Davalılar vekili, müvekkili şirket ile davacı arasında akdedilen bayilik sözleşmesi yapıldığını, sonrasında müvekkili tarafından imzalanan ek sözleşmenin davacı şirket tarafından imzalanmadığı gibi ek sözleşme hükümlerine de uyulmadığını, bu sebeple müvekili tarafından bayilik sözleşmesinin haklı olarak feshedildiğini bildirerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre; davacının talebinin 18.09.2010 tarihli sözleşmenin 15/b maddesine dayandığı, sözleşmenin 14. maddesinde davacının feshi ile ilgili düzenleme yapıldığı, 15. maddesinin a ve b bendinin 14. madde ile bağlantılı olduğu, davacının dayandığı 15/b maddesinin sözleşmenin 14. maddesi uyarınca davacının sözleşmeyi feshi halinde istenebilecek taleplere ilişkin olduğu sözleşmenin 15/b maddesindeki zarar ve satış kârı talebinin koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2024/247 KARAR NO : 2024/312 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 03/04/2024 KARAR TARİHİ : 16/04/2024 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;-----Asliye Ticaret Mahkemesi ----- sayılı dosyadan taraflarınca "-----Şirketlerinin feshi mümkün olmazsa davacının güncel payının ödenmesi suretiyle ortaklıktan çıkartılması bunun yanında haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat" talepli dava ikame edildiğini, mahkemenin 20/03/2024 tarihli duruşmasında ise "1-Davacının talebinin dava dışı------ Şirketlerinin feshi mümkün olmazsa davacının güncel payının ödenmesi suretiyle ortaklıktan çıkartılması bunun yanında haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebi olduğu dosya içerisine gelen ------ Ticaret Sicil kayıtlarının incelenmesi sonucu dava dışı şirketin iki ortaklı olduğu diğer ortağa 21/2 maddesi uyarınca...
- KARAR - Davacı vekili, davalı yüklenici şirket ile davacı arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin BK'nın 117. maddesi gereğince, belediyece inşaat ruhsatlarının iptal edilip, yapıların yıkılması sonucu ifasının imkansız hale geldiğini ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile davalılar adına kayıtlı tapuların iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket vekili, davacının aldığı ruhsatlara güvenerek inşaata başladığını, onun kusuru sonucu ruhsatların iptal edilip, yapıların yıkıldığını savunarak davanın reddini; karşı davasında ise arsa sahibinin karşı davacı yükleniciyi zarara uğrattığını ileri sürerek, tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı ... vekili, davalının iyiniyetle bağımsız bölüm satın aldığını ve davanın zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddini istemiştir....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki sözleşmenin 9/d maddesinde "Sözleşmenin hizmet alan tarafından tek yanlı olarak feshi halinde yüklenici herhangi bir ad altında hiçbir hak ve tazminat talep etmeyeceğini kabul, beyan ve taahhüt eder "Hükmünün düzenlendiğini, anılan hükme göre davacının tek yanlı fesih halinde hiçbir tazminat talep etmeyeceğini açıkça kabul ettiği, dolayısıyla davacının sözleşmenin davalı tarafından tazminatsız olarak tek yanlı feshini kabul ettiği, davacının tacir olduğu, basiretli bir tacir gibi hareket etme yükümlülüğünün bulunduğu, davacının tacir olarak bu sözleşmeyi kendi serbest iradesi ile imzaladığı, iradesini sakatlayan bir halin varlığının iddia ve ispat edilmediği, dolayısıyla davacının kâr kaybı adı altında tazminat talep edemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
un sözleşmenin yapıldığı tarihte fiil ehliyetine haiz olmadığı anlaşıldığından sözleşmenin hukuki sonuç doğurmayacağı, birleşen dava yönünden de hukuki sonuç doğurmayacak sözleşmenin iptali gerekeceği, birleşen davanın davacıları maddi tazminat talebinde bulunmuşlar ise de, maddi tazminat taleplerini kanıtlayamadıkları ve keza sözleşme geçersiz olduğundan davacıların da sözleşmedeki cezai şartı talep edemeyecekleri gerekçeleriyle, davanın reddine, birleşen dava yönünden ..... Noterliği'nin 13.04.2006 tarih ve 11492 yevmiye no'lu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine, tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl davada davacı ve birleşen davada davalı şirket vekili temyiz etmiştir. Asıl dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan cezai şartın tahsili ve sözleşmenin tapuya şerhi; birleşen dava ise sözleşmenin feshi ve maddi tazminat istemlerine ilişkindir. Dosya kapsamında mevcut .......
Davacı yüklenici şirket vekili dava dilekçesinde, sözleşmenin geçerli bulunduğunun tesbiti ve aynen ifa isteminde bulunmuşsa da, iş sahibi Bakanlığın tek taraflı feshi nedeniyle bu istemin kabulü mümkün değildir. Mahkemenin bu konudaki davacı istemini kabul etmemesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı yüklenici şirket vekili, sözleşmenin feshedildiği kabul edildiği takdirde ayrıca sözleşmenin haksız ve hukuka aykırı feshi nedeniyle tazminat isteminde bulunmuştur. Davacı vekili dosyaya verdiği 10.05.2008 tarihli dilekçesinde bu konudaki tazminat istemlerinin 1.570.000,00 TL olduğunu, ancak bu davada fazla haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL istediklerini açıklamıştır. Davacı yüklenici vekili bilirkişi raporu doğrultusunda 1.000,00 TL'lik talebini 590.780,39 TL'ye ıslahla yükselterek haksız fesihten kaynaklanan zararların tazminini talep etmiştir. Davacı yüklenici şirketin bu konudaki isteminin kabul edilebilmesi için davalı Bakanlığın fesihte haksız olması gerekir....
Dava, hizmet sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki ....05.2009 tarihinde yürürlüğe gireceği öngörülen sözleşmenin .../b maddesi "müşteri (davalı şirket), işbu sözleşmede belirtilmeyen bir gerekçeyi ileri sürerek sözleşmeyi sona erdirmek istediği takdirde; asgari üç ay önceden noter marifetiyle feshi ihbar yapabilir. Süreye uymadan sözleşmeyi feshetmesi halinde üç aylık hizmet bedelini ödemeyi kabul ve taahhüt eder." hükmünü içermektedir. Davalı tarafça gönderilen ... ....Noterliği'nin ........2010 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarında, sözleşmenin görülen lüzum üzerine, sözleşmenin ilgili maddelerine dayanılarak ....02.2011 tarihinden geçerli olmak üzere feshedildiği davacıya bildirilmiştir. Ancak fesih bildiriminde, sözleşmenin .../c maddesinde sayılanlar dışında hangi haklı fesih nedenine dayanıldığı açıklanmamış, bir neden gösterilmemiş ve sözleşmenin görülen lüzum üzerine feshedildiği belirtilmiştir....
Bayilik Sözleşmesi imzalanmış olup, işbu sözleşmenin müvekkil şirket tarafından Türk Ticaret Kanunu'nun 121/1 maddesi uyarınca üç aylık fesih öneli şartına uyulmak suretiyle ... Noterliği'nin 19.09.2016 tarihli ... yevmiye no.lu ihtarnamesi ile feshedildiğini, müvekkili şirket tarafından feshi halinde bayinin hak, tazminat ve zarar talebinde bulunamayacağının açıkça hüküm altına alındığını, bu kapsamda basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü olan davacı şirketin, sözleşme serbestisi ilkesi doğrultusunda mutabakata varılan ilgili madde ile bağlı olduğu, sözleşmenin feshi nedeniyle her hangi bir hak talep edemeyeceğini, davacı şirketin tarafından iddia olunan tüm zarar ve tazminat taleplerinin davacı şirketin böyle bir talepte bulunma hakkı olmadığından reddi gerektiğini, taraflar arasında akdedilen ......
Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl dava arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi sebebiyle kâr kaybı, imalât bedeli alacakları ve manevi tazminat istemleriyle, birleşen dava ise yine aynı sözleşme uyarınca imalât bedeli ve kâr kaybı alacaklarının tahsili istemiyle açılmış, mahkemece birleştirilerek yapılan yargılama sonucu asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı şirket tasfiye memurları, davalı ... ve birleşen dosya davalısı ... vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle davada talep edilip hüküm altına alınan maddi tazminat miktarına göre davacı şirket tasfiye memurları ile ... vekilinin tüm, ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Birleşen dosya davalısı arsa sahibi ... tarafından İzmir Asliye 10....
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle dava şartının yerine getirilmediğini, TTK 5/a-1 maddesi uyarınca "konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı" olarak düzenlendiğini, bu yasal düzenleme uyarınca tacirler arasındaki alacak ve tazminat davaları açılmadan önce arabulucuya başvurulması dava şartı olduğunu, davacı şirket tarafından dosyaya sunulan 12.12.2019 tarihli arabuluculuk tutanağı incelendiğinde davacının netice-i talebindeki taleplerinin arabulucu tutanağında yer almadığı anlaşılmakta olduğunu, davanın dava şartı eksikliğinden reddi gerektiğini, esasa ilişkin itirazlarının da bulunduğunu, davacı şirket esasında feshin gerekçesini ve nedenini çok iyi bir şekilde bilmekte olduğunu, bu neden ve gerekçe ise davacı şirketin yükümlü olduğu güvenlik işini tam anlamıyla yerine getirmemesi sebebiyle grup şirketlerdeki güvenlik zafiyetlerinin ileri boyuta taşınması ve telafisi...