Aynı yasanın 488.maddesinde ise vesayet makamının kararlarına ilişkin itiraz üzerine verilen denetim makamı kararları kesindir hükmü yer almaktadır. 461 .madde uyarınca vasinin eylem ve işlemleri hakkında vesayet makamına şikayet ve vesayet makamının da şikayet üzerine, vasinin eylem ve işlemlerini iptal etmesi ya da onaylaması mümkün olup, bu karar aleyhine denetim makamı nezdinde itiraz yolu açıktır. İtiraz üzerine verilen karar ise kesindir. Ancak vesayet makamının vasinin azli ve inşaatın durdurulması talebi yönünden bir kararı bulunmadığı halde, denetim makamı tarafından vasinin eylem ve işlemleri hakkında karar verilmeyip vesayet makamı kararı iptal edilmiştir. Denetim makamının bu kararı vesayet makamının kararının incelenmesi üzerine itirazen verilen bir karar olmayıp, denetim makamı sıfatıyla verilen yeni bir karar olduğundan 488. maddeye göre kararın kesin olmasından söz edilemez....
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARI: Mahkemece, ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafça hissedarı olduğu şirkete kayyım olarak atanan TMSF tarafından şirket hisselerinin satış ve devrine yönelik işlemin iptaline yönelik açılan davada satış ve devir işlemlerinin tedbiren durdurulması talebinde bulunulmuş ise de davalı TMSF tarafından alınan satış kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin soyut davacı iddiası dışında dosya kapsamında somut delil bulunmaması nedeniyle davacı tarafça HMK 390/3 gereği davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat etme koşulu oluşmadığından yerinde olmayan ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
ve satış talebinin iptal edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
CEVAP Şikayet edilen alacaklı banka cevap dilekçesinde; dosyada yer alan vekaletnamenin geçerli bir vekaletname olduğunu, vekaletnamenin süresinin dolduğuna dair itirazın ihalenin feshi nedenleri arasında olmadığını, borçlunun icra müdürlüğünce belirlenen değere itiraz etmesi üzerine mahkemece alınan rapor kapsamında satış yapıldığını, satışa hazırlık işlemlerine dair süresi içerisinde şikayet yoluna gidilmediğinden bu nedenlere dayanılarak ihalenin feshinin talep edilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir. III....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; davacının icra dosyasında satışın ne şekilde yapılması gerektiğinin icra mahkemesinden sorulmasını istediği, ayrıca satış işlemlerine esas olmak üzere 100. madde bilgilerinin toplanmasını istediği, bu talepleri ve satış avansı yatırması nedeniyle talebinin satış talebi olarak kabul edilmesini talep ettiği, bu talebin reddedilmesi nedeniyle icra müdürlüğünün 10/02/2020 tarihli kararının iptalini talep ettiği, satış talebinin, öngörülen süreler içinde olup olmadığının icra müdürünün re’sen gözetmesi gerektiği, bu sürelerden sonra ise, satış talebini reddetmesi gerektiği, satış isteme sürelerinin geçmesine rağmen, icra müdürünün satış talebini kabul etmesinin, bu hususun kamu düzeninden oluşu nedeniyle süresiz şikayete tabi olduğu, satış isteme süresinin geçmesi nedeniyle haczin kalkmış olmasına rağmen yapılan ihalenin feshinin gerektiği, açıkça bir satış talebi olmadan alacaklı tarafın kendi belirlediği bir miktarı satış avansı adı altında...
Yasanın açık hükmü karşısında şikayet sebebine itibar edilmediğinden satış ilanı ve şartnamede belirtilen oranda KDV alınması gerektiğine yönelik icra dairesinin 16.06.2022 tarihli satış ilanı tutanağının yerinde olduğu anlaşılmış olup; memur muamelesine yönelik şikayetin reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Şikayetin reddine" karar verilmiştir....
Şikayet olunan vekili, sıra cetvelinde yanlışlık bulunmadığını, kendi haciz tarihlerinin 05.09.2008 olduğunu, 04.08.2010 tarihinde satış istenerek avans yatırıldığını, iki yıl içinde satış isteyerek gerekli masrafları yatırdıklarını savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, şikayet olunan tarafından 04.08.2010 tarihinde taşınmazın satışının istenildiği, icra müdürlüğü tarafından kıymet takdirinin yapılmasına, satış işleminin reddine karar verildiği, bu red kararının icra mahkemesi tarafından kaldırılmadığından geçerli bir satış talebinden söz edilemeyeceği, bu nedenle de yasal süre içerisinde satış istenmediğinden haczin düşmüş olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili İlk Derece Mahkemesine ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle: Bursa 15. icra müdürlüğünün 2019/2260 esas sayılı dosyada ödeme emri, sair işlemler, taşınmazların satışı ve kıymet takdirine itiraz edilerek açılan davanın reddi yolundaki hükmü istinaf incelemesi neticesi kaldırıldığı halde dava sonuçlanmadan, karar kesinleşmeden taşınmazın satışının yapılmamayacağı göz ardı edilerek satış ilanı hazırlandığını, satışın tedbiren durdurulması ve satış kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi : Şikayetin reddine karar vermiştir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili İlk Derece Mahkemesine ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle: Bursa 15. icra müdürlüğünün 2019/2263 esas sayılı dosyada ödeme emri, sair işlemler, taşınmazların satışı ve kıymet takdirine itiraz edilerek açılan davanın reddi yolundaki hükmü istinaf incelemesi neticesi kaldırıldığı halde dava sonuçlanmadan karar kesinleşmeden taşınmazın satışının yapılmamayacağı göz ardı edilerek satış ilanı hazırlandığını, satışın tedbiren durdurulması ve satış kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesi : Şikayetin reddine karar vermiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (Tahliye isteminin durdurulması) Uyuşmazlık, tahliye isteminin şikayet yoluyla durdurulması istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 10/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....