Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararıyla, olayda, dava konusu ödeme emri içeriği amme alacaklarının öncelikle asıl borçlu şirketten tahsili amacıyla şirket adına düzenlenen ödeme emrinin, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca komşulardan birine haber verilerek, şirketin kapısına 2 no'lu ihbarname yapıştırılmak ve muhtara bırakılmak suretiyle tebliğ edildiği, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun tebligatla ilgili hükümlerine göre hareket edilmediği, şirketin bilinen adresleri kapsamında şirket temsilcisine tebligatın yapılmaya çalışılmadığı, ilanen tebliğ yoluna gidilmediği, bu durumda, asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmemesi nedeniyle şirket ortağından takip edilebilecek aşamaya gelmeyen amme alacağının tahsili amacıyla şirket ortağı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir....

    Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 1.761,50 TL kar payı yoksunluğunun davalılar ... ve ... Özel Arı Dershanesi Ltd. Şti.'nden dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsiline diğer davalı ... Tülünün sorumluluk şartları gerçekleşmediğinden reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili ile davalı ... vekili vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, limited şirket ortağı tarafından 01/03/2000–31/11/2001 tarihleri arasındaki kar payı alacağının tahsiline ilişkin olarak açılmıştır. 6762 sayılı ...'nın 533. maddesi uyarınca, limited şirket ortağının kar payı talep edebilmesi için şirket ortaklar kurulunun bu hususta karar alması ve bu alacağın muaccel olması gerekir....

      Dosya içeriğinden borcun, murisin şahsi vergi borcu değil, ortağı olduğu ... Orman Ürünleri Tic. Ltd. Şti.'nin vergi borcu olduğu anlaşılmaktadır. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkındaki Kanunun 22.7.1998 tarihli 4369 sayılı Yasayla değişik 35. maddesi hükmüne göre; limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu kanun gereğince takibe tabi tutulurlar. Şu halde açıklanan yasal düzenleme gereğince, murisin; “ortağı” olduğu limited şirketin, şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan vergi borcundan, şirket ortağı olarak “koyduğu sermaye hissesi oranında” doğrudan doğruya sorumluluğu söz konusudur....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/409 Esas KARAR NO : 2021/224 DAVA : Şirketteki Hisse Miktarının Tespiti ve Şirket Kar Payı Karşılığı Alacak DAVA TARİHİ: 17/12/2015 KARAR TARİHİ: 11/03/2021 Mahkememizde görülmekte olan Şirketteki Hisse Miktarının Tespiti ve Şirket Kar Payı Karşılığı Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda, İDDİA: Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan -----ortağı olduğunu, ortaklığını yeğeni olan ------- devrettiğini, ancak geçmişteki bu inançlı devirden sonra yeğeninin bu hisseyi müvekkiline iade etmeyip üçüncü kişilere devrettiğini; bu sebeple müvekkili tarafından ------- sayılı dosyasıyla " hisse devrinin iptaline " ilişkin dava açtığını; mahkemece verilen davanın kabulüne ilişkin kararın ----- onanarak kesinleştiğini; kararla beraber müvekkilinin geriye etkili olarak --- tarihi itibariyle ki o tarihte şirket--- hisseliyken müvekkilinin----- hisseye sahip olduğu nazara alınarak hissedar olduğunu; hisselerine kavuştuğunu; ancak yargılama devam ederken...

          da istedikleri, anılan şirketlere husumet yöneltilmediği, bu şirketlere yönelik talebin reddedildiği, davacılara yargılama sürecinde yapılan kâr payı ödemelerinin düşüldüğü gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, yargılama devam ederken davacılardan ...’e 1.500,00 TL, ...’a 47.938,00 TL kâr payı ödemesi yapıldığı anlaşıldığından bu miktarlar yönünden davanın konusunun kalmadığının kabulü ile bu miktarlar yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı ... için 72.075,54 TL, davacı ... için 25.637,54 TL kâr payı alacağının dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bu davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir....

            şirket hakkında malvarlığı araştırması yapılması neticesinde şirketten tahsil imkanı bulunmadığının görüldüğü, şirket adına ilan edilen 31/08/2004 ile 30/06/2010 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi örneklerinden; davacının 17/08/2004 tarihinden hisselerini devrettiği 23/06/2010 tarihine kadar şirket ortağı olduğu, bu dönemlerde kanuni temsilci sıfatının bulunmadığı, 20/02/2015 tarihinden itibaren ise tekrar ve fakat bu kez hisselerin tamamına sahip olarak şirketin kanuni temsilcisi olduğunun anlaşıldığı, dava konusu ödeme emrinin davacı adına "kanuni temsilci ve tam hisse ile ortak" sıfatıyla 17/06/2016 tarihinde düzenlendiği, 27/06/2016 tarihinde de davacıya tebliğ edildiği anlaşılmış olup, amme alacağının ödenmesi gerektiği zamanda tam hisseli pay sahibi olduğu anlaşılan davacının sorumluğuna gidilebileceği anlaşılmaktadır....

              HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dava, davalı limited şirket ortağı olan davacının kar payı alacağının tahsili istemine ilişkin olup ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, davacının ortağı bulunduğu davalı limited şirketten kar payı alacağının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı hususlarında toplanmaktadır. Dosya kapsamındaki davalı şirket ticaret sicil kayıtlarına göre; 27/10/1987 tarihinde 67247 sicil no ile sicile tescil edildiği, 10/07/2015 tarihinden itibaren 20 yıl süreyle Mehmet Saim Altunbaş ve Fatih Altunbaş'ın münferiden şirketi temsil ve ilzama yetkili kılındığı, şirket ortağı Fatih Altunbaş'ın şirkette paylarının toplam itibari değerinin 3.000.000,00 TL, T1'ın 2.985.000,00 TL, T1'ın 2.985.000,00 TL ve Oku Eğitim A.Ş.'...

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2020/48 Esas KARAR NO : 2022/203 DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 21/02/2020 KARAR TARİHİ : 02/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan ticari şirket (şirket ortaklık payı alacağının tahsili kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde özetle, davacının ------ ortağı ve %10 hissedarı olduğu; şirket ticaret unvanının sonradan ...--- halen bu unvan ile faal bulunduğu; davacıya genel kurullar ve şirket faaliyetleri hakkında bilgi/belge verilmediği ve kâr payı ödenmediği; davacının bilgi alma ve inceleme hakkını kullanamaması üzerine ---- ihtarnamesi ile TTK md.437 uyarınca bilgi alma ve inceleme hakkının kullanılmak istendiği fakat davalının --- yevmiye no.lu ihtarnamede davacının “şirket ortağı olmadığını” ileri sürerek bilgi alma ve inceleme hakkını reddettiği; davacının TTK md.437 uyarınca ----sayılı dosyasında açtığı davada...

                Davacı şirket ortağı olma dışında üst düzey yönetici veya şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığından, kamu alacağından sorumluluğu 6183 sayılı Kanun'un limited şirket ortağının amme borçlarından sorumluluğuna ilişkin 35'inci maddesidir. Somut olayda, davacının 14.03.2002-10.11.2008 tarihleri arasında şirket ortağı olması nedeniyle, kamu alacağından sermaye payı nedeniyle doğrudan doğruya sorumlu olabilmesi için, kamu alacağının şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacağı olması gerekir....

                  ye ödenen ücretler olduğunun görüldüğü, ödenen ücretlerin ortaklar tarafından alınan 25.09.2012 tarihli genel kurul dahilinde ödendiği, 2013-2014 ve 2015 yıllarında ödenen ücretlere ilişkin bir genel kurul kararı bulunmadığı, 25.09.2012 tarihli şirket ortakları ... ile A. ... ... vasisi tarafından alınan kararda şirket müdürü ... ve şirket personeli ... ...'...

                    UYAP Entegrasyonu