Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yönetimi, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi kapsamında kadastro haritalarındaki sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataların giderilmesi için çalışmanın yapıldığını ve askıya çıkarıldığını, ancak yapılan çalışma sırasında kesinleşmiş devlet ormanı sınırları içine girilerek dava konusu 151 ada 60 ve 156 ada 2 parsel sayılı taşınmazların tarla vasfı verilerek hatalı şekilde davalı adına tesbit yapıldığını, bu nedenle, ... Köyü 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uygulaması ile kesinleşmiş Devlet Ormanı üzerine ihdas edilen 156 ada 2 ve 151 ada 60 parsel sayılı taşınmazların tesbitinin iptali ile taşınmazların orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı ... Yönetimi ile davalılar ..., ..., ..., ... ve davalı... mirasçısı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20....

    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 1945 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1975 yılında 1744 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre 2002 yılında yapılıp kesinleşen aplikasyon, sınırlaması yapılmamış yerlerde orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır....

      Dava, 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tesbiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe ve kullanım kadastrosunun iptaline yönelik olarak açılmış kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce yapılıp 21/10/2005 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 5831 sayılı Kanunun 8. mddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek- 4 maddesi gereğince yapılan 01/06/2010 - 30/06/2010 tarihleri arasında ilân edilen kullanım kadastro çalışması vardır. İncelenen dosya kapsamına, toplanan delillere ve kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 24/06/2013 gününde oy birliği ile karar verildi....

        Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1940 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1744 sayılı Kanuna göre 1981 yılında yapılıp 24.09.1982 tarihinde, ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması, 1984 yılında yapılıp 11.12.1985 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 2896 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması, 1987 yılında yapılıp 25.05.1988 tarihinde ilan edilen, aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır....

          Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1940 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1744 sayılı Kanuna göre 1981 yılında yapılıp 24.09.1982 tarihinde, ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması, 1984 yılında yapılıp 11.12.1985 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 2896 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması, 1987 yılında yapılıp 25.05.1988 tarihinde ilan edilen, aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır....

            Somut olayda, davacı Hazine, mülkiyeti kendisine ait 1529 parsel sayılı taşınmaz ile imar uygulaması sonucunda oluşan 11312 ve 9028 parsel sayılı taşınmazların kısmen mükerrer olarak tapuya tescil edildiği iddiasına dayanarak dava açmış olup; mülkiyeti Hazine’ye ait 1529 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı, kadastro çalışmaları sonucunda değil 1995 yılında idari yoldan tescil sonucu oluşmuş olup, davadaki somut uyuşmazlık mükerrer kadastrodan kaynaklanmadığı gibi, dava konusu 1529, 11312 ve 9028 parsel sayılı taşınmazlar yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan bir düzeltme işleminin de bulunmadığı Kadastro Müdürlüğünün dosya içerisinde mevcut 2018 tarihli müzekkere cevabından da anlaşılmaktadır....

              Daha sonra 2009 yılında 6831 sayılı Yasanın 41. maddesi gereğince yapılan düzeltme işlemi ile yargı kararı gereğince orman sayılan yerlerde 2/B madde uygulaması vardır. 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkındaki Yasada orman rejimi dışına çıkartılan yerlerde yapılacak kullanım kadastrosunda bu yerlere muhdesat ile tasarruf edenler hakkında ne gibi işlem yapılacağı belirtildiği gibi, 27.01.2009 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Kadastro Yasasına eklenen 4. madde şöyledir: "EK MADDE 4 - 6831 sayılı Orman Kanununun 20/06/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2'nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 05/06/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2'nci maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından...

                Somut olayda; 2/B madde uygulaması nedeniyle Hazine adına tarla niteliği ile tesbiti yapılan taşınmazın beyanlar hanesindeki zilyetlik şerhine yönelik olarak açılan bu davada husumetin kadastro tutanağında tespit maliki olan Hazine ile, tutanağın beyanlar hanesinde ismi yazılı bulunan gerçek kişilere birlikte yöneltilmesi gerekir. 2924 Sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkındaki Yasada orman rejimi dışına çıkartılan yerlerde yapılacak kullanım kadastrosunda bu yerlere muhdesat ile tasarruf edenler hakkında ne gibi işlem yapılacağı belirtildiği gibi, 27.01.2009 günlü Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5831 Sayılı Yasa ile 3402 Sayılı Kadastro Yasasına eklenen 4. madde şöyledir "EK MADDE 4 - 6831 Sayılı Orman Kanununun 20/6/1973 tarihli ve 1744 Sayılı Kanunla değişik 2'nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 Sayılı Kanunlarla değişik 2'nci maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları...

                  Böylece, 3402 sayılı Kanunla genel arazi kadastrosu ile şehir kadastrosu birleştirilmiş ve tek kanun olan 3402 sayılı Kadastro Kanunu hükümlerine göre her iki halde kadastro işlemlerinin yapılması öngörülmüştür. Bu durum karşısında 2613 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro işlemleri 3402 sayılı Kadastro Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanununa göre tamamlanacaktır. 2613 sayılı Kanunun 22/1. fıkrasının H bendinde; “yapılacak ilanlar ve tahkik üzerine sahibi bulunamayan gayrimenkuller Devlet namına kaydoludur, bu malların 10 seneye kadar hükmen müstahikki çıktığı taktirde namına tahsil edilir ve satılmış ise bedeli verilir” denilmektedir. Bu maddenin doğrudan doğruya somut olaya uygulanması düşünülemez....

                    Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir. 2) Davacı ...’ın temyiz itirazlarına gelince; mahkemece davacının dava ettiği ve fen bilirkişi rapor ve eki krokisinde (A) ile gösterilen 3825,14 m² ve (B) ile gösterilen 140,21 m² bölümlerin 2/B blok parselinin dışında kaldığı gerekçesiyle bu bölüme yönelik davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının dava ettiği ve krokide (A) ve (B) ile gösterilen bölümler kullanım kadastrosuna konu olmayan 2/B parseli dışında Devlet Ormanı içinde kalmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesine göre kadastro mahkemesinin görevi her taşınmaz hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar, tutanak düzenlenmeyen taşınmazlarla ilgili uyuşmazlıkların kadastro mahkemesinde sonuçlandırılması mümkün değildir....

                      UYAP Entegrasyonu