WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin 2500 hissesini kurucu ortak Fatma İlhan'dan 25.6.1992 tarihli noter sözleşmesi ile devralarak ortak olmuş ve ortaklar kurulunun 25.6.1992 tarihli kararı ile 3yıl süreyle şirketi temsil ve ilzamda yetkili müdür olarak seçilmiş ve bu karar Ticaret Sicil Gazetesinin 1 Temmuz 1992 tarih ve 3060 sayılı nüshasında yayınlanarak ilan edilmiştir.Daha sonra davacının hissesinin tamamını Bakırköy 1.Noterliğinin 3.2.1995 tarih ve 08884 sayı ile tasdik edilen hisse devir ve temlik sözleşmesi ile devrettiği, 28.4.1994 tarihli şirket ortaklar kurulu kararı ile davacının hisse devrinin kabulüne ve devir hususunun şirket pay defterine işlenmesine ve davacı hisse devri ile ortaklıktan çıkmış olduğundan müdürlük görevinin sona erdiğine, şirketi ortaklarından Faruk Uslu'nun ilk genel Kurul toplantısına kadar görev yapmak üzere şirket müdürlüğüne seçilmesine karar verildiği, ancak davacının hisse devrinin Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde tescil ve ilan edildiğine ilişkin belgeye rastlanmadığı görülmüştür...

    Dava, limited şirket hisse devrinin tespiti ve tescile icbar davasıdır. Davacı tarafça açılan hisse devrinin tespiti ve tescile icbar davasının yargılama sırasında, hisse devrinin ticaret siciline tescilinin gerçekleşmesi nedeni ile davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermerk gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      nın 133/2 maddesine göre haczedilen şirket hissesinin paraya çevrilmesinin taşınır mal hükümlerine göre yapılacağının düzenlendiği, her ne kadar davalı hakkında takip yapılmış ve takipler kesinleşmiş olsa da, şirket hissesinin paraya çevrilmediği, davalının borçlarını ödeyip ödemeyeceğinin ve şirketteki hissesinin paraya çevrilip çevrilmeyeceğinin belli olmadığı, aynı şekilde kira sözleşmesinin davacı şirketçe değil, özel kişilerce imzalandığı, her ne kadar kira sözleşmesinde kiralananın başkasına devrinin iş ortağı veya kar ortağı alınmasının sözleşmenin feshi sebebi sayılacağı belirtilmiş ise de, henüz şirkete iş yada kar ortağı alınmadığı ve kira sözleşmesinin de fesh edilmediği gibi ileride feshedilip edilmeyeceğinin belli olmadığı, davacının ileride muhtemel olan zararı nedeni ile davanın bu aşamada açılmasında hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

        DAVA KONUSU : Muvazaa nedeniyle şirket hisse devrinin iptali KARAR : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası İbrahim Aydemirin Güven Kuyumculuk Ltd....

        DAVANIN KONUSU: Muvazaa nedeniyle şirket hisse devrinin iptali Taraflar arasındaki davanın ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine ve dosyanın görevli asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin babası ... Ltd. Şti. %60 hisse sahibi olduğunu, şirketin %40 hissesinin davalı ...'ye ait olduğunu, müvekkilin babasının kendisine ait şirket hisselerinin 02.02.2010 Tarihinde muvaazalı olarak %57 sini ...'ye %3 hissesini ...'...

          Hisse devrinin, şirket pay defterine kaydedilmemesinden bu işle görevli şirket müdürü ile birlikte şirkete sorumludur. Davacının, şirket aleyhine açtığı davanın, çoğu isteyenin azıda istemiş sayılacağı ilkesinden hareketle davacının devraldığı payların, pay defterine kayıt ve tescili istemini de içerdiğinin kabulü zorunludur. Diğer taraftan pay devrinin, şirket pay defterine kaydedilmesinde davacıya bir kusur izafesi mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararı usul ve yasaya aykırı bulunduğundan davacının temyiz isteminin kabulü ile kararın bozulmasına karar verilmesi gerekirken yerel mahkeme kararının yazılı şekilde onanmasına ilişkin sayın çoğunluk görüşüne karşıyım....

            Şti adı ile faaliyet gösteren şirket hissesinin müvekkiline ait olan %50'lik kısmının hisse devrinin davalılara yapılmasına karşın taahhüt edilen hisse bedelinin ödenmediğini ayrıca müvekkilin devretmiş olduğu şirket hissesinin gerçek değerinin Noter Hisse Devir Sözleşmesinde yazan bedel olmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ödenmeyen 100.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile müvekkiline ödenmesini ve davalıların mal varlıklarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davacının iddiasında samimi olmadığını, davacının şirket hissesini devrettiği tarihte şirketin sermayesinin 500.000,00 TL olduğunu ve davacının 1/2 hissesinin değerinin 250.000,00 TL olduğunu, yapılan devir işleminin de bu değer üzerinden yapıldığını, daha sonra şirkette 30/11/2011 tarihinde sermaye artırımına gidildiği ve şirketin sermayesinin 2.000.00,00 TL'ye yükseltildiğini, müvekkili ...'ın ......

              Bu sebeple şirket genel kurulunun, devre onay verdiği konusunda alınmış bir karar bulunmadığı gibi, davalı şirketin devre onay vermiş sayılmasını gerektiren yasal koşulların da gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Ayrıca 6102 sayılı TTK’nın 595/Son. fıkrasına göre hisse devrinin tescili için yapılan başvuru, şirket genel kurulu tarafından 3 ay içerisinde red edilmediği takdirde onay vermiş sayılır. Bu hüküm doğrultusunda hisse devrinin devir sözleşmesi tarihinden itibaren devrin gerçekleşmediği, onay tarihinden itibaren şirkete karşı geçerli hale geleceği ve onay tarihi itibarıyla ortaklık devrinin gerçekleşeceği anlaşılmaktadır. Somut olayımızda yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca hisse devrinin geçerli olması için yasada belirtilen koşullar gerçekleşmediğinden açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                K.. ile davalı arasında dava dışı şirketteteki hissesinin müvekkiline devri konusunda "Limited Şirket Hisse Devir Sözleşmesi" imzalandığını, karşılığında müvekkilince davalıya 15.000 USD bedelli bono verildiğini, bono üzerinde "Bedeli şirket hissesi ahzolunmuştur" ibaresi bulunduğunu, diğer müvekkilinin bonoyu kefil olarak imzaladığını, hisse devrinin ortaklar kurulunda onaylanmadığını, hisse devir işlemlerinin tamamlanmadığını ileri sürerek, söz konusu bononun tahsili için başlatılan icra takibi nedeniyle müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı M.. K..'ın şirket hisse devri işlemlerini kasten tamamlamadığını, bunun üzerine müvekkilinin devir işlemlerinin tamamlanması için dava açtığını bu davada verilen kararla hisse devrinin gerçekleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/836 KARAR NO : 2022/820 DAVA : Ticari Şirket (Vefat Eden Ortağın Hissesinin Devri ve Tescili) DAVA TARİHİ : 08/10/2021 KARAR TARİHİ : 21/09/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Vefat Eden Ortağın Hissesinin Devri ve Tescili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; .....'ın, ... Ltd....

                    UYAP Entegrasyonu