Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 18.7.2005 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı yasanın 41.maddesi gereğince yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın pasif dava ehliyeti yokluğundan reddine dair verilen 9.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemiyle açılmıştır. Mahkemece, husumetin Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işlemi yararına olan kişiye yöneltilmesi gerektiğinden söz edilerek dava reddedilmiştir. Hükmü davacılardan ... temyiz etmiştir. Gerçekten de, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVATÜRÜ: 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca re'sen yapılan düzeltme işlemi sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda ... ve müşterekleri adına kayıtlı olan 597 parsel sayılı 10600 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 22.419,07 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. Davacı ..., kadastronun yapıldığı sıradaki yasal düzenlemeye göre kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile en fazla 20.000,00 metrekare yer edinilebileceğini, dolayısıyla 2.410,07 metrekare fazlalığın ayrı bir parsel olarak Hazine adına tescilinin gerektiği iddiasına dayanarak dava açmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesi uyarınca re'sen yapılan düzeltme işlemi sırasında ..... Köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda davalılar murisi ..... adına kayıtlı olan 532 parsel sayılı 19.300.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 24.818.04 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmasına karar verilmiştir. Davacı Hazine kadastronun yapıldığı sıradaki yasal düzenlemeye göre kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile en fazla 20.000.00 m2 yer edinilebileceğini dolayısıyla 4,818.04 m2 fazlalığın aynı bir parsel olarak Hazine adına tescilinin gerektiği iddiasına dayanarak dava açmıştır....

        Taraflar arasında çekişmenin doğduğu 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin iptali istemli dava, yasada öngörülen istisnalardan olmadığından; davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin yatırılan karar düzeltme harcının talep halinde ilgilisine iadesine, 28.06.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

          Taraflar arasındaki çekişmenin doğduğu 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin iptali istemli dava, yasada öngörülen istisnalardan olmadığından; davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin yatırılan karar düzeltme harcının talep halinde ilgilisine iadesine, 25.06.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Somut olayda, davacı Hazine 3402 sayılı Yasa'nın 41. maddesinde yazılı 30 günlük süre içinde Kadastro Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin iptali istemiyle Sulh Hukuk Mahkemesi'nde dava açmıştır. Bu nedenle düzeltme kararı kesinleşmediği için tapu kayıtlarında taşınmazın düzeltmeden önceki yüzölçümü yazılı bulunmaktadır. Mahkemece bu duruma yanlış anlam verilerek "yapılmış bir idari düzeltmenin bulunmadığı, kaldı ki düzeltme işlemi gerçekleşmiş olsa dahi genel yetkili asliye mahkemelerinde tapu iptali ve tescil davasının açılması gerektiği" yolundaki gerekçe ile davanın pasif husumetten reddine karar verilmesinde isabet bulunmamaktadır. Davacı tarafından doğru hasma yöneltilerek süresinde görevli mahkemede açılmış bir dava bulunduğuna göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....

              Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir "şeklinde olup davacılar tarafından süresi içerisinde, anılan işlemin iptali istenilerek de eldeki dava açıldığına göre; Mahkeme, 3402 sayılı Yasa’nın 41. maddesinde öngörülen hataların düzeltilmesine ilişkin Yönetmeliğin 11/2. maddesine göre mahkemece ölçü, tersimat ve hesaplama hatasını ortadan kaldıracak paftayı orijinal ölçü değerine getirecek şekilde ihtilafı çözümlemekle görevlidir....

                Bir kısım davalılar istemin 3402 sayılı Yasanın 41.maddesi kapsamında olmadığını, davanın 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra açılmış olması sebebiyle reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, istemin 3402 sayılı Yasanın 41.maddesi kapsamında bulunduğu ancak düzeltme ile mülkiyet nakline neden olunacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....

                  Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda.... sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde,yapılan düzeltme kesinleşir.” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda davacı hazine, Kadastro Müdürlüğünce davalılar adına kayıtlı taşınmazda yapılan düzeltme sonucu söz konusu taşınmazın yüzölçümünde artma olduğunu belirterek, yapılan işlemin iptalini ve bu kısmın hazine adına tescilini istemektedir. Bu durumda çekişmenin 2644 ve 3402 Sayılı Yasadaki anlamıyla tapu kaydındaki yüzölçümü yahut tersimat hatasından ileri gelmediği anlaşıldığından, uyuşmazlığın hasımlı olarak açılan tapu iptali ve tescil davası niteliğinde olduğu kabul edilerek dava tarihine göre, 6100 sayılı HMK.'nun 2/I maddesi uyarınca ...Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ......

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesine göre yapılan düzeltmenin iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay (8). Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY (8). HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 12.01.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu