Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tesbitine itiraz, hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

    Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tesbitine itiraz, hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

      Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tesbitine itiraz, hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

        Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tesbitine itiraz, hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

          Ne var ki; 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tesbitine itiraz, hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

            Dava, 2/B madde uygulamasına ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. 2012/6257 - 9669 Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 15.06.1969 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 3402 sayılı Yasa uygulamalarına esas olmak üzere yapılıp kesinleşmeyen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır....

              Bu bakımdan davanın TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açıldığının kabulü gerekmektedir. Kadastro işleminin yapılmasıyla kadastrodan önceki kazanmayı sağlayan 20 yıllık süre kesintiye uğrar ve kadastro tespitinden sonra başlayacak süreye eklenmez. Taşınmazın paftasında yol olarak gösterildiği 1990 yılından itibaren 20 yıllık kazanma süresi yeniden işlemeye başlar. Şu halde taşınmaz, davacıya ait 108 ada 193 sayılı parselin tespitinin yapıldığı 03.10.1990 tarihinden Kadastro Mahkemesinde davanın açıldığı 11.07.2005 tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolmadığı belirlendiğine göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş olması usul, kanun ve Yargıtay uygulamasına aykırıdır....

                Bu bakımdan davanın TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açıldığının kabulü gerekmektedir. Kadastro işleminin yapılmasıyla kadastrodan önceki kazanmayı sağlayan 20 yıllık süre kesintiye uğrar ve kadastro tespitinden sonra başlayacak süreye eklenmez. Taşınmazın paftasında yol olarak gösterildiği 1990 yılından itibaren 20 yıllık kazanma süresi yeniden işlemeye başlar. Şu halde taşınmaz, davacıya ait 108 ada 193 sayılı parselin tespitinin yapıldığı 03.10.1990 tarihinden Kadastro Mahkemesinde davanın açıldığı 11.07.2005 tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolmadığı belirlendiğine göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş olması usul, kanun ve Yargıtay uygulamasına aykırıdır....

                  Çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman sınırları içinde iken kısmen 2/B madde uygulamasına konu olduğu saptanmıştır Davacı ... Yönetimi dışında davalı gerçek kişi de hükmü temyiz etmiş ise de, aşağıda belirtilen sebeplerle davalının temyizinin konusu kalmamıştır. Ne var ki, 1995 yılında yapılan arazi kadastro çalışması ile birlikte ilan edilen 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bu dava nedeni ile kesinleşmediğinden, dava hem kadastro tespitine itiraz hem de 2/B madde uygulamasına itiraz niteliğindedir....

                    Köyünde ilk orman tahdidi 1939 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp kesinleşmiş, daha sonra 1 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılıp 06.07.1981 tarihinde ilân edilen aplikasyon ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2. madde uygulaması, 44 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca 1985 yılında yapılıp 22.05.1985 tarihinde ilân edilen aplikayon, herhangi bir şekilde tahdit dışında bırakılmış olan ormanların kadastrosu ve 2896 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulaması, 59 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılıp, 31.03.1988 tarihinde ilân edilen aplikasyon, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B uygulaması yapılıp 22.05.1985 tarihinde ilân edilmiş, dava tarihi itibariyle bu işlemler kesinleşmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu