Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 02.05.2007 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.12.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin davanın niteliği gereği reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, 16 parsel sayılı taşınmazında kadastro müdürlüğünün 28.03.2007 tarihli işlemi ile 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca düzeltme yapıldığını ve bu düzeltme ile taşınmazın 409 m2 olan yüzölçümünün 369,89 m2'ye düşürüldüğünü, düzeltmenin hatalı olduğunu ileri sürerek işlemin iptalini istemişlerdir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlar, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılar vekilleri temyiz etmiştir....

    İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca düzeltme istemine ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca; kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüğünce re'sen düzeltilir; düzeltme kararı, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur ; tebliğ tarihinden başlayan 30 gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılmazsa yapılan düzeltme idari yönden kesinleşir ve tapuya tescil edilir....

    Maddesi uyarınca düzeltme yapıldığını ancak bu işlem ile taşınmazın yüzölçümü miktarının azaltıldığını, bu şekildeki düzeltmeye muvafakatı olmadığını taşınmazın mevcut sınırları bakılmaksızın tescil edildiğini ileri sürerek 599 sayılı parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile kadastroca yapılan ilk tespit gibi tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini savunmuş, mahkemece 3402 sayılı yasanın 12/3 maddesi uyarınca 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir....

      İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli dava konusu 128 ada 7 parsel sayılı taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve niteliğinin orman olarak belirtilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu 103 ada 122, 107 ada 5 ve 7, 128 ada 41, 116 ada 12, 103 ada 126, 122 ada 28 ve 126 ada 5, 103 ada 117 , 128 ada 13 ve 115 ada 4 ve 127 ada 3 parsel sayılı taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen (kişiler) yararına 3402 sayılı Yasanın 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 Sayılı Yasanın 16. maddesi...

        Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Çankırı ili, Merkez ilçesi, ... köyünde, Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilinde Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Esaslara İlişkin Yönetmeliğin 15. maddesine göre yapılan kadastro çalışmasında, 134 ada 41 sayılı parsel ( eski parsel numarası 525, yüzölçümü 12270 m²) tapuda maliki adına kayıtlıyken, 5304 sayılı Yasanın 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Yasanın 22. maddesinin 2....

          Bu sebeple, hüküm fıkrasının 1 bendinde yazılı “mevcut tespit tutanağının iptali ile” cümlesi ile hükmün 4, ve 6, bentlerinin kaldırılarak, 1 bendine “ kadastro tespitinin iptaline” cümlesinin, 4, ve 6, bentleri yerine “6099 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasanın 36.maddesine eklenen (a) fıkrası gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile getirilen 3402 sayılı Yasanın 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 01/07/2011 günü oybirliği ile karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazda 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkin olup, düzeltmeye konu alanda orman sınırları içine alındığından, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 20.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 17.12.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              AHM'sinin 1999/676 esas 2000/121 karar sayılı kararıyla net olarak belirlendiğini, Kadastro müdürlüğünün gönderdiği tersimat hatalarının düzeltildiğine ilişkin iddianın doğrudan doğruya mülkiyet değişikliğine ilişkin olup ölçüm hatasından kaynaklanan bir durum olmadığını, bu itibarla yapılan işlemin açıkça hukuka aykırı olduğunu ve kararın kaldırılması gerektiğini beyanla 3402 sayılı yasanın 41.maddesi uyarınca yapıldığı iddia edilen ancak neticesi mülkiyet değişikliği sonucunu oluşturan daha önce 22- a maddesi uyarınca sınırları sabit ve muhkem hale gelen müvekkil taşınmazına ilişkin olarak yapılan düzeltme işleminin kaldırılmasını, dava masraf ve giderleriyle vekillik ücretinin davalıya yükletilmesini talep ettiklerini belirtmiştir. Dava ; "3402 SY 'nın 41. Md si uyarınca yapılan düzeltme işleminin kaldırılması" istemine ilişkindir....

              AHM'sinin 1999/676 esas 2000/121 karar sayılı kararıyla net olarak belirlendiğini, Kadastro müdürlüğünün gönderdiği tersimat hatalarının düzeltildiğine ilişkin iddianın doğrudan doğruya mülkiyet değişikliğine ilişkin olup ölçüm hatasından kaynaklanan bir durum olmadığını, bu itibarla yapılan işlemin açıkça hukuka aykırı olduğunu ve kararın kaldırılması gerektiğini beyanla 3402 sayılı yasanın 41.maddesi uyarınca yapıldığı iddia edilen ancak neticesi mülkiyet değişikliği sonucunu oluşturan daha önce 22- a maddesi uyarınca sınırları sabit ve muhkem hale gelen müvekkil taşınmazına ilişkin olarak yapılan düzeltme işleminin kaldırılmasını, dava masraf ve giderleriyle vekillik ücretinin davalıya yükletilmesini talep ettiklerini belirtmiştir. Dava ; "3402 SY 'nın 41. Md si uyarınca yapılan düzeltme işleminin kaldırılması" istemine ilişkindir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 14.11.2006 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı yasanın 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine dair verilen 26.6.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Davacılar Kadastro Müdürlüğünün 26.1.2006 tarihli işlemi ile 19 parsel sayılı taşınmazda yüzölçümü miktarının düzeltildiğini, bu düzeltme işleminin hatalı olduğunu ileri sürerek Kadastro Müdürlüğünü de hasım göstermek suretiyle işlemin iptalini istemiştir....

                UYAP Entegrasyonu