Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kadastro mahkemesince 6 aylık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı kaldı ki askı ilanı hukuka uygun olarak yapılmamış olsa dahi usulüne uygun ilan yapılmadan kadastro tutanaklarının kesinleşmeyeceği, bu hususun gerek 6831 sayılı Kanunun 7 ve devamı maddelerinde gerekse 3402 sayılı Kadastro Kanununun 4 ve devamı maddelerinde belirtildiği, usulüne uygun olarak yapılan bir askı ilanının olmaması durumunda kadastro çalışmalarının usulüne uygun olarak tamamlandığından söz edilemeyeceği anlaşılacağından ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin son bendine göre kadastro mahkemesinin yetkisinin her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başladığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

    Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde; Antalya İli Korkuteli İlçesi Akyar Mahallesi sınırları içerisinde yer alan taşınmazlarda 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8.maddesi ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün 2009/7 numaralı Genelgesinin 2. maddesi uyarınca kadastro çalışması yapıldığını, çalışmalarının 29/12/2020- 28/01/2021 tarihleri arasında 30 günlük askı ilanına çıkarıldığını, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesine göre yoğun emek ve para sarf ederek, kayalık, taşlık ve demir girmez vs. nitelikli bir yerin tarım arazisi haline getirilmesi gerektiğini, imar ve ihyanın tamamlanmasından itibaren 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin aralıksız ve nizasız geçmesi gerektiğini belirterek davanın usul ve esastan reddinin gerektiğini savunmuştur. Mahkemece Davacının davasının KABULÜNE, Dava konusu Antalya İli Korkuteli İlçesi Akyar Mahallesi 282 ada 37 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu Geçici 8....

    KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZKOMİSYON İNCELEMESİZAMAN BAKIMINDAN GÖREV VE YETKİ3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 10 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 11 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 26 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 4 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ davasının yapılan yargılaması sonunda (DAVA DİLEKÇESİNİN GÖREV YÖNÜNDEN REDDİNE) karar verilip, temyiz edilmemek suretiyle kesinleşen hükmün H.U.M.Y.nın 427. maddesi gereğince yasa yararına bozulması Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/1/2008 gün ve 2008/5716 sayılı yazıları ile istenilmekle, dosya içerisindeki tüm belgeler incelenerek, gereği düşünüldü: - KARAR - Kadastro sırasında YILDIZLI Köyü 101 ada 1 parsel sayılı 86.066,20 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ORMAN niteliği ile HAZİNE adına tespit edilmiştir. Davacı, T....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 03.04.2008 tarihinde yapılan kadastro sırasında ...  köyü  148 ada 8, 9, 11 ve 12   sayılı sırasıyla 5.388,16 m2, 5.740,39 m2, 2.908,64 m2 ve 6.301,72 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, ...’nin  zilyetliğinde olduğu, taşınmazlar  hakkında kadastro mahkemesinde 2008/2 esas sayılı dava dosyası bulunduğundan söz edilerek tutanak asılları  cinsleri ve malik haneleri açık olarak kadastro mahkemesine gönderilmek üzere 3402 sayılı Yasanın 5. maddesi uyarınca tespit edilmişlerdir.  Davacı ......

        Ancak, 5841 Sayılı Kanunun 2. maddesi ile; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3.fıkrasına eklenen “Bu hüküm, iddia ve taşınmazın niteliğine yahut Devlet veya diğer kamu tüzel kişileri dahil tarafların sıfatına bakılmaksızın uygulanır” cümlesinde yer alan "...iddia ve taşınmazın niteliğine" ibaresi ve 3. madde ile 3402 sayılı Kanuna eklenen “Geçici 10. madde” Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 günlü ve E.2009/31, K. 2011/77 sayılı kararı ile iptal edildiğinden kamu malı olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davaları on yıllık hak düşürücü sürenin dışında bırakılmıştır. 3402 sayılı kadastro Kanununun “Kamu malları” başlıklı 16/B maddesinde de yollar kamu malları arasında sayılmaktadır. Bu itibarla kadim yol iddiasına dayalı olarak açılan tapu iptali ve terkin talepli bu davada da 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3.fıkrasındaki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmaması gerekir....

          Bu sebeple hükmün 4. paragrafının hükümden çıkarılarak, bunun yerine “3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/11/2017 günü oybirliği ile karar verildi....

            Ancak kadastro mahkemesince 3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücreti hesaplanmış olması doğru değil ise bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. Bu sebeple hükmün 4. paragrafının hükümden çıkarılarak, bunun yerine "3402 sayılı Kadastro Kanununun 31/son maddesi gereğince takdir edilen 500.-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken verilmesine" sözleri yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 21/11/2017 günü oybirliği ile karar verildi....

              Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2014 yılında 3402 sayılı Kanunun geçici 8. maddesi çerçevesinde yapılan kadastro işlemi vardır. Ayrıca, taşınmazın bulunduğu yerde 7 nolu Orman Tahdit Komisyonu tarafından yapılan ve 1948 yılında kesinleşen orman tahditi vardır. Yine, 1986 yılında çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B uygulaması yapılmış, bu uygulama 08/05/1987 yılında kesinleşmiştir....

                DAVA AÇMA ZAMANIMAHKEMENİN TALEPLE BAĞLI OLUŞUORMAN TAHDİDİNE İTİRAZ DAVASI 6831 S. ORMAN KANUNU [ Madde 11 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 74 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 26 ] 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 4 ] "İçtihat Metni" (2.8.1986 t. 19209 s. Resmi Gazetede yayınlanan Orman kadastrosu ve 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkında Yönetmelik m. 55, 56, 57, 58) Taraflar arasındaki orman tahdidine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda, davanın kabulü yolunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı Belediye, Y......

                  Ancak, 19.01.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesinde “ Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekalet ücreti dahil yargılama giderine hükmolunmaz” ve yine 6099 sayılı Yasanın 17. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen geçici 11. maddesinde “Bu Kanununun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekalet ücreti dahil yargılama giderleri içinde uygulanır” hükümleri uyarınca davalılar aleyhine vekalet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmedilemeyeceğinden hükmün vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu