'in yargılama sırasında şirket müdürlüğü görevinden istifa ettiği, bu haliyle adı geçenin müdürlükten azline ilişkin istemin konusunun kalmadığı, şirket ortaklığından çıkma ve çıkarılma istemlerine ilişkin birleşen davalardaki taleplerin aynı sonuca ilişkin olduğu gerekçesiyle, asıl davanın reddine, çıkma ve çıkarılmaya ilişkin her iki talebin birbirini teyit etmesi sebebiyle, birleşen ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2009/570 esas sayılı dosyasındaki davacıların davasının kabulü ile her bir davacı için ayrı ayrı 5000 TL'nin ticari faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Kararı, asıl davada davacılar vekili, birleşen davalar yönünden temyiz etmiştir. 1- Asıl dava davalı şirket müdürünün azli, birleşen davalar ise şirket ortaklığından çıkma ve çıkarılma istemlerine ilişkindir....
Somut olayda bozma ilamı öncesi verilen 11.05.2016 tarihli kararda şirket müdürünün azline ilişkin talebin kabulüne, ortaklıktan çıkarma talebinin reddine karar verildiği, anılan kararın davalı tarafça temyizi üzerine Dairemizce yapılan incelemede, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddiyle şirket müdürünün azline ilişkin talebin bozma kapsamı dışında kaldığı, bozma ilamı sonrasında ise davalının vefatı sonucu anılan talep bakımından davanın konusuz kaldığı, ortaklıktan çıkarmaya ilişkin talepten ise feragat edildiği anlaşılmaktadır....
DAVA : Şirket müdürünün azli DAVA TARİHİ : 02/05/2011 KARAR TARİHİ : 31/03/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/04/2021 Taraflar arasındaki kayyım atanmasına ilişkin asıl dava ile şirket müdürünün azli istemine ilişkin birleşen dava ile şirket müdürünün verdiği zararın tazmini istemine ilişkin birleşen sorumluluk davalarının yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen şirket müdürünün azli istemiyle açılan davada karar verilmesine yer olmadığına, birleşen sorumluluk davasının kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı asıl davada davalılar-birleşen davalarda davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. ASIL DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin %50, davalılar ...ile ...'un %25'er hisse sahibi oldukları davalı .....Ltd. Şti'nin, müvekkili ile davalı ...'...
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı şirkete 08.06.2010 tarihli genel kurul kararı ile şirket müdürü olarak atandığı, ancak 07.11.2013 tarihli olağanüstü genel kurul kararı ile müdürlük görevinin kaldırıldığı, davacının şirket müdürü olarak yaptığı görev sırasında yapmış olduğu işler ve harcamalarla şirket aleyhine hareket ettiği, toplantı davetinin usulsüz olduğunun iddia edildiği ancak davacının hissesi itibariyle genel kurula katılsaydı dahi iptali istenen kararların alınmasını etkileyemeyeceği, ayrıca şirket ana sözleşmesinin 10. maddesinde şirketin ödenmiş sermayesinin yarısından fazlasını temsil eden pay sahipleri kararıyla şirket müdürünün değiştirebileceğinin hükme bağlandığı, 6102 sayılı TTK'nın 364. maddesinde haklı sebeplerin varlığı halinde genel kurulun müdürleri her zaman azledebileceği hükmünün bulunduğu, davacının genel kurul kararı ile azledilmesinde yasaya ve şirket ana sözleşmesine aykırı bir durum bulunmadığı ve davacının...
[16596-95278-78902] UETS DAVANIN KONUSU : Şirket Müdürünün Görevden Azli DAVA TARİHİ : 08/04/2019 KARAR TARİHİ : 09/11/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 09/11/2022 Bursa 1....
(2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir. (3) Yöneticinin, özen ve bağlılık yükümü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesi haklı sebep olarak kabul olunur. (4) Görevden alınan yöneticinin tazminat hakları saklıdır." şeklinde düzenlenmiştir. Şirket müdürünün azli konusunda genel kurulda karar alabilmek olanaklıdır. Karar alınması olanaklı olmadığı takdirde mahkemeden bu konuda talepte bulunulması gerekmektedir. 6102 sayılı TTK.nun 630/2 ve 639/3 maddesi ile------- şirket müdürünün azli hususunda başvuru hakkı düzenlenmiştir. Her ortak haklı sebeplerin varlığında yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir....
Esas sayılı dosyası yönünden açılan davanın şirket müdürünün azline yönelik bir dava olduğu ve davalı olarak ... şirketinin gösterildiği, ancak şirket müdürünün azli davalarında husumetin azli istenen müdüre yöneltilmesinin gerekli ve yeterli olup ayrıca şirketin dava edilmesi zorunluluğu bulunmadığı, birleşen 3 ATM'nin ... Esas sayılı dosyanın bu sebeple husumet yokluğundan reddinin gerektiği, Birleşen İzmir 4 ATM'nin ... sayılı dosyası yönünden davacı ... tarafından davalı ortak ...'...
Şti. üzerine temlik aldığını, Kalemci İnşaat ve Ticaret Limited Şirketi Müdürü sıfatıyla bu temlik işlemine muvafakat verdiğini, ardından Kalemci İnşaat ve Ticaret Limited Şirketine karşı şirkete ait ipoteklerin nakde çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığını, bu durumda, davalının azli için haklı neden oluştuğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep, limited şirket müdürünün azli istemiyle açılan dava kapsamında davalı şirket müdürünün şirketi yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılması için ihtiyati tedbir istemine ilişkindir....
Asıl ve birleşen davalarda dava; ticari şirket yöneticisinin bu nedenlerle azli ve ticari şirketin feshi talebine ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ: İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır....
nin 200 hissesi davacıya, 200 hissesi de davalıya ait olup şirketin başkaca bir ortağı bulunmadığını, davacı ve davalı eşit hisselere sahip oldukları gibi hem davacı hem davalı şirket müdürü olup davacı müvekkili Kemal ise müdürler kurulu başkanı olduğunu, şirket resmi olarak limited ortaklık olup davacı ve davalıdan başkaca ortakları yok gibi görünse de 20/05/2015 tarihli "adi ortaklık sözleşmesine" istinaden davacı Bülent Yılmaz, Cahit Şahin ve Süleyman Şahin'in oluşturdukları ortaklıkla yönetilmiş, şirket davacı müvekkil ve azli istenen müdürün amcası Cahit Şahin'e verdiği vekaletname ile 20/05/2015 tarihli adi ortaklık, 18/02/2016 ek sözleşme ve 19/03/2016 tarihli sözleşmelerine göre yönetilmeye başlandığını ve bir süre de bu şekilde yönetildiğini, azli istenen müdürün işlemlerini bizzat yerine getirmemesi, vekaletname ile amcasının işlemleri yürütmesi, zor ve baskı ile davacı müvekkilin müdür olmasına rağmen maden alanına dahi sokulmaması, işlemlerin savsaklanması nedeniyle borçların...