.    1-Anılan yasa maddesinde "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır.' şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tesbit davası açma hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, davalı kurum tarafından 3.467,63 TL borç için 02.01.2012 tarihinde haciz ihbarnamesi düzenlenmiş ve bu ihtarname davacıya 17.01.2012 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davacı 06.02.2012 tarihinde itiraz etmiş ise de yapılan itiraz süresinde olmamıştır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, 6183 sayılı Kanunun 79/4.maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın esastan reddine ilişkin verilen karar, davacı vekilince esas yönünden; davalı idare vekili tarafından ise inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği yönünden istinaf edilmiştir. 6183 sayılı Kanunun 79/4. maddesinde, "Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi halinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorundadır şeklinde ifade edildiği üzere, haciz ihbarnamesine 7 günlük sürede itiraz etmeyen üçüncü kişilerin 1 yıl içinde genel mahkemelerde menfi tesbit davası açma hakkı bulunmaktadır." şeklinde düzenleme yer almaktadır....

      Dava, 6183 sayılı Yasa’nın 79/4 maddesine dayalı olarak açılan menfi tesbit davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Davacı banka, davalı vergi idaresinin kendisine gönderdiği haciz ihbarnamesine 6183 sayılı Yasa'nın 79. maddesin de belirtilen 7 günlük sürede itiraz etmediğinden borç uhtesinde sayılmıştır. Ancak yine anılan yasanın 79/4. maddesine göre 1 yıl içinde genel mahkemlerde menfi tesbit davası açma hakkı bulunduğundan, buna göre davacı eldeki davayı açmıştır....

        aralarındaki menfi tespit davası hakkında İstanbul 13. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 20.12.2012 gün ve 2010/794 E. - 2012/1522 K. sayılı hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Mahkeme kararını davalı vekili olarak temyiz eden Av ...'nin vekaletnamesine veya yetki belgesine dosyada rastlanılmadığından, anılan eksikliğin giderilmesinden sonra yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Şti. aralarındaki menfi tespit davası hakkında...2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 05.03.2015 gün ve 2013/794 E. - 2015/75 K. sayılı hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Heyetçe incelenmesine gerek görülen davaya konu çekin önlü arkalı, okunaklı onaylı örneğinin eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, 6183 Sayılı Yasa’nın 79. maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkin olup mahkemece kabule dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı yana tebliğ edilen haciz bildirisine süresinde itiraz edilmemiş, borç davacının zimmetinde sayılmış, bunun üzerine 6183 Sayılı Yasa’nın 79. maddesinin verdiği imkândan yararlanılarak eldeki menfi tespit davası açılmıştır....

              Davalı vekili, davanın yerinde olmadığını, davacı tarafın süresi içinde haciz bildirisine itiraz etmediğinden 6183 sayılı Kanunu'nun 79. maddesi uyarınca borcun zimmetinde sayıldığını, aksi durumun davacı tarafından ispatının gerektiğini, davacı tarafın haciz bildirisine süresinde itiraz etmeyerek davanın açılmasına sebebiyet verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece davanın, Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunun 79/4 maddesi gereğince davacı bankaya, davalı kurum tarafından gönderilen haciz ihbarnamesi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespiti için açılmış bulunan menfi tespit davası olduğunu, davacı tarafın, davalı TC T4 İl Koordinatörü tarafından gönderilen haciz yazısına süresi içinde itiraz etmemesi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti için bu davayı açmış olduğu, toplanan deliller karşısında tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davacı kurumun 6183 sayılı kanunun 79....

              Mahkemece, davanın 6183 sayılı Kanunun 79. maddesinin 4. fıkrasında yer alan haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde menfi tespit davası açılması gerekirken süresinde davanın açılmamış olması sebebiyle reddine karar verilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesine, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına nazaran davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf sebeplerinin esastan reddi yönünde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Samsun 5....

              UYAP Entegrasyonu