deki hisse devir işleminin ve hisselerinin iptali ile müvekkilinin adına kayıt ve tescil edilmesine, dava süresince dava konusu hisselerin 3. kişilere devrinin önlenmesi hususunda İhtiyati Tedbir kararı verilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde; uyuşmazlık konusunun ortaklık sözleşmesi ile bir ilgisinin olmadığını, uyuşmazlığın devredilen hamiline yazılı anonim şirket paylarının ve gerçek bedellerinin ödenmemesinden kaynaklandığını, pay senetleri ve bunların devirlerine ilişkin hükümlerin TTK'da menkul kıymetler başlığı altında düzenlendiğini, anonim şirket pay devrinin menkul alım satım hükmünde olduğunu, bu konuda tereddüt bulunmadığını, devir serbestisi kuralına bağlı olarak payın sadece şirket ortağına değil, şirket ortağı olmayan diğer kişilere de satılabilmesinin her zaman mümkün bulunduğunu, bu nedenle hisse devir işlemini menkul alım satım sözleşmesinden çıkararak ortaklık sözleşmesine dayandırmanın mümkün olmadığını, davanın 5 yıllık değil 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu,hisselerin gerçek değerinin ancak tüm kayıtlar toplandıktan sonra yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile tespit edilebileceğini, bu nedenle belirsiz olan alacağın muaccel olduğundan...
Davalı vekili, şirket ana sözleşmesinin 6. maddesinde ortakların hisselerinin devrinin özel koşula bağlandığını ve hisselerin el değiştirmesi ile şirket dışında .... şahıslara geçmesinin engellenmesinin amaçlandığını, hisse devrinin ana sözleşmeye ve yasaya uygun bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından bu sebeple hisse devrinin kabul edilmediğini, davacının şirkette ortaklık sıfatına haiz bulunmadığını, hisse devir işleminden sonraki tarihlerde yapılan genel kurula katılmadığını ve bu yöndeki iddiasını dile getirmediğini, bunun dışında nama yazılı hisse senetlerinin yerini tutmak üzere geçici ilmuhaber çıkarılmasına rağmen bu ilmuhaberler teslim alınmadığından yasada öngörülen ciro ve teslim koşulunun da oluşmadığını, dolayısıyla geçerli bir devirden bahsedilemeyeceğini, ayrıca hisseyi devreden ortak...'in hisseleri üzerinde hacizler bulunduğundan hisse devrinin uygulanabilmesinin mümkün olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
Dava, limited şirket hisse devrinin tespiti ile tescil ve ilanı istemine ilişkindir. Davacının, diğer ortak olan ...’ye hissesini noterden ... tarihinde devrettiği, devrin tescili için davalı şirkete noterden gönderdiği ihtarnamenin ... tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK’nın 595/Son. fıkrasına göre hisse devrinin tescili için yapılan başvuru, şirket genel kurulu tarafından 3 ay içerisinde red edilmediği takdirde onay vermiş sayılır. Bu hüküm doğrultusunda hisse devrinin onay tarihinden itibaren şirkete karşı geçerli hale geleceği ve onay tarihi itibarıyla ortaklık devrinin gerçekleştiği anlaşılmaktadır....
in şirkette bulunan hisselerine haciz konulduğu, haczin pay defterine işlendiği, ... bildirildiği için bahse konu pay devrinin kabul edilemeyeceği ve şirket defterlerine işlenmeyeceği hususlarının ihtar olunduğunu; ancak bu sebeplerin pay devrine engel olmayacağını ileri sürerek, 10.03.2021 tarihli hisse devri sözleşmesi kapsamında hissedar ...'...
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava konusu edilen hisse devrinin Türk Ticaret Kanununun 595/1 maddesinde düzenlenen şartları taşımadığını, Kanunun emredici hükmüne göre bir limited şirkette esas sermaye payının devrinin geçerli olması için; esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılması ve tarafların imzalarının noterce onanması, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onay şartının yerine getirilmiş olması gerektiğini, ne var ki; dava konusu olayda, adı geçen şirkete ait hisselerin devrine ilişkin ortaklar genel kurul kararında ve pay defterinde yer alan imzaların müvekkiline ait olmadığını, imzaların müvekkilinin bilgisi dışında, davalı veya 3. bir şahıs tarafından atılarak, eksikliklerin giderildiğini ve hisse devrinin kanun gereğince aranan şartları sahte imzalarla yerine getirildiğini, davanın esası sahte imzalarla tamamlanan şirket hisse devrinin...
Şahıs ve kurumlara yapılan ve devir öncesi dönemlere ait olan takip ve dava konusu olan ödemelerden 79.927,52-TL’lik kısmının davacı Şirket tarafından ... Dairesi’nin ...sayılı takip dosyasından 19.904,29-TL asıl alacak ve 649,65-TL işlemiş faiz , ......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/200 Esas KARAR NO : 2022/861 DAVA : Hisse Devri ve Hisse Devrinin Mümkün Olmaması Halinde Hisse Bedelinin Tahsili DAVA TARİHİ : 03/03/2020 KARAR TARİHİ : 04/10/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH :09/11/2022 Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen Bakırköy ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin .... esas sayılı dosyası yönünden; ESAS NO : 2021/246 Esas KARAR NO : 2021/333 DAVA : Hisse Devri ve Hisse Devrinin Mümkün Olmaması Halinde Hisse Bedelinin Tahsili DAVA TARİHİ : 16/03/2021 KARAR TARİHİ : 04/10/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİHİ : 09/11/2022 Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili asıl davada ve birleşen davada sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davalının,... A.Ş.'...
Emlak İnşaat ve Gıda San. Tic. Ltd. Şti.'nin yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapılmadığı, şirketin borca batık durumda olmadığı, aksine bilanço ve gelir tablosuna göre kârlı bir şirket olduğu, hisse devir sözleşmesinde 15.000,00 TL hisse devir bedeli belirtilmesine rağmen, tarafların karşılıklı olarak birbirlerine hisse devir bedeli adı altında bir tahsilat ve ödemesi olmadığı, davacı ortağın şirket müdürler kurulu başkanı olması nedeniyle hisse devrinin kendi iradesi ile noterden verdiği vekaletname ile yapıldığı, hisse devrinde eksik bir işlemin olmadığının belirtildiği, davacı ve davalının... Emlak İnşaat ve Gıda Sanayi Ticaret Limited Şti.'...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/611 Esas sayılı dosyasında açılan tapu iptali ve tescil davasında, mahkemece sözleşmenin geçersiz olduğundan bahisle davanın reddine dair verilen ve Yargıtay 14....