Ticaret Mahkemesince verilen 30.09.2004 gün ve 2004/487-894 sayılı hükmü onayan Dairemizin 30.03.2006 gün ve 2005/739-20061856 sayılı ilamı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HUMK.nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE ve HUMK.nun 442. maddesi hükmünce 150,00 YTL para cezasının karar düzeltme isteyen davacıya yükletilmesine, fazla alınan karar düzeltme peşin harcının istek halinde karar düzeltme isteyen davacıya geri verilmesine, 11.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Dairesinin 2019/87 sayılı icra takip dosyası içeriğine göre, borçlu sanığa usulüne uygun olarak 11/01/2019 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmesine rağmen, yasal 10 günlük süre zarfında mal bildiriminde bulunmadığının anlaşılması karşısında, borçlu sanığın 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 76. maddesi gereğince hapsen tazyikine karar verilmesi gerektiği, Gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun "hapis ile tazyik" başlıklı 76. maddesi kapsamında verilen karara karşı kanun yararına bozma yoluna gidildiği anlaşılmakla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kanun yararına bozma istemine konu edilen "2004 Sayılı Kanuna Aykırılık" nedeniyle verilen kararı inceleme görevi; Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesine ve 23.01.2020...
Bilindiği üzere, uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. İstem, haksız fiilden kaynaklanan tazminata (para alacağı) yöneliktir. 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır. 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır. Somut olayda iddia olunan zarar haksız eylemden kaynaklandığından TBK.'nun 117/2 maddesi gereğince tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmekte ve borçlu aynı tarihte temerrüde düşmektedir. Olay 26/08/2023 tarihinde gerçekleşmiş, dava ise 11/11/2023 tarihinde açılmıştır....
Maddesi (1- f) bendi ve 2004 Sayılı İİK'nun 258/3. fıkrası gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi....
İpoteğin ana para ipoteği olması nedeniyle borçluya İİK. 149 mad. Gereğince icra emri gönderilmesi için İİK. 150/ı mad. Öngörülen koşulların oluşmasına gerek olmadığı şikayet eden hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi yapılmasında yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile 2019/894 Esas-2019/878 karar sayılı kararı ile "Şikayetin REDDİNE " karar verilmiştir....
Bilindiği üzere; uyuşmazlık bir miktar para alacağına ilişkin ise 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz; uyuşmazlığın dava konusu hakkında olması halinde 6100 Sayılı HMK'nun 389. vd maddeleri gereğince ihtiyati tedbire ilişkin geçici hukuki koruma kararı verilmesi istenebileceği açıktır. Eldeki davada istem, maddi tazminata (para alacağına) ilişkin olduğundan geçici koruma talebinin ihtiyati haciz olduğu sabit olup, nitekim ilk derece mahkemesince de bu yönde inceleme yapılarak karar verilmiştir. Ayrıca, 2004 Sayılı İİK 257. vd. maddeleri gereğince ihtiyati hacize karar verebilmek için bir alacağın varlığı ve bu alacağın muaccel olup olmadığı önem taşımaktadır. Keza, aynı Kanun'un 258/1.maddesinde; "Alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur." şeklinde belirtilen husus alacağın yaklaşık ispat kurallarına göre, ispatına ilişkin delil ve belgelerin sunulmasını gerektirir....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Tazminat talebine ilişkin kurulan hükme yönelik incelemede ; Tazminat talebinin reddine yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-İİK.’nun 338/1 maddesine ilişkin kurulan hükme yönelik incelemede ; Sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığının anlaşılması karşısında “beraat” kararı verilmesi gerekirken mahkemece “Sanığın cezalandırılması talebinin reddine” karar verilmesi yasaya aykırı bulunmakla hükmün bozulması, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından sanığın cezalandırılması talebinin reddine” ibaresi çıkarılarak yerine “sanığın beraatine “ibaresi yazılmak suretiyle...
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Tazminat talebine ilişkin kurulan hükme yönelik incelemede ; Tazminat talebinin reddine yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-İİK.’nun 338/1 maddesine ilişkin kurulan hükme yönelik incelemede ; Sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığının anlaşılması karşısında “beraat” kararı verilmesi gerekirken mahkemece “Sanığın cezalandırılması talebinin reddine” karar verilmesi kanuna aykırı bulunmakla hükmün bozulması, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından sanığın cezalandırılması talebinin reddine” ibaresi çıkarılarak yerine “sanığın beraatine “ibaresi yazılmak suretiyle...
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Tazminat talebine ilişkin kurulan hükme yönelik incelemede ; Tazminat talebinin reddine yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-İİK.’nun 338/1 maddesine ilişkin kurulan hükme yönelik incelemede ; Sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığının anlaşılması karşısında “beraat” kararı verilmesi gerekirken mahkemece “Sanığın cezalandırılması talebinin reddine” karar verilmesi yasaya aykırı bulunmakla hükmün bozulması, bozma sebebi 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hüküm fıkrasından “sanığın cezalandırılması talebinin reddine” ibaresi çıkarılarak yerine “sanığın beraatine “ibaresi yazılmak suretiyle...
(Aynı yönde Y.3HD, 2023/1822,2024/84, 09.01.2024 Tarihli ilamı; Yargıtay 3HD, : 2023/1662, 2023/3809K sayılı ilamı)İİK 89/3.maddesine göre açılan dava, İİK 89/5.maddesi gereğince maktu harca tabi ise de; davanın konusu bedele ilişkin olduğundan mahkemece hükmedilmesi gereken vekâlet ücreti karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin üçüncü kısmına göre takdir edilmesi gereken nispi vekâlet ücretidir. (Yargıtay HGK'nun 29.04.2021 T, 2017/(19)11-946 E. 2021/540 K. sayılı kararı)Davacı vekili kötüniyet tazminat talebinin reddinin de yerinde olmadığını ileri sürmüş ise de; dava İİK 89/3 maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davası olup koşulları oluşmadığından tazminat isteminin reddi yerindedir.Açıklanan nedenle davacı vekilinin istinaf isteminin kısmen kabulü ile kararın HMK 353.1.b.2 maddesi gereğince kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerekmiştir....