WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Vergi Mahkemesi'nin ... tarih ve … sayılı kararı ile "davacı şirketin mahsup talebinde bulunduğunun ihtilafsız olduğu, Mahkemelerince verilen ara kararı üzerine ibraz edilen belgelerden davacı şirketin fatura aldığı … firması ile … firmasının davacı şirkete düzenledikleri faturaları kayıtlarına intikal ettirdikleri ve beyana dahil ettikleri, haklarında herhangi bir olumsuz tespit bulunmadığı, alt firmalarından bir kısmına ulaşılamaması sebebiyle incelemeye sevk edildiklerinin anlaşıldığı, bu durumda , davacı şirketin mahsup talebini engelleyecek hukuken geçerli bir tespit olmadığı sonucuna varıldığından, mahsup talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde isabet bulunmadığı" gerekçesiyle kabul edildiği, bu kabul kararının Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 21.2.2003 tarih ve E:2002/1243, K:2003/618 sayılı kararı ile onandığı, davalı idarece bu karar üzerine davacı şirketin mahsup talebi yerine getirilmeden, yani sözkonusu Mahkeme kararı uygulanmadan, davacı şirketin ve mal alımı yaptığı ......

    İcra Müdürlüğünün dosyasında yapılan takibe, takip borçlusu tarafından itiraz edildiği, itiraz nedeniyle takibin durduğu, itirazın iptaline yönelik davanın, dava tarihi itibariyle derdest olduğu, bu alacakla ilgili icra takibinin kesinleşmediği anlaşılmakla, takas ve mahsup talebi bu nedenle yerinde görülmediğinden reddine dair aşağıda yazılı hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece takas mahsup yapılabilmesi için alacağın İİK'nun 68/1 maddesindeki belgelerden bulunması, icra takibinin yapılmış ve kesinleşmiş olması, alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabileceğini belirttiğini, bu hallerde Borçlar Kanununun 139.maddesi hükmünce "İki kişi, karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise her biri alacağını borcuyla takas edebilir." edebileceğinin düzenlendiği, müvekkili Uşak 1....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, dava konusu faturanın tarafların ticari defterlerinde kaytılı olduğu, davalının takas mahsup talebi bakımından Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/189 Esas sayılı dosyasında verilen ilamın davalı tarafça ilamlı icraya konu yapıldığı, davacı tarafından ödeme yapıldığından bu dosya açısından takas-mahsup defi koşullarının oluşmadığı, Eskişehir 2. İş Mahkemesi'nin 2014/447 ve Eskişehir 1....

      Alacaklı alacağın bir kısmı için kefalet, rehin veya sair teminat almış ise borçlu kısmen icra eylediği tediyeyi temin edilen veya teminatı daha iyi olan kısma mahsup etmek hakkını haiz değildir” kuralına yer verilmiş; 85 inci maddesinde “birden fazla borcu bulunan borçlu, borçları ödemek zamanında bu borçlardan hangisini tediye etmek istediğini alacaklıya beyan etmek hakkını haizdir. Borçlu beyanatta bulunmadığı surette vukubulan tediye kendisi tarafından derhal itiraz edilmiş olmadıkça alacaklının makbuzda irae ettiği borca mahsup edilmiş olur” hükmü öngörülmüş, 86 ncı maddede ise “kanunen muteber bir beyan vaki olmadığı yahut makbuzda bir güna mahsup gösterilmediği takdirde, tediye muaccel olan borca mahsup edilir. Müteaddit borçlar muaccel ise tediye, borçlu aleyhinde birinci olarak takip edilen borca mahsup edilir. Takibat vaki olmamış ise tediye, vadesi iptida hulül etmiş olan borca mahsup edilir....

        Dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalı sigorta şirketine sigortalı dava dışı sürücü ---- sevk ve idaresindeki ---- plakalı araç ile davacının yolcu olarak bulunduğu ----- plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazası neticesinde, davacının yaralandığı, davacının tazminat talebi ile sigorta tahkim komisyonuna başvuru yaptığı, ---- kararı ile davacının geçici iş gücü kaybı ve bakıcı gideri olmak üzere --- tazminat alacağına hükmedildiği, --- göremezlik tazminatına hükmedildiği, sigorta şirketi tarafından davacıya haricen ---- ödeme yapıldığı, ancak yapılan bu ödemenin her iki dosyadan da mükerrer olarak mahsup edildiğinden bahisle, ----- düzenlenen sebepsiz zenginleşme kapsamında davalıdan tahsili talebi ile mahkememizde dava açıldığı, ancak, her ne kadar davaya konu olay trafik kazasında kaynaklansada uyuşmazlığın ticari nitelikte olmadığı, davalı tarafça yapılan ----- mükerrer olup olmadığı hususundan ibaret olduğu, dolayısıyla davaya bakmakla görevli mahkemenin...

          İcra Müdürlüğü'nün 2017/22099 esas sayılı dosyası ile kambiyo senedine dayalı icra takibi yaptığını ve takibin kesinleştiğini, tarafların birbirlerinden olan alacakları sebebiyle takas mahsup talebi ile İstanbul Anadolu 5. İcra mahkemesinin 2019/70 esas sayılı dosyası ile dava ikame edildiğini ancak takas mahsup talebinin davalı tarafından müvekkili aleyhine İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2017/1003 esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasının kabulü ve takibin durmuş olması sebebiyle reddedildiğini, bu ret kararının kesinleştiğini, daha sonra İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2017/1003 esas sayılı kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 44....

          Mahkemece, tüketici ile müzakere edilmeden tek taraflı olarak inşaat maliyetlerinin sözleşmeye ve mevzuata aykırı olarak belirlendiği, inşaat maliyet hesaplamalarının herhangi bir yerinde peşinat ve avans ödemelerinin mahsuplaşmaya konu edildiğine dair somut bir bilginin yer almadığı, ayrıca davalı idarenin değişik tarihlerde yaptığı yazışmalarında mahsuplaşmanın yapılmadığına ilişkin kabullerin bulunduğu, davalı taraflarca mahsup işleminin yapıldığı ve peşin ödemenin mahsup edildiği hususlarını soyut olarak iddia ettikleri, mahsuplaşma savunmasının somut delillerle kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

            Davacı dava dilekçesinde kira sözleşmesinin başlangıç tarihinden tahliye tarihine kadar olan toplam 5.320,00 TL kira alacağının tahsilini talep etmiş ,davalı ise kiralanana 8.378,00 TL değerinde faydalı imalat yaptığını yapılan imalatların kira bedelinden mahsup edileceği konusunda kiraya veren ile anlaştıklarını belirterek faydalı imalat bedelinin takas ve mahsubunu talep etmiştir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazın işyeri olarak kullanılması durumunda toplam 6.199,23 TL faydalı imalat yapıldığı belirtilmiş mahkemece davalının takas ve mahsup talebi kabul edilerek faydalı imalat bedelinin kira alacağından fazla olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Kira sözleşmesinin hususi şartlar bölümü üçüncü maddesinde tadilat yapma yasağı bulunmakta olup kural olarak davalı takas ve masup talep edemez. Ancak davacı malikin kiralananın mesken olarak eski hale getirilmesini isteme hakkı bulunmaktadır....

              Davacının bu hususta talebi olmadığı halde, sadece iptal edilen doğum borçlanmasına ilişkin bedelin yurtdışı borçlanmasına mahsup edilmesine yönelik talebi ile işlem yapılamaz. Ancak, davacının mahsup talebinin yeniden yapılmış bir yurtdışı borçlanması talebi olarak değerlendirilmesi, mahsup talep ettiği tarihteki günlük yurtdışı borçlanması tutarı dikkate alınarak davacının iptal edilen doğum borçlanması için ödediği bedelin kaç güne karşılık geldiğinin belirlenmesi ve mahsup talep edilen tarihten önce yaşlılık aylığı bağlanamaycağını dikkate alarak aylık koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Kabule göre de; davacının tahsis talep tarihinin 02/11/2015 tarihi olduğu anlaşıldığından tahsis talep tarihini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanmasına karar verilmesi gerekirken 01/11/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi de hatalı olmuştur....

                Takas ve mahsup birbirinden farklı kavramlar olup, mahsupta, birbirinden ayrı ve bağımsız iki alacak mevcut olmayıp, alacak miktarından belli olgular dolayısıyla indirme talebi bulunmaktadır. Takasta ise birbirinden bütünüyle ayrı ve bağımsız, karşılıklı iki alacak (borç) vardır. Takas def'i de diğer def'iler gibi cevap dilekçesinde süresinde ileri sürülmelidir. Mahsup ise inşai hak ya da def'i olmayıp, bir itiraz olduğundan her aşamada ileri sürülebilir. Her ne kadar Dairemizin bozma ilamında davalı arsa sahiplerinin takas talebinde bulundukları ifade edilmiş ise de davalı arsa sahiplerinin mahsup itirazında bulundukları açıktır....

                  UYAP Entegrasyonu