WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

    Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

      Ne var ki, 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

        Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesi gereğince hak düşürücü süre nedeniyle davacının davasının reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan kadastro çalışmaları sırasında bitişikte bulunan 146 ada 5 ve 8 sayılı parsellerin kadastro tespit tarihlerine göre tescili istenen yerin 10.11.1997 tarihinde paftasında yol olarak gösterildiği ve orijinal paftada "yol" ibaresinin yer aldığı anlaşılmıştır....

          Dava, orman kadastrosuna itiraz, mera sicil kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 2010 yılında 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılıp 20.07.2010 - 18.08.2010 tarih aralığında ilân edilerek eldeki dava sebebiyle kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır. Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; kadastro mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisi, aynı Kanunun 27. maddesinde düzenlenmiş, kadastro mahkemesinde bakılacak dava türleri de aynı Kanunun 26. maddesinde sayılmıştır. 3402 sayılı Kanunun 26/son maddesi uyarınca kadastro mahkemesinin görev ve yetkisi her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar....

            Bu durumda da 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin uygulanması gerekir. 3402 sayılı Kanunda bu hususu düzenleyen açık bir hüküm bulunması nedeniyle aynı kanunun bir maddesinin aynı olaya uygulanması ve diğer bir maddenin gözardı edilip uygulanmaması düşünülemez. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/D maddesinde açıklanan Özel Kanunun uygulanması koşulları somut uyuşmazlıkta mevcut değildir....

              Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 2010 yılında 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi uyarınca yapılıp 20.07.2010 - 18.08.2010 tarih aralığında ilân edilerek eldeki dava sebebiyle kesinleşmeyen orman kadastrosu vardır. Mahkemece verilen karar usûl ve kanuna aykırıdır. Şöyle ki; kadastro mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde; zaman bakımından görev ve yetkisi, aynı Kanunun 27. maddesinde düzenlenmiş, kadastro mahkemesinde bakılacak dava türleri de aynı Kanunun 26. maddesinde sayılmıştır. 3402 sayılı Kanunun 26/son maddesi uyarınca kadastro mahkemesinin görev ve yetkisi her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar....

                sayılı Kadastro Kanununun 22/2-a madde uygulamasına itiraz davalarında, orman kadastro çalışması veya taşınmazın tahdit içinde olup olmadığı hususunun dava konusu olmayacağı,her ne kadar davacı ......

                  Mahkemece dava konusu yol olarak sınırlandırılan 73,15 m2'lik kadastro tutanağı düzenlenmeyen kısmın tefrikine karar verildikten sonra davanın kabulüne; 279 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kullanım kadastrosu tutanağının iptali ile; taşınmazın orman niteliği ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 279 ada 2 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda 2/A harfi ile gösterilen 317,12 m2'lik kısmın kullanım kadastro tutanağının iptaline, taşınmazın orman niteliği ile 279 ada ve izleyen son parsel numarası verilerek ... adına tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazın 2/B harfi ile gösterilen 60,77 m2'lik kısmının tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ...vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek-4. maddesi kapsamında yapılan 2/B uygulamasına itiraz niteliğindedir....

                    Dava,  2/B madde uygulamasına ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 15.06.1969 tarihinde ilân edilerek  kesinleşen orman kadastrosu,  daha sonra  3402 sayılı Yasa uygulamalarına esas olmak üzere  yapılıp  kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır.   ...

                      UYAP Entegrasyonu