Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesine göre zilyedin müvekkilleri olduğunu, taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olmayıp Hazinenin malik olduğunu, tasarruf hakkının Hazineye ait olduğunu ve davacının Medeni Yasanın 987. Maddesine göre korunmaya değer ... bir hakkının ve zilyetliğinin olmayıp, bu hakkın ve zilyetliğin müvekkillerine ait olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece; Medeni Yasanın 984. Maddesinde anılan 2 ay ve 1 yıllık hak düşürücü sürelerin geçmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Medeni Yasanın 937 ve 987. maddelerine göre açılan zilyetliğin korunması ve haksız el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir....

    Doğru sonuca ulaşılabilmesi için; taraflardan iddia ve savunmalarını kanıtlamalarına yönelik delilleri sorulup toplanmalı, çekişmeli taşınmazlara komşu parsellerin tutanak örnekleri ile varsa dayanakları getirtilmeli, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle, taraf tanıkları ve senet tanıklarının katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, keşifte senetlerde yazılı sınırlar ile taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi davalarındaki ilamlar yerel bilirkişilere ve senet tanıklarına tek tek okunarak zeminde göstertilmeli, yerel bilirkişilerce ve senet tanıklarınca gösterilemeyen sınırların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu suretle ./... 2013/3067-4079 S/2 senetler ile ilamların çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı ve senetteki her bir taşınmazın hangi parsele...

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2019/205 2020/292 DAVA KONUSU : Taşınmaz Zilyetliğinin Tespiti|Tapu İptali Ve Tescil (Zilyetliğe Dayalı) KARAR : Taraflar arasındaki tapu iptali tescil, el atmanın önlenmesi davası hakkında kurulan hükmün istinaf incelenmesi davacı vekili ve asli katılan vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Ayancık Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/107 Esas, 2019/370 Karar sayılı dava dosyasında verilen El Atmanın Önlenmesi - Ecrimisil talebinin kısmen kabulüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; El Atmanın Önlenmesi - Ecrimisil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "......

      A.Ş ‘den alınarak tarafına verilmesi ve çekişmeli taşınmazda zilyet olduğunun tesbitine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın tapu malikinin 1969 yılından bu yana davalı şirket olduğu, tapu kaydının beyanlar hanesinde ...’in zilyet olduğuna yönelik şerh bulunmadığı, tapu malikine karşı davacı kişinin zilyetliğinin korunamayacağı ve zilyetliğin tesbiti davası açılamayacağı, davalı .... Tur.Tic.A.Ş’nin, davacı ... ve dava dışı bir kısım kişiler aleyhine el atmanın önlenmesi ve kal istemiyle dava açtığı, bir kısım kişiler tarafından da tazminat istemli karşı dava açıldığı, ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/190-669 sayılı kararı ile Tüm Gıda San. Tur.Tic....

        Mahkemece, çekişmeli taşınmazın Ahmet Tireki tarafından davacıya satıldığı,....Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1993/5 Esas, 1993/9 Karar sayılı dosyasındaki el atmanın önlenmesine konu yerlerden birinin de bu taşınmaz olduğu ve söz konusu el atmanın önlenmesi dosyası ile davacının zilyetliğinin sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli değildir.....Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1993/5 Esas, 1993/9 Karar sayılı dosyasında; Ahmet Tireki, İsmet Tireki aleyhine 11 parça taşınmaz için el atmanın önlenmesi davası açmış, yapılan yargılama sonunda İsmet Tireki’nin taşınmazlardaki zilyetliğinin geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir....

          Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/279 esas 2018/551 karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. Dava zilyetliğe dayalı el atmanın önlenmesi isteminden ibarettir. HMK'nun 355.maddesi gereğince istinaf incelemesi; belirtilen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile ilgili konularla sınırlı olarak yapılmıştır. İlk derece mahkemesi tarafından davacının Hazineye karşı tapu iptal ve tescil davası açması gerektiği belirtilerek davalı şahsa karşı açtığı meni müdahale davasının reddine dair hüküm kurulmuş ise de, TMK'nun 981, 982 ve 983.maddelerinde düzenlenen zilyetliğe dayalı davalar ile zilyet, zilyetliğinin bir hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan yalnızca zilyetliğini öne sürerek, zilyetliğin korunmasını ve müdahalenin önlenmesini isteyebilir. HMK 4/c maddesine göre de, salt zilyetliğin korunmasına ilişkin davalarda görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu ifade edilmiştir....

          Mahkemece taşınmaz orman sayılan yerlerden olduğundan ve taraflar arasında zilyetliğin korunması davasının incelenmesi mümkün olmadığından davanın reddine karar verilmiş;hüküm davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, zilyetliğin korunması niteliğindedir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce orman kadastrosu ve genel arazi kadastrosu yapılmamıştır. Çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu sabittir ve ormanlar hakkında ormanların korunması, geliştirilmesi ve açılacak davaların usulleri yasa ile belirlenmiştir. Ormanların mülkiyeti Hazineye, intifa ... Orman Yönetimine aittir. Orman Yönetimi ve Hazine dışında ormanların korunmasına ilişkin olarak gerçek ve tüzel kişilerin dava açma ... yoktur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen davada Havza Asliye Hukuk ve Havza Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın salt zilyetliğin korunması talebini içerdiği, HUMK.'nun 8/II-3 maddesi uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın ayni bir hakka dayandığını belirterek, taşınmazların toplam değerine göre Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 1086 Saylı HUMK.'nun 8/II-3 maddesinde, taşınır ve taşınmaz mallarda yalnız zilyetliğin korunması ile ilgili davaların, dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği hükmüne yer verilmiştir....

              Somut olayda;talebin, kadastro çalışmaları sonucu mülkiyeti davalı Hazine adına kayıtlı taşınmazdaki muhdesat bilgilerinde "..." isminin "Sait kızı ..." olarak düzeltilmesi istemine ilişkin olduğu,dava konusu olan taşınmaz hakkında 2B kadastro tutanaklarının düzenlendiği, bu düzenlenen tutanakların askı ilanının 03.08.2010-01.09.2010 tarihi olduğu,bu tarihten sonra tutanak içeriklerine itiraz edildiği ve davanın 3402 sayılı kanun uyarınca yapılan kadastro çalışmaları ve tutanaklarının içeriğine ilişkin olduğu, davanın 6100 sayılı kanunun 4/1-c maddesinde sayılan salt zilyetliğin korunmasına ilişkin bir dava olmadığı , görevli mahkemenin 6100 Sayılı HMK'nin 2/1 maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;6100 sayılı HMK.'...

                UYAP Entegrasyonu