Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA KONUSU : Tazminat Taraflar arasındaki 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazminat isteğine ilişkin davadan dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 28/01/2014 gün ve 2013/16243 - 2014/1770 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde davacı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla ve 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 19.01.2015 gün ve 2015/8 sayılı İş Bölümü Kararı uyarınca bu tür davalarda verilen kararların temyiz ve karar düzeltme incelemesini yapma görevi Dairemize verilmekle, dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü: K A R A R Karar düzeltme dilekçesinde değinilen hususlar temyiz aşamasında da ileri sürülmüştür. Yargıtay kararı usul ve kanuna uygundur....

    -TL zararın faizi ile birlikte ödenmesi talebi ile dava açmışlardır. Mahkemece ortada Medeni Yasanın 1007. maddesinde öngörülen biçimde açılmış bir davanın mevcut olmadığı, Hazinenin yasalar uyarınca kendisine verilen kadastro tespiti çalışmalarını takip etme görevlerinin yapmamasına dayalı bir tazminat davası niteliğinde olduğu, Hazinenin ihmali niteliğindeki idari eyleminden doğan zararın çözüm yerinin idari yargı olduğu gerekçesi ile yargı yolu bakımından mahkemenin görevsizliği nedeniyle dilekçesinin reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava tapu sicilinin tutulmasından dolayı uğranan zararın Medeni Yasa'nın 1007. maddesi gereğince ödetilmesi istemine ilişkindir. Dosya içeriğinden, davacıların 01.07.2002 günü dava dışı paydaşlardan satın aldığı 2816 ada 454 parsel sayılı taşınmaza ait tapu kaydının orman olduğu gerekçesiyle iptal edildiği anlaşılmaktadır....

      Mahallesi, 2681 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile 319,59 m² yüzölçümündeki bölümünün davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan 413,38 m² yüzölçümündeki bölümün Hazine üzerinde bırakılmasına, tescil talebinin kabulüne karar verildiğinden ayrıca tazminat talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, terditli olarak tapu iptali ve tescil isteği ile 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir. Davalı Hazine vekilinin temyizinden sonra davacı asil 24/11/2016 tarihli ve usûlüne uygun kimlik bilgisi de tespit edilmiş dilekçesi ile davadan feragat ettiğini açıklamıştır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Yargıtay bozma ilamında özetle; “dava miras hakkına dayanılarak, terditli olarak tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak talebi ile açılmış olup, tapu iptali ve tescil davasının reddine dair kararda bir isabetsizlik bulunmamakta ise de Mahkemece alacak talebi konusunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin isabetsizliğine” değinilmiştir. Bozma ilamından sonra Abdullah Tokgöz mirasçıları ... ve müşterekleri de ayrı vekile vekaletname vermek suretiyle irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazın tapusunun iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır....

          Bu açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, davacılar vekilinin tazminat isteğine dayanak yaptığı 3158 ve 3159 sayılı parseller 1999 yılında yapılan kadastro sırasında davacıların murisi adına tespit edilmiş ise de, Hazinenin açtığı kadastro tespitine itiraz davası ile davacıların murisi adına tapu kaydı oluşmadan kadastro mahkemesinin kesinleşmiş kararı ile davacıların murisi adına yapılan kadastro tespitinin iptaline karar verildiği, ayrıca tazminat isteğine dayanak yapılan parsellerin kadastro tespitlerine esas alınan Ekim 1944 tarih 41 sıra numaralı tapu kaydının malikinin ise, davacılar veya murisleri değil “İstanbul Vakıflar Baş Müdürlüğü” olduğu gözetildiğinde, davacılar vekilinin tazminat isteğine dayanak yaptığı taşınmazlar yönünden müvekkilleri veya müvekkillerinin murisleri adına oluşmuş bir tapu kaydı veya tapu sicili bulunmadığından, bunun doğal sonucu olarak davacıların tapu sicilinin tutulmasından doğan veya kaynaklanan bir zararı da sözkonusu olamayacağına göre, mahkemece...

            Davacı babanın velâyetin değiştirilmesine ilişkin talebi reddedilmiş, ancak kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine yönelik talebi kabul edilerek karar verilmiştir. Davada kısmen kabul söz konusu değildir. Dava terditli olarak açılmış olup; iki ayrı dava değil, tek dava vardır. O halde davacının kademeli talebi kabul edildiğinden sadece davacı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekâlet ücreti takdiri gerekirken, ilk derece mahkemesi tarafından davalı yararına hükmolunan vekâlet ücretine yönelik hükmün kaldırılmaması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

              -TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı Hazineden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, 1340 ada 6 parsel olarak ifrazen muris .... adına tescil edilen taşınmazla ilgili herhangi bir satış işlemi ve resmi bir işlem yapılmadığı, başvuru belgesi ve resmi bir akit tablosunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile vekalet ücreti yönünden davalılar Hazine ve Tapu Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, terditli olarak tapu iptali ve tescil isteği ile 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir....

                K. sayılı kararıyla anılan parselin orman niteliğiyle ... adına tesciline karar verildiğini, müvekkilinin bu şekilde ortaya çıkan zararından, TMK’nın 1007. maddesi uyarınca Hazinenin sorumlu olduğunu belirterek, anılan parselin rayiç bedeli olarak fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 10.000,00.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı .... tahsiline karar verilmesi isteğiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı gerçek kişiler vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir....

                  Dava 6 aylık aylık ilan süresi içinde açılmış orman kadastro çalışması ve 2B uygulamasına itiraz davası niteliğindedir. Yörede kesinleşmiş arazi kadastrosu bulunmaktadır. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından resmi beglere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada 6831 Sayılı Yasanın 17/2. madde hükmüne göre orman içi açıklık niteliğinde orman sayılan yerlerden olduğu saptanarak yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 02/12/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

                    ve ... tarafından kullanılmaya başlandığını, ve tespit sonrası diğer davalı ...’a satıldığını beyan ederek kadastro öncesi sebebe dayalı 10 yıllık hak düşürücü süre içinde tapu iptali ve tescil, terditli olarak tazminat istemiştir. Her ne kadar bozma ilamına uyulmasına karar verilmişse de; gerekçeli kararda tazminat talebinin reddine ilişkin gerekçe davalılar ...,...,... ve ... yönünden yeterli ve açıklayıcı değildir. Mahkemece; davacının iddiaları ve davalıların savunmaları, bozma ilamı doğrultusunda değerlendirilerek bir hüküm kurulması gerekirken bozma ilamına uyulmasına rağmen yeterli olmayan gerekçe ile tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu