nun 89/1 haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edildiği iddia edilmiştir. Her ne kadar İİK.'nun 89/1 haciz ihbarnamesi tebligatının usulsüz tebliğ edildiği varsayılsa bile davacı tarafından dava dilekçesinde haciz ihbarnamesinden 24.08.2021 tarihinde haberdar olunduğu ve birinci haciz ihbarnamesi tebliğ tarihin 24/08/2021 olarak düzeltilmesi talep edilmiş olduğu anlaşılmakla davacının haciz ihbarnamesinden en geç kendisinin bildirmiş olduğu 24/08/2021 tarihinde öğrenmiş olacağının kabulü gerekir. Usulsüz tebligata ilişkin şikayet İİK.'nun 16 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabi olup bu tarihten itibaren yedi günlük süre geçtikten sonra 02/09/2021 tarihinde yerel mahkemeye şikayet yoluyla başvurulduğu görülmüştür. Mahkemece şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
Davacının, tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öğrenme tarihinin aksi ise ancak yazılı belge ile ispatlanabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12/02/1969 tarihli 1967/172- 107 Esas, Karar sayılı kararı) Şikayet dilekçesinde öğrenme tarihi olarak bir tarih belirtilmemiş, yeni öğrenildiği belirtilerek 17/03/2022 tarihinde şikayet yapılmıştır. Davacı borçlunun mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanması, HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, şikayetçi borçlunun başvurusu tebligat usulsüzlüğü şikayetidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte borçluların usulsüz tebligat şikayeti ile, gecikmiş itirazlarını bir arada sundukları, mahkemece borçluların takipten 15.08.2013 tarihli hacizle haberdar oldukları, mahkemeye başvurunun ise 25.08.2013 tarihinde yapıldığı, öğrenme tarihine göre başvurunun süresinde olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. 1-Borçlu şirketin temyiz itirazlarının incelenmesinde, Her ne kadar şikayet dilekçesinde hakim havalesi bulunmamakta ise de, davacılar tarafından başvuru harcının 21.08.2013 tarihinde yatırıldığı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki şikayet sonucu mahkemece verilen hükmün Dairemizce bozulması üzerine, yukarıda tarih ve numarası yazılı direnme kararına ilişkin mahkeme dosyası, 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Yasa'nın 45. maddesi ile 6100 sayılı HMK'na eklenen geçici 4/1. madde uyarınca Dairemize gönderilmiş olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte senedin vade tarihinde tahrifat yapıldığı, senette çift vade bulunduğu iddiasıyla takibin iptalini talep ettiği, mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne ve senette çift vade olduğundan takibin iptaline dair karar verildiği, kararın alacaklı tarafından...
Bu durumda hukuki tavsif hakime ait olmakla başvurunun tebligatın usulsüzlüğü şikayeti olarak değerlendirilip diğer itiraz nedenlerinin itirazın kaldırılması veya itirazın iptali istemleri ile ilgili yargılama sırasında tartışılacağı gözönünde bulundurularak usulsüz tebliğ nedeniyle Tebligat Kanununun 32. maddesi gereği tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366. ve 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 30.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; ödeme emri tebligatının Tebligat Kanunu'nun 16 ncı maddesine göre annesi Kerime Sipahi imzasına tebliğ edildiğini, tebliğ adresinde annesi ile birlikte ikamet etmediğini, adresinin farklı olduğunu ileri sürerek usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, takipten 26.05.2021 tarihinde haberdar olduğunun tespitine, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; borçluya yapılan tebligatın usul ve yasaya uygun olduğunu, borçlunun mernis adresi ile fiilen oturduğu adresin farklı olduğunu, borçlunun bilinen adresine yapılan tebligatın TK'nin 16 ncı maddesine uygun olduğunu belirterek şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. III....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Dairesinin 2022/44788 Esas sayılı takip dosyasında davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine kira sözleşmesinden kaynaklı icra takibi başlatıldığı, borçluya örnek 13 ödeme emrinin tebliğ edildiği, davacı borçlu tarafından usulsüz tebligat şikayeti ile iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. İcra dairesince borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ mazbatasının incelemesinde "“Tebligat adresine gidildi....
Bu durumda anılan tebligat yukarıda yazılan ilkeler uyarınca usulsüz olup, borçlunun muttali olduğunu beyan ettiği tarihten önce tebligatı öğrendiği de yazılı delille ispatlanamamıştır. Bu nedenle, usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebliğe muttali olduğunu beyan ettiği 17.05.2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine" karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yapılan tebligatın TK'nun 21. Maddesine uygun olduğunu, ayrıca Tebligat Kanunun uygulanmasına dair yönetmeliğin 31. Maddesine uygun tebligat yapıldığını söyleyerek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine Bakırköy 8. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4127 E....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; dava, 103 davetiyesinin usulsüz tebliği edilmesi nedeniyle öğrenme tarihinin 27/06/2022 olduğunun tespiti ve meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda 10/01/2023 tarihli karar ile şikayetin reddine karar verildiği, gerekçesinde meskeniyet şikayeti bakımından değerlendirme yapıldığı, daha sonra 17/01/2023 tarihli hükmün tamamlanması ek kararı ile usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verildiği görülmüştür. 6100 sayılı HMK'nun 305/A maddesinde "Taraflardan her biri, nihaî kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde, yargılamada ileri sürülmesine veya kendiliğinden hükme geçirilmesi gerekli olmasına rağmen hakkında tamamen veya kısmen karar verilmeyen hususlarda, ek karar verilmesini isteyebilir....
GEREKÇE: Uyuşmazlık usulsüz tebligat şikayeti ile borca, imzaya itiraz ve zaman aşımı itirazına ilişkindir. Adana 13.İcra Müdürlüğünün 2019/15436 esas sayılı dosyasının incelenmesinde Alacaklı T. Vakıflar Bankası T.A.O....