Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 24/02/2022 tarih ve 2021/3615 Esas, 2022/656 Karar sayılı kararı ile " karar düzeltme talebinin reddine " karar verilmesi üzerine artık Ankara 2. İdare mahkemesince tekrar direnme imkanı yasal olarak mümkün olmadığından ve alınacak yeni esas numarası üzerinde yapılacak yargılama sonucunda Rekabet Kurulu'nun 08/03/2013 tarih ve 13- 13/198- 100 sayılı kararının iptaline karar vermesi gerekeceğinden, Ankara 2. İdare mahkemesinin yeni dosyasının sonucu beklenilmemiştir. 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunun 57. ve 58. maddelerine dayalı olarak tazminat davası açılabilmesi için Rekabet Kurulu tarafından verilen kesinleşmiş bir ihlal kararının bulunması özel dava şartı niteliğindedir. Rekabet Kurulu tarafından verilen kesinleşmiş bir ihlal kararı bulunmadan Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanundan kaynaklanan tazminat davası açılabilmesi mümkün değildir....

Maddesi ile bu durumun hukuka aykırılık müeyyidesine tabi kılındığını, Rekabet Kurumunun 08/03/2013 tarih ve 13-13/198-100 sayılı kararı ve Danıştay 13.Dairesinin 2015/3590, 2015/4614 karar ve 15/12/2015 tarihli kararı ile bankaların kendi aralarında kartel oluşturdukları hususunun sabit olduğunu, bu tarihler arasında kredi kullanmış müşterilerden haksız kazanç sağlandığı ve müşterilerin zarar uğratıldığı ile ilgili kararlar göz önün de bulunduğunda açık olduğunu, davalı bankanın hukuka aykırı eylemi nedeniyle davacının her türlü zararını tazmine mecbur olduğunu, 4054 sayılı yasanın 57. Maddesi uyarınca müvekkilinin uğradığı zararının tazmini ile bunun yanı sıra 4054 sayılı rekabetin korunması hakkındaki kanunun 58. Maddesi uyarınca uğranılan zararın 3 katı oranında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK'nin 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun'un 57 ve 58. maddesi gereğince maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. Uyap sisteminde yapılan incelemede, davacı vekili tarafından davalılar Akbank T.A.Ş, Türkiye Garanti Bankası A.Ş.,Yapı ve Kredi Bankası A.Ş., T4 A.Ş., Finans Bank A.Ş., Türkiye Halk Bankası A.Ş., Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O., Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası A.Ş., Denizbank A.Ş., HSBC Bank A.Ş., ING Bank A.Ş., Türk Ekonomi Bankası A.Ş.,'den 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanunu'ndan kaynaklı tazminat davası açılmış ve dava dosyasının İstanbul 11. Tüketici Mahkemesi'nin 2016/1110 Esasına kaydedildiği anlaşılmıştır....

    Maddelerine dayandığı ancak dosyaya sunmuş olduğu ıslah dilekçesiyle bilirkişi raporları doğrultusunda 4054 sayılı kanunun 57/1-c ve 58/2 maddeleri uyarınca 3 kat tazminat talep etmiş olduğu, 4054 sayılı kanunun 57.maddesi incelendiğinde müteselsil sorumluluğun düzenlendiği, dolayısıyla dava dışı diğer haksız rekabete sebebiyet verdiği belirlenen şirketler ile birlikte tek bir tazminattan sorumlu tutularak 3 katı tazminat talep edilebileceği maddede düzenlenmiş olup her bir fail yönünden ayrı ayrı 3 kat tazminatın talep edilmesinin bu madde gereğince mümkün olmadığı, bu durumda belirlenecek olan tazminat miktarının hesaplanmasında ve hüküm kurulmasında tüm failler yönünden birlikte değerlendirme zorunlu olmakla, bu bağlamda mahkememizin işbu dava dosyası ile ... .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ......

      Bunun yanında HMK'nun 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır. Bu halde mahkeme, taleplerin her biri hakkında ayrı ayrı karar vermek zorundadır. Eldeki davada, kartel faizi uygulandığı iddiasıyla 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun 57 ve 58 maddeleri gereğince zararının üç katı tutarında tazminat talebi yanında, ayrıca bir kısım kredilerden alınan masraf ve komisyonların da iadesi talep edilmiş, mahkemece sadece Rekabetin Korunması Hakkındaki Kanun uyarınca gerekçe yazılarak dava reddedilmiş, masraf ve komisyon iadesi talebi yönünden ayrı bir hüküm oluşturmamıştır....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2017/138 Esas, 2020/121 Karar Sayılı 30/01/2020 tarihli kararı aleyhine davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Rekabet kurulu tarafından 12 bankanın 08/03/2013 tarihinde kredi ve kredi kartı konularında birlikte fiyat tespit etmek amacıyla kartel oluşturduğu tespit edildiğini, bu tespit sonucu verilen para cezası kararının Danıştay tarafından onandığını, davalı bankadan 28/02/2010 tarihinde kredi kullanmış olmakla kartel faizi sebebiyle zarara uğradığını, söz konusu fiil olmasaydı kredi maliyetinin daha az olabileceğini, 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 57. ve 58. maddeleri gereği kartel faizi sebebiyle meydana gelen zararının 3 katının tarafına ödenmesinin gerektiğini belirterek; davalı bankanın 21/08/2007 ve 22/09/2011 arasında kartel faizi uygulamak...

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA VE BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Rekabet Kurulu tarafından yapılan inceleme ile davalı bankanın da aralarında bulunduğu 12 bankanın, kredi ve kredi kartı konularında birlikte fiyat tespit etmek amacıyla kartel oluşturulduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin davalı bankadan ihtiyaç kredisi kullandığını, davalının uyguladığı kartel faizi nedeniyle zarara uğradığını, söz konusu fiil olmasaydı kredi maliyetinin daha az olacağını belirterek 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 57 ve 58. maddeleri gereği, ödenen fazla faiz sebebiyle meydana gelen zararın 3 katının şimdilik 1.000,00 TL'sinin mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 16/08/2017 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini 5.413,89 TL'ye yükseltmiştir....

        İlk fıkrada, belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemlerin hukuka aykırı ve yasak olduğuna yer verilmiştir. Beşinci kısımda "Rekabetin Sınırlanmasının Özel Hukuk Alanındaki Sonuçları" üst başlığı altında ve 56.maddede bu kanuna aykırı anlaşma ve kararların hukuki niteliği, 57.maddede tazminat hakkı, 58.maddede zararın tazmini, 59. maddede ispat yükü düzenlenmiştir. Dava, 4054 sayılı Kanunun 57. ve 58. maddelerine dayanılarak açmıştır. 4054 sayılı Kanunun 57. maddesinde "Her kim bu Kanuna aykırı olan eylem, karar, sözleşme veya anlaşma ile rekabeti engeller, bozar ya da kısıtlarsa yahut belirli bir mal veya hizmet piyasasındaki hakim durumunu kötüye kullanırsa, bundan zarar görenlerin her türlü zararını tazmine mecburdur....

        Davacı vekilinin eldeki davayı belirsiz alacak davası olarak açtığı, bu durumda HMK'nın 341/3 maddesi gereğince kesinlik sınırının alacağın tamamına göre belirlenmesi gerektiği nazara alındığında, ilk derece mahkemesinin ek kararının usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla 24/01/2022 tarihli istinaf talebinin reddine ilişkin ek kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra istinaf sebeplerinin incelenmesine geçilmiştir. Dava, 4054 sayılı Kanunun 57. ve 58. maddelerine dayanılarak açılmıştır. 4054 sayılı Kanunun 57. maddesinde "Her kim bu Kanuna aykırı olan eylem, karar, sözleşme veya anlaşma ile rekabeti engeller, bozar ya da kısıtlarsa yahut belirli bir mal veya hizmet piyasasındaki hakim durumunu kötüye kullanırsa, bundan zarar görenlerin her türlü zararını tazmine mecburdur....

        UYUŞMAZLIĞIN TESPİTİ, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun' dan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

        UYAP Entegrasyonu