WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suça konu yerdeki 2B uygulamasının suç tutunağının düzenlenmesinden sonraki bir tarihte ilan edildiği ve bu nedenle idari bir işlem olan 2B uygulamasının sanığın eylemini suç olmaktan çıkarmayacağı kabul edilerek yapılan incelemede; 25.10.2010 tarihinde gerçekleştirilen sanığın ve tutanak tanığının da katıldığı gereksiz yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda suça konu yerin 101 ada 1 nolu orman parseli sınırları içerisinde kaldığının belirtildiği ve düzenlenen ilk bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun düştüğü gözetilmeden, 14.04.2017 tarihinde gerçekleştirilen keşif sonucu düzenlenen suça konu yeri kapsamayan bilirkişi raporuna ve bozma sonrası beyanı alınan tanık ...'...

    Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, 2B arazisine ait zilyetliğin devrinden kaynaklı istirdat istemlidir. Davacı vekili; davalının haksız yere davacı hakkında icra takibi başlatarak kesinleştirdiğini, oysa 2B arazisinin hazineden satın alındığını, davacının icra tehdidi altında toplamda 56.414,25 TL icra dosyasına ödeme yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek bu tutardaki alacağın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı; zilyetliği kendisine ait bulunan 2B arazisindeki haklarını davacı kızının kendisine bakması ve taşınmazı satmaması koşuluyla devrettiğini, taşınmazın davacı kızı adına tescil edilmesine muvafakat verdiğini, ancak davacının taahhüdünü yerine getirmediğini ve taşınmazı satışa çıkardığını, bu yüzden taşınmaz bedeline karşılık 50.000,00 TL'nin tahsili için davacı hakkında icra takibi başlattığını savunarak davanın reddini dilemiştir....

    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında sözleşmenin imzalanması sonrasında ek-2a ve ek-2b formlarının tanzim edildiği ve bunların davacı yana gönderilip, fuar standının da bu formlara uygun şekilde düzenlendiği ek-2b formunda davacı şirket çalışanının imzası olduğu, ek-2b formunda yer verilen hususların ve fuar standına dair ayrıntılı düzenlemelerin yerinde uygulandığı, bu bakımdan davacı yanın bir itirazda bulunmadığı, sandalye, masa sayısından yükseklik ve genişlik ölçülerine, tercüman isteğinden, talep edilmeyen hizmet açıklamalarına kadar bir çok detayın fuar standında bu doğrultuda yerinde uygulandığı ve davacı yan tarafındanda benimsendiği, her iki formun davacı bilgisinde olduğu, sözleşme metninde Sergiteks olarak yer verilmekle birlikte, ek-2b formunda yukarıda belirtilen detay uygulamalar yanında alınlık yazısı da açık şekilde yer aldığı ve fuar süresince de bu şekilde uygulama yapılıp, fuar standını kullanan davacı yanın fuar boyunca ve sonrasında...

      Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosu ve 2/B çalışmasına itiraz ile tazminat niteliğindedir. 1) Davacılar vekilinin orman kadastrosu ve 2/B çalışmasına itiraza yönelik temyiz itirazları yönünden; Dairemiz kararı, karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlara cevap teşkil edecek nitelikte olduğu gibi, usul ve yasaya da uygun bulunduğundan davacılar vekilinin orman kadastrosuna ve 2/B madde uygulamasına itiraz davasında esasa ilişkin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 2) Davacılar vekilinin tazminat istemine yönelik temyiz itirazlarına gelince; orman kadastrosu ve 2/B çalışmasına itiraz davası ret edildiğine ve davacılar vekili tarafından 6100 sayılı H.M.Y. m.111 gereğince terditli dava açıldığına göre tazminat davası yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu konuda hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırıdır....

        Yönetimi yörede 2001 yılında 2859 Sayılı Yasa gereğince yapılan yenileme kadastro çalışmasında Çıplaklı Beldesi 125 ada 3 parsel sayılı 3364.19 m2 yüzölçümündeki (eski 799 parsel sayılı 3363.70 m2 yüzölçümündeki) davalı adına tapuda kayıtlı olan taşınmazın yörede 1987 yılında yapılan orman kadastro çalışmalarında kısmen orman sınırları içinde kaldığı iddiası ile kadastro mahkemesinde yenileme çalışmasına itiraz etmiş, kadastro mahkemesinin 11.10.2002 tarih 200211-51 sayılı ilamı ile yenileme çalışmasına itiraz davasının reddine, sınırlamaya İtiraz davası yönünden ise mahkemenin görevsizliğine dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar ... ve dosya asliye hukuk mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman sınırına tecavüzü olmadığı saptandığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmektedir. Dava, tapu iptali ve tescil davası niteliğindedir....

          Kanunun 2/B maddesi uyarınca orman alanı dışına çıkarılan taşınmazlarda 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesine istinaden yapılan sınırlandırma ve tespit çalışmalarında 101 ada 1, 2, 3, 6, 7, 8, 10, 11, 12, 13, 15, 17, 18, 19, 20, 21, 23, 24, 25, 27, 28, 29, 30 ve 31 sayılı parsellerde kesinleşen 2/B kadastrosuna uyulmadığı gerekçesiyle tespite itiraz etmiştir. Mahkemece davacının talebinin kullanım kadastrosuna itiraz değil, 2/B çalışmasına itiraz mahiyetinde olduğundan ve 2/B çalışması, kullanım kadastrosundan çok önce yapılmış olup buna karşı kadastro mahkemesinde dava açma süresi geçmiş bulunduğundan görevsizlik kararı verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 4. maddesi uyarınca 2/B alanlarında yapılan kullanım kadastrosundan kaynaklanmaktadır. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 04.02.2010 tarihinde kesinleşen 2/B uygulaması ve 18.09.2014 tarihinde askı ilânı yapılan Ek 4. madde uygulaması vardır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Kadastro sırasında ...Köyü 115 ada 1 parsel sayılı 42036,16 m2 yüzölçümlü taşınmaz, orman niteliğiyle Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı, zilyetlik iddiasıyla kadastro mahkemesine dava açmıştır. Kadastro Mahkemesi, dava ilan süresinden sonra açıldığı için görevsizlik kararı vererek dosyayı sulh hukuk mahkemesine göndermiştir. orman yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır....

              Yönetimi, yörede 2004 tarihinde yapılan ve 07/03/2007-07/09/2007 tarihleri arasında ilan edilen orman kadastrosu ve 2B madde uygulaması sırasında ... mahallesi 31 ada 72-73 sayılı parsellerin eylemli orman ağaçları ile kaplı olmasına rağmen hatalı işlemle taşınmazların orman alanı dışında bırakıldığını, işlemin iptali ile orman sınırları içine alınmasını istemiştir. Dava, tapu maliklerine ihbar edilmiştir. Mahkemece, davanın kabulü dava konusu 31 ada 72-73 sayılı parsellerin içinde bulunan ve 05/10/2009 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) ve (B) işaretli toplam 9914,13 m2’lik alanın orman sınırları içine alınmasına karar verilmiş, hüküm ihbar olunan ... vd. tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan (2/B madde) uygulamasına itiraz niteliğindedir....

                Daha sonra 1976 yılında 1744 Sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması yapılmıştır. 1993 yılında 6831 Sayılı Yasa gereğince orman kadastrosu ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2B madde uygulaması yapılmış, 04.10.1993 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 15/09/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

                  Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanık hakkında işgal faydalanma suçu nedeniyle kurulan beraat hükmünün temyiz incelemesinde; Mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan, suça konu yerin 1997 yılında kesinleşen orman kadastrosuna göre orman sayılmayan alanda kaldığının ve daha sonra gerçekleştirilen 2B çalışmaları neticesinde de orman sınırları dışında kaldığının tespitinin yapıldığı ancak kadastro tespitine itiraz davasının derdest olduğunun anlaşılması karşısında, suça konu yerin devlet ormanı sayılan yer olup olmadığının açıklığa kavuşturulması için Düzce Kadastro mahkemesinin 2011/4 Esas sayılı davasının bekletici yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken...

                    UYAP Entegrasyonu