Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Onama kararımızda, tapu iptal ve tescil davasına dayanak yapılan Kamulaştırma Kanununun 38.maddesinin Anayasa Mahkemesinin 04.11.2003 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan kararı ile iptal olunduğu, 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kanuna eklenen Geçici 6.madde ile de; idarelerin Kamulaştırma Kanununun 38.maddesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil davası açma imkanı kalmadığı, ayrıca; 3402 sayılı Kanunun 14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 sayılı Kanunla değişik 12.maddesinin 3.fıkrası hükümlerine göre, kadastro tespit tutanağının kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiğinden, davacı idarenin dava açma hakkı kalmadığı gerekçesiyle davanın reddi yerine, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesinin sonuca etkilli görülmemesi nedeniyle hükmün onandığı, anlaşılmışsa da; Karardan sonra, Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih ve 2009/31 esas ve 2011/27 sayılı kararıyla, 5841 sayılı yasa ile 3402 sayılı Kanunun...

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : T1 vekili tarafından verilen istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu 5007 ada 93 sayılı parsel hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanununun geçici 8 maddesi ve Kadastro Güncelleme Yönetmeliğinin 15.maddesi gereğince geçici 8.madde çalışması ile güncellemenin birlikte yapıldığını bu nedenle mahkemece asliye hukuk mahkemesindeki tescil davası ile birlikte görülerek esas hakkında bir karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

    Tescile dayanak ilam incelendiğinde Diyarbakır Tapulama Mahkemesinin 1974/33 - 1977/193 sayılı Kararında tapulama tesbitine itiraz edildiği, ancak itiraz eden davacının daha sonra tespiti kabullendiği gerekçesi ile taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiştir. Yukarıda açıklanan 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi gereğince düzeltme işlemi yapılırken Kadastro Sırasında veya Sonrasında Yapılan İşlemlerle Geometrik Durumları Kesinleşmiş Olan Taşınmazlarda Ölçü, Sınırlandırma, Tersimat ve Hesaplamalardan Doğan Hataların Düzeltilmesine İlişkin Yönetmelik hükümlerinin esas alınması gerekmektedir. Kadastro müdürlüğü yönetmelik hükümlerine göre düzeltme işlemi yapmaktadırlar....

      Sulh Hukuk Mahkemesi ise davanın 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi uygulamasından doğan tespite itiraz davası mahiyetinde olduğu, dava tarihi 10/09/2015 olup 30 günlük itiraz süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açılmadığı, 3402 sayılı Kanunun 41. maddesi gereğince yapılmış bir düzeltme işlemi bulunmadığı, bu itibarla davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a maddesi gereğince yapılan tesbitte; taşınmazın mülkiyeti, çapı ve yüzölçümü tartışma konusu edilemez, bu işlemde uygulama kabiliyeti bulunmayan ve harita tekniğine uymayan haritalar yerine, ülke koordinat sistemine uygun sayısal haritalar düzenlenerek, bu tesbitin kesinleşmesi halinde tapu malikleri adına tapuya tescil edilir....

        Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle ‘‘...Davanın hem mülkiyet iddiasına hem de Kadastro Kanununun 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme işlemine itiraza ilişkin olduğu gerekçesiyle yenileme işlemine itiraz davasıyla ilgili gerekli araştırma yapılarak karar verilmesi ve taşınmazların orman niteliğiyle Hazine adına tescili davası yönünden, bu tür davalarda görevli mahkemenin genel görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi...’’ gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak davacının yenileme kadastrosuna itiraz davası ayrıldıktan sonra mülkiyet iddiasına ilişkin davasının HMK'nın 114/1-c ve 115/2. maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

          kısmen veya tamamen veyahut irtifak hakkı tesis etmek suretiyle malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması hallerinde, hak sahiplerine idare ile uzlaşma ve uzlaşılmaması halinde dava açma hakkı tanınmış olup, idarenin Kamulaştırma Kanununun 38. maddesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil davası açma imkanı kalmamıştır....

            (Muhalif) KARŞI OY Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

              Dava, birlikte yapılan 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun geçici 8.maddesi ve Kadastro Güncelleme çalışmaları sırasında öncesi genel mahkemede davalı olması nedeniyle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 30/2 maddesine dayalı kadastro tespitine itiraz davasıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 29.12.2010 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 361 parsel sayılı taşınmazın 568125 m2 olan yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre 19.07.2010 tarihinde yapılan düzeltme işlemi ile 230.832,85 m2 olarak tespit edildiğini, taşınmazının yüzölçümü miktarının azalması nedeniyle işlemin hatalı olduğunu ileri sürerek iptalini istemiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 26.11.2010 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı yasanın 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 218 parsel sayılı taşınmazın 26500 m2 olan yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre 19.07.2010 tarihinde yapılan düzeltme işlemi ile 16.666.06 m2 olarak tespit edildiğini, taşınmazının yüzölçümü miktarının azalması nedeniyle işlemin hatalı olduğunu ileri sürerek iptalini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu