Dava konusu taşınmazın kadastro tespit tutanağının malik hanesi açık kabul edilerek 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi uyarınca gerçek hak sahibi belirlenerek doldurulmalıdır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 5, 26, 27 ve 30/2. maddelerinde, kadastro tesbit tarihinden önce dava konusu olan taşınmaz hakkında ne gibi işlem yapılacağı gösterilmiştir. 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri gereğince yargılamaya devamla, tesbit tutanağında yazılı hak sahiplerinin 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince gösterecekleri delillerle mahkemece re'sen lüzum görülen diğer deliller de toplanıp dava konusu taşınmazın gerçek hak sahibi ya da sahipleri adına tesbit ve tapuya tesciline karar verilmesi gerekmektedir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN KALDIRILMASI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: ... Müdürlüğü'nce 3402 sayılı ... Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca re'sen yapılan düzeltme işlemi sonucunda, Tekkeköy Merkez Mahallesi çalışma alanında bulunan ve tapu sicilinde Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü adına kayıtlı olan 3735 parsel sayılı 2.417.810,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 2.309.355,64 metrekare yüzölçümlü olarak tapuya tescil edilmiştir. Davacı Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü, re'sen yapılan düzeltme işleminin hatalı olduğu iddiasıyla dava açmıştır....
Ancak; mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun hangi maddesine göre uygulama yapıldığı açık değildir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun anılan her iki maddesinin de uygulamasının nasıl olacağı uygulamada netlik kazanmıştır. Bu durumda; mahkemece öncelikle davacının dava sebep ve delillerini bildirip bildirmediği değerlendirilerek, gerektiğinde 3402 sayılı Yasa’nın 28/2.maddesi uyarınca yöntemince uygulama yapılmalı ve sonucuna göre davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir. Bu aşamadan sonra; yargılamanın devamı halinde gerek duyulduğunda anılan yasanın 36. maddesi uyarınca yöntemince uygulama yapılmalıdır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 28/2 ve 36. maddelerinde düzenlenen her iki kurumu, uygulama yöntemi ve yaptırımları yönünden karıştırarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet bulunmamaktadır. Davacı ...’un temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.09.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Yönetiminin dava konusu ... ili ... ilçesi ... mahallesi 232 ada 35 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili 3402 sayılı Kanunun 22/2-a madde çalışmasına itiraz yönünden davanın reddine, bu taşınmazların uygulama tutanağındaki gibi tapu kütüğüne aynen aktarılmasına kararı verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosuna itiraz davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 17.04.1979 tarihinde ilân edilerek kesinleşen ... kadastrosu ve 2. madde uygulamaları ile 1987 yılında yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde çalışmaları bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu çalışmaları ise 1968 yılında gerçekleştirilmiştir....
Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosuna itiraz davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1987 yılında yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde çalışmaları bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu çalışmaları ise 1968 yılında gerçekleştirilmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 3402 sayılı Kanunun 22/2-a madde çalışmaları ve bilirkişi raporunun kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22/03/2017 gününde oy birliği ile karar verildi....
Davacı Orman Yönetimi, ... mahallesinde orman kadastrosunun 1987 yılında yapılarak kesinleştiğini, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan çalışmaların ise 06/04/2015 tarihinde askı ilânına çıkarıldığını, 239 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tamamı veya bir kısmının, orman sınırları içinde kalmasına rağmen, davalılar adına tespit edildiğini ileri sürerek tesbitin iptali ve taşınmazın orman sınırlarında kalan kısımlarının orman vasfıyla Hazine adına tescili istemiyle kadastro mahkemesine dava açmıştır....
Dava, 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosuna itiraz davasıdır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 17.04.1979’da ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2. madde uygulamaları ile 1987 yılında yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde çalışmaları bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu çalışmaları ise 1968 yılında gerçekleştirilmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 3402 sayılı Kanunun 22/2-a madde çalışmaları ve bilirkişi raporunun kanun ve yönetmelik hükümlerine uygun olarak yapıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22/03/2017 günü oy birliği ile karar verildi....
Bahçesaray Kadastro Mahkemesince; bilirkişilerin rapor ve eki krokisinde (Y9) ile gösterilen yola ilişkin kadastro sırasında tespit dışı bırakılan kısım ile ilgili olarak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 25 ve 26. maddeleri uyarınca bu tür davalara genel mahkemelerde bakılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Kadastro Mahkemesinde 2007/257 Esas sayılı dava bulunduğundan söz edilerek 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca maliki mahkemece belirlenmek üzere davalı olarak tespit edilmiştir. 101 ada 43 parsel sayılı 10.320,90 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden ...’nin zilyetliğinde olduğu, ancak taşınmaz hakkında ... Kadastro Mahkemesinde 2007/258 Esas sayılı dava bulunduğundan söz edilerek 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca maliki mahkemece belirlenmek üzere davalı olarak tespit edilmiştir. 101 ada 44 parsel sayılı 728,17 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden ... ...’ın zilyetliğinde olduğu, ancak taşınmaz hakkında ... Kadastro Mahkemesinde 2007/259 Esas sayılı dava bulunduğundan söz edilerek 3402 Sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca maliki mahkemece belirlenmek üzere davalı olarak tespit edilmiştir. Davacı ......
"İkinci kez kadastro yapılamaz" hükmünün istisnası olarak düzenlenen 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca; yapılan tesbitte, teknik sebeplerle yetersiz kalan, uygulama niteliğini kaybeden, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun şekilde göstermediği tesbit edilen paftalar yerine, ülke koordinat sistemine uygun sayısal haritaları düzenlenerek tapu kayıtlarının düzeltilmesi sağlanır. Ancak, mülkiyet ve mülkiyetle ilgili haklar ile parselasyon, arazi toplulaştırması, ıslah, imar, sulama alanlarında arsa ve arazi düzenlemesi ve köy yerleşim haritaları yenileme çalışması bu kapsam dışındadır. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastro çalışmaları, 5304 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek- 1/1. maddesi uyarınca, aynı Kanunun 11. maddesine göre ilân edilir ve ilân süresi içerisinde dava açılmayan taşınmaz malların kayıtlarında gerekli düzeltme yapılır....