Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Malik malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi her türlü haksız el atmanın önlenmesini de dava edebilir. " El atmanın önlenmesi davalarının konusunu büyük ölçüde ayni haklar teşkil eder. El atmanın önlenmesi davasının kabul edilebilmesi için el atmanın haksız olması gerekir. El atan kişinin kasıtlı ve kusurlu olması şart değildir. El atan kişi geçersiz bir hukuki sebebe dayanıyor ise el atmanın önlenmesi davası açılabilir. El atmanın önlenmesi davası bir eda davasıdır. Bu dava sonunda davalı bir şeyi yapmaya veya yapmamaya mahkum edilmektedir. Ayni hakka dayandığından ayni bir davadır. Ayni bir dava olduğu için haksız el atma sürdükçe her zaman el atmanın önlenmesi davası açılabilir. Bu dava zaman aşımına uğramaz. Hak düşürücü süreye tabi değildir. Ayni hak sahibi el atmayı öğrenmesine rağmen uzun süre ses çıkarmasa dahi haksız el atmanın önlenmesi davası açabilir....

Mahkeme tarafından, dava; tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi olarak değerlendirilerek karar verilmiştir. Oysa davacıların talebi, taşınmaz üzerindeki kullanım hakkına dolayısıyla zilyetliğe ilişkindir. Dosya arasında bulunan ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1988/397 Esas, 1989/396 Karar sayılı kararının incelenmesinden, tarafların amcası ... tarafından, kardeşleri ..., ... ve ... aleyhine açılan gayrimenkul pay tespiti davası neticesinde, “Bina cephesindeki girişe göre ve apartman girişinin solundaki her iki yola cepheli dükkanın tarflardan ... ve ...'e, normal 1.kattaki 1, 2 ve 3 daire kapı nolu 3 meskenin taraflardan ...'e ait olduğunun tespitine” karar verildiği, ayrıca, dosyaya yansıyan belgelerden, davacıların kayıt malikleri aleyhine ... 4.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/547 esas sayılı dosyası ile tapu iptali ve tescil davası açtıkları anlaşılmaktadır....

    bulunan maliki/hissedarı (toprak tapusu mevcuttur) olduğu hisseleri üzerine tedbiren 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için tedbir konulmasını, müvekkili tarafından 3091 s....

    Davacının dayandığı 929 m2 yüzölçümlü bir adet değirmen yerine ait tapu kaydının dava konusu 19062,43 m2'lik taşınmazın tamamını kapsadığının düşünülemeyeceği, 19.08.2007 günlü rapor ve buna ekli krokide (C1) işaretli 8.571,83 m2'lik bölümün kesinleşen orman tahdit sınırları dışında ve resmi belgelere göre orman sayılmayan yerlerden olduğu belirlenerek davacı ... adına (A)-(B)+(C2) ile işaretli bölümlerin ise meşe, karaçam, ... ve ... ağaçları ile kaplı ve eylemli orman olduğu, bu tür yerlerin her nasılsa orman tahdit sınırları dışında bırakılmış olması halinde dahi üzerinde sürdürülen zilyetliğe değer verilemeyeceği, bu nedenle taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresi ne olursa olsun kişiler yararına mülkiyet ... doğurmayacağı, kadastro tespit tutanağının ... hanesinin açık bulunduğu gözetilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığından, tarafların temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun...

      Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz." Davacılar tarafından davalıların el atmasının önlenmesi ve ecrimisil ödetilmesi istenen taşınmazın tarafların ortak miras bırakanı Zülale Arslan adına kayıtlı olduğu ve taraflar ve bir kısım dava dışı paydaşlar arasında elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu anlaşılmaktadır. Dava elbirliği mülkiyetine tabi taşınmazda paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasıdır. Mahkemece her iki talep yönünden ve tüm davacılar yönünden her iki davalıya yönelen davaların kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma hükme yeterli olmadığı gibi verilen karar da yasaya aykırıdır. Şöyle ki; 1- Davacılardan T1 dava sırasında ölmüş ve mirasçılarının davaya katılımı sağlanmaksızın yargılama bitirilmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kira sözleşmesinin tarafları arasında kira sözleşmesinin uzadığının tespiti ile davalının haksız müdahalesinin önlenmesi ve zilyetliğin korunması istemine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 6.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 07.09.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki taşınmaz hukukuna ilişkin davada Gürgentepe Sulh ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davacının maliki ve zilyedi olduğunu ileri sürdüğü taşınmazdan, davalıların el atmasının önlenmesi istemine ilişkindir. Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu taşınmazın, keşif sonrası bilirkişi raporunda, 7.402,75 TL. olarak belirlenen değerine göre, davanın Sulh Hukuk Mahkemesinin görev sınırını aştığı belirtilerek görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, taşınır ve taşınmaz mallarda zilyetliğin korunması ile ilgili davaların HUMK'nun 8/11-3. maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava tapulu taşınmaza el atmanın önlenmesi ve tahliye istemine ilişkindir. El atmanın önlenmesi davası, mülkiyet hakkına dayanan ve kaynağını TMK’nın 683. maddesinden alan bir dava türüdür. Müdahalenin men’i davasında amaç, mülkiyet hakkına olan saldırının veya müdahalenin ortadan kaldırılmasıdır. Böylelikle malına haksız olarak müdahalede bulunulan malik, içinde bulunduğu durumdan kurtulmuş olur. Bahsi geçen müdahale maddi olabileceği gibi farklı şekillerde de ortaya çıkabilmektedir. El atmanın önlenmesi davası açabilmek için dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bu dava bir eda davası olup taşınmaza haklı bir sebep olmadan kişi el atmış ya da tecavüz etmiş olmalıdır. Davacı olan mutlaka malın maliki ya da zilyeti konumunda olmalıdır. Müdahalenin men’i davası hukukumuzda geniş bir yere sahiptir. Haksız el atmanın önüne geçebilmek için değişik sebeplerle el atmanın önlenmesi davası açmak mümkündür....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : EL ATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; "katılan davacı ...'ın askı süresi içerisinde ...'ye husumet yönelterek ayrı bir dava açmak suretiyle aktarılan davanın davacılarından ve yargılama sırasında ölen miras bırakanı ... adına tespit edilen dava dışı 171 ada 3 parselin yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddiası ile bu eksikliğin ... adına tespit edilen taşınmazlardan tamamlanması için dava açması ve aynı ada 4 parsel sayılı taşınmazın ... adına tespit edilmesi nedeniyle husumet yokluğundan ret kararı verilmesinin yerinde olmadığı, ayrıca aktarılan davanın kapsamının yöntemince belirlenmediği belirtilerek öncelikle katılan davacı ...'...

              Kargı Asliye Hukuk Mahkemesi'nce; Kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabilir ancak, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler. Kişilerin, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki üstün zilyetlik iddiasına veya taraflar dışında başkası adına tapuda kayıtlı bir taşınmazdaki tapu kaydına ya da gayri menkul satış vaadi sözleşmesine dayanmayan, kişisel hakka dayalı üstün zilyetlik iddiası durumunda, davanın 4721 sayılı TMK'nun 974 ve devamı maddelerine dayalı zilyetliğin korunması davası olacağı kuşkusuzdur....

              UYAP Entegrasyonu