Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davacı-karşı davalının çıkarılması ve hisse bedelinin şirket tarafından ödenmesi konusunda tarafların anlaştıkları, çıkarılma kararı dışında diğer davalar ile birleşen davaların ayrılmasına karar verildiği, dava tarihi itibariyle şirketin değerinin belirlendiği, davacı-karşı davalının payının %27 oranında olduğu, her ne kadar davalı ... davacı-karşı davalının payının %12,60 olduğunu, sermaye artırımına karar verildiğini savunmuş ise de artırılan sermaye artışının şirkete ödenmediği, artırılmamış sermaye payının esas alındığı, davacı-karşı davalının çıkma payının belirlendiği gerekçesiyle davacının davalı şirketin ortaklığından çıkarılmasına, 2.218.321,84 TL'nin davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine, dosya kapsamında görülmekte olan diğer taleplerle ilgili dava ve karşı davaların ayrılmasına dair verilen kararın davalılar-k.davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizin 2012/10738 Esas, 2014/2387 Karar sayılı ilamıyla ilamda yer alan gerekçelerle bozulmuştur....

    nin de eşi olduğunu, taraflar arasında sorunlu bir boşanma davası görülmekte iken tedbir nafakasına ilişkin ara kararın icrası sebebiyle verilen kesinleşmiş bir nafaka kararının işleme konması sonucunda 09/06/2012 günü iki sivil polisin müvekkili şirketin merkezine gelerek şirket büyük ortağı ve yöneticisi ...'yi tutukladığını, davalı ...'nin kişisel istekleri, hedefleri ve amaçlarının şirketi bağlayamayacağını, her ortak şirketin bekaasına ve itibarına sadakatle, saygınlıkla ve titizlikle hizmet etmekle yükümlü olduğunu, oysa olayda ortada keyfiliği aşıp suça varan bir eylemler zinciri bulunduğunu ileri sürerek, davalının haklı sebep nedeniyle müvekkili şirket ortaklığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Bilindiği üzere limited şirket ve anonim şirketlerde; şirketin haklı sebeplerle feshi ve şirket ortaklığından çıkma için haklı sebep teşkil edecek nedenlerin hangi haller olduğu hususu Türk Ticaret Kanununda sayılmamış olup, doktrinde ve Yargıtay ...Hukuk Dairesinin emsal içtihatlarında "şirketin kötü yönetilmesi ve ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar bulunması," "şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirmesinin imkansız olması," "şirket varlıklarının yanlış kullanılması veya israf edilmesi," "azınlığa karşı fiili veya manevi güç baskı uygulanması," "azınlığın meşru taleplerinin devamlı olarak reddedilmesi" ve pay sahiplerinin şirketteki hareket kabiliyetinin ortadan kalkması, şirketin feshi açısından haklı sebep olarak örnek olarak sayılmıştır....

        Bilindiği üzere limited şirket ve anonim şirketlerde; şirketin haklı sebeplerle feshi ve şirket ortaklığından çıkma için haklı sebep teşkil edecek nedenlerin hangi haller olduğu hususu Türk Ticaret Kanununda sayılmamış olup, doktrinde ve Yargıtay ...Hukuk Dairesinin emsal içtihatlarında "şirketin kötü yönetilmesi ve ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar bulunması," "şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirmesinin imkansız olması," "şirket varlıklarının yanlış kullanılması veya israf edilmesi," "azınlığa karşı fiili veya manevi güç baskı uygulanması," "azınlığın meşru taleplerinin devamlı olarak reddedilmesi" ve pay sahiplerinin şirketteki hareket kabiliyetinin ortadan kalkması, şirketin feshi açısından haklı sebep olarak örnek olarak sayılmıştır....

          Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacının davalı şirketin halihazırda % 37 payına sahip ortağı olduğu, mahkemece dava konusu hususta keşif yapılıp bilirkişi raporları alındığı, keşif tarihi olan 26.9.2013 tarihi itibariyle şirketin öz varlığının 910.130,08 TL davacının hissesine düşen payın ise 168.347,06 TL olarak tespit edildiği, taraflarca 24.6.2014 tarihli celsede davacıya bu bedelin ödenmesi hususunda anlaşma sağlandığı, tarafların bu yöndeki iradesinin ve ortaklar arasındaki güvensizliğin şirketin feshine haklı neden teşkil ettiği, mahkemece şirketin feshi yerine davacı ortağın ortaklık payının ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkartılmasının uygun bulunduğu, şirketin feshine ilişkin davanın sadece şirkete karşı açılacak olması nedeniyle şirket ortağı olan diğer davalılara husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davalılar ... ve ... hakkında açılan davaların pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı şirket hakkında açılan davada şirketin feshi yerine davacı ortağın...

            e kayyım sıfatı ile şirketin genel kurulunu toplama yetkisi verildiğini, genel kurulunun 07/09/2018 tarihinde yapılmasına karar verildiğini ve bu kararın müvekkillerine bildirildiğini, davalı şirket kayyumu tarafından gönderilen ihtarnamede şirket gündeminin hukuki olarak eksik içerik ihtiva ettiğini, şirket faaliyet raporlarının ve mali tablolarının incelenmek üzere genel kurul tarihinden önce şirket ortaklarına sunulmasının zorunlu olduğunu, yasada belirtilen konularda özel nisap hallerinin öngörüldüğü, davalı şirket genel kurulunda yasa hüküm gereği oylamada özel nisap gerektiren konular bulunmasına rağmen şirket temsil kayyımının taraflı ve kasıtlı davranarak kararların alınmasında özel nisap uygulamadığını, davalı şirketin olağan üstü genel kurulunda gündem maddesi olarak 2012 ve 2017 yıllarına ait mali tabloların görüşülmesi, oylanması ve müdürün ibra edilmesinin görüşüldüğünü, müvekkilerinin raporlar arasında tutarsızlık olduğunu ve bazı yapılan harcamaların banka dekontlarının bulunmadığını...

              Davalı vekili beyanlarında ; davacı şirket ortağının şirketin işleri hakkında bilgi sahibi olup yasal haklarını serbestçe kullandığını, davanın yasal süresinde açılmadığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe: Dava limited şirketin fesih ve tasfiyesine ilişkindir. Davacının, davalı şirkette 2800 adet pay sahibi olup şirket ortağı olduğu, ancak diğer şirket ortakları tarafından şirketin işyerine girmesine engel olunduğu, yasa gereği şirket ile ilgili bilgi alma ve inceleme hakkına engel olunduğu, şirket kararlarına katılamadığı, ortaklar arasında birlikte hareket etme ve güven kalmadığından; TTK nun 636/III.maddesi gereğince, şirketin haklı nedenlerde fesih ve tasfiyesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkememizce daha önce fesih ve tasfiye yerine davacının davalı şirket ortaklığından çıkarılmasına ve 344.364,78 TL ayrılma akçesinin davacıya ödenmesine karar verilmiştir....

                DELİLLER : Taraf vekillerinin beyan ve dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, 6102 sayılı TTK'nın 531. maddesi uyarınca şirketin feshi veya haklı sebeple şirket ortaklığından çıkarılma istemine ilişkin olup, istinafa konu uyuşmazlık ise ilk derece mahkemesinin 15/12/2022 tarihli ihtiyati tedbire itirazın reddine dair verilen ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince 15/12/2022 tarihli ara kararla ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verildiği, bu ara karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmıştır. İstinaf incelemesi, HMK'nin 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Dosyanın UYAP Sistemi üzerinden tetkikinde; İlk Derece Mahkemesi'nce 15/02/2023 tarih, ... Esas, ......

                  ve şirketin işlerinin ......

                    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Davanın, limited şirket tarafından açılan şirket ortağının şirket ortaklığından çıkarılması, müdürlük yetkisine son verilmesi ve sorumluluk davası niteliğinde olup, uyuşmazlık konularının davacı şirket tarafından ortaklıktan çıkarılma davası öncesi alınmış genel kurul kararı olup olmadığı, genel kurul kararının alınmasının gerekli olup olmadığı, sorumluluk davasından önce arabuluculuk yoluna başvurulup başvurulmadığı, genel kurul kararı alınıp alınmadığı, davacı şirket tarafından müdürlükten azil davası açma koşullarının oluşup oluşmadığı, haklı sebeplerin bulunup bulunmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu