Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın davalıdan rücuan tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin Türk Ticaret Kanunu'nun sigorta hukukundan kaynaklandığı, davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise; talebin TTK'nın 4. maddesi gereğince ticari dava olmayıp, haksız fiile dayalı tazminat davası olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; davacı tarafından sigortalı konutun ana rogarın tıkanması sonucu geri tepme yapan su nedeniyle hasar görmesi neticesinde meydana gelen zararın sigorta şirketi tarafından ödenmesi nedeniyle ödenen tazminatın rücuan tahsiline ilişkindir....

    Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen 5.12.2013 gün ve 2013/73-2013/360 sayılı hükmün Dairenin 25.05.2017 gün ve 2014/22751- 2017/5944 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davalı ...Ş vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline ait, davalıya sigortalı aracın kazasında yaralanan kişinin tedavi giderlerinin müvekkilince karşılandığını, davalının zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında anılan zarardan sorumlu olduğunu açıklayıp tedavi gideri olarak ödenen 17.000,00 TL'nin rücuan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan delillere göre davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiş ve karar dairemizin 25.05.2017 Tarih, 2014/22751 Esas, 2017/5944 Karar sayılı ilamı ile onanmış, davalı ... şirketi vekili tarafından anılan kararın hatalı olduğundan bahisle karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.Dosyanın...

      Sigorta Aş ye dava ihbar edilmiştir. Davalı sigorta şirketi kazaya karışan araçla ilgili ihtiyari mali mesuliyet sigorta poliçesi düzenlediğinden davacı tarafından iş bu dava ile daha önce hükmedilen tazminatların sigorta şirketinden de tahsili talep edilmiştir. Davalı sigorta şirketi yönünden, kaza ve poliçe tarihi itibariyle geçerli KTK ilgili hükümleri ve genel şartlara göre değerlendirme yapılması gerektiği anlaşıldığından davacının maluliyetinin yeniden tespiti sağlanmıştır....

        Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sigorta şirketi tarafından kasko sigorta sözleşmesi ile sigorta teminatı altına alınan aracın hasarlanması nedeniyle sigorta şirketi tarafından ödenen tazminatın davalıdan rücuan tahsiline ilişkindir. Kocaeli Asliye 4. Hukuk Mahkemesince; talebin TTK'nın 6. kitabında yer alan sigorta sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Kocaeli Asliye 1. Ticaret Mahkemesince; talebin sırf TTK m. 1301 gereğince TTK kapsamında sayılamayacağı, davalının tacir olmadığı gibi aracın da ticari olmadığı, eylemin ticari işletmeyi ilgilendirmeyip haksız fiil olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Somut olayda; uyuşmazlık Türk Ticaret Kanununun 1301. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuan tahsiline ilişkindir....

          Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalıların kusuru ile sebebiyet verdikleri iddia edilen trafik kazasında, yaralanan sigortalıya, ferdi sağlık sigorta sözleşmesi gereğince ödenen tedavi giderlerinin davalılardan rücuan tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince; talebin sigorta sözleşmesinden kaynaklandığı ve ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ise davanın ticari olmadığı, rücuen tazminat davasının haksız fiilden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda; uyuşmazlık sigortalı için ödenen tedavi giderlerinin kusurlu olduğu iddia edilen davalılardan rücuan tahsiline ilişkindir....

            nin poliçe teminatı kapsamında 923,51.- TL. zarardan sorumluluğu bulunduğunu, Takip tarihine kadar işlemiş faizin 31,17.- TL. olacağı, sonuç ve kanaatini bildirmiş olduğu anlaşıldı. Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davacı vekilinin rapora karşı beyan ve itirazlarını sunmuş olduğu anlaşıldı. Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 1472. maddesi uyarınca davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın, haksız fiile sebebiyet verdiği iddia edilen davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davada, itirazın iptali davasına konu icra takibinde, alacak rücuan ödenen paranın tahsili istemine ilişkin olup, rücu ve halefiyet Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu'nun 22/03/1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 3.7.1944 sayılı kararında "Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir....

              GEREKÇE Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsili istemine ilişkindir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun, 3 Temmuz 1944 tarih ve 5746 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan 22.3.1944 tarih ve 37 E. - 9 K. sayılı kararında halefiyet "sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur" şeklinde vurgulanmaktadır. Somut olayda, uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK'nın 1472. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından "Genişletilmiş Kasko Poliçesi" kapsamında sigortalısına ödenen tazminatın, trafik kazasının meydana gelmesinde kusurlu bulunan araç malikinin mirasçılarından rücuan tahsili isteminden kaynaklanmaktadır....

                Bu düzenlemeler kapsamında; sigorta sözleşmelerinde beyan yükümlülüğü sigortalı/sigorta ettirene getirilen bir mükellefiyettir Hayat sigortaları vefat riskinin üstlenildiği sözleşmeler olup, riske yönelik değerlendirmeler akdin kurulup kurulmamasına da etki eden en önemli unsurdur. Bu bağlamda sorulara verilen cevapların doğruluğu akdin kuruluşuna esas teşkil etmektedir. Somut olayda; muris ile davalı arasında sigorta poliçesi düzenlenirken 03.02.2011 tarihli, muris tarafından imzalı sağlık beyanınında “Şimdi tamamen sıhhatli mi” sorusuna muris tarafından “evet” cevabı verilmiştir. Muris ile davalı arasında düzenlenen hayat sigorta poliçesi için birer yıllık süreler öngörülmüş ve vefat tarihini kapsayan “Yenileme Hayat Sigorta Poliçesi” 06.03.2013 tarihinde düzenlenmiş, muris 13.03.2013 tarihinde ölmüştür....

                  Somut olayda, uyuşmazlık, 6102 sayılı TTK'nın 1472. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından "Birleşik Ürün Sigorta Kasko Poliçesi" kapsamında sigortalısına ödenen tazminatın, hasarın meydana gelmesinde kusurlu bulunan araç malikinden rücuan tahsili isteminden kaynaklanmaktadır. Davacı sigorta şirketi ise de, halefi olduğu dava dışı site yönetiminin tacir sıfatının bulunmadığı ve uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı anlaşıldığından, davanın Büyükçekmece 6. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Büyükçekmece 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 14/02/2023 gününde oy birliğiyle karar verildi. KANUN YOLU: Kesin olmak üzere...

                    Davalı sigorta şirketi, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi kapsamında zarar gören üçüncü kişiye ödenen tazminatın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.c maddesi gereğince kendi sigortalısı olan rücuan tahsili için icra takibi başlatmış, davacı sigortalı rücu şartlarının oluşmadığını ileri sürerek menfi tespit isteminde bulunmuş, davalı sigorta şirketi kaza anında sigortalı araç sürücüsünün alkollü olduğundan bahisle rücu talebinde bulunulduğunu iddia etmiştir. 2918 sayılı KTK'nın 95. maddesi gereğince sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir. Dava konusu kaza ......

                      UYAP Entegrasyonu