Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesinin 11/06/2015 tarih, 2015/6448 esas ve 2015/16372 karar sayılı ilamı). Somut olayda; şikayet eden alacaklı olup, alacaklı tarafından takip dosyasında borçlu belediyenin Vakıflar Bankasındaki havuz hesaplarına haciz müzekkeresine şerh aranmaksazın haciz konulması için haciz müzekkeresi yazılması talep edilmiş, İcra Müdürlüğü Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü yazısını gerekçe göstererek 5393 Sayılı Kanunun 15/son maddesine göre şerh aranmadan havuz hesaplarına haciz konulması talebini reddetmiş, alacaklı tarafından bu işlem şikayet edilmiştir....

İcra Müdürlüğünün 2016/21821 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı T2 aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip kapsamında, Muğla İli, Bodrum İlçesi, Eskiçeşme Mahallesi, 968 ada 9 parsel 2 nolu bağımsız bölüme muhtelif tarihlerde ve son olarak 09/06/2021 tarihinde haciz konulduğu, bu hacze ilişkin 103 davetiyesi tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. İİK'nın 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır....

İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin yaptığı araştırma ve alınan raporda tamamen haczedilmezlik şikayeti olarak davaya talep dışı devam ettiğini, inceleme ve değerlendirme yaparak bilirkişi raporunu da bu yönde hatalı olarak ele aldığını, bilirkişi raporunun talebi karşılamadığını, dosyada yapılan keşif ve bilirkişi raporu sonucunda müvekkilin çiftçilik yapması sebebi ile hacze konu traktörün İİK. m. 82/4 anlamında olunmadığını, hükme esas alınabilecek nitelikte olmadığını, mahkeme adeta davayı şikayeti süreden red edebilmek için bir yol izlediğini, haczedilen menkul ve gayrimenkul malların miktar olarak alacaktan fazla olduğunu, dolayısıyla traktör üzerindeki haczin taşkın haciz niteliğinde olduğu nedenleri ile kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, haczedilmezlik şikayeti ve taşkın haciz nedeniyle haczin kaldırılması istemine ilişkindir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, haczedilmezlik şikayeti ve memur muamelesini şikayete ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Somut olayda, davacı tarafından haczedilmezlik şikayeti ile birlikte, memur muamelesini şikayet talebinde de bulunulmuş, ancak mahkemece, davacının memur muamelesini şikayet istemi ile ilgili herhangi bir hukuki değerlendirmede bulunulmamış ve olumlu ya da olumsuz hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın haczedilmezlik şikayetinden ibaret olmadığını, borçluya ait olmayan adreste haciz tatbik edilmesi, dolayısıyla haciz kararı ve bu çerçevedeki işlemin başından itibaren hukuka aykırı olduğunu ve bu hususur davanın esasını teşkil ettiğini, haciz uygulanan adres ve haczedilen malların dosya borçlusuyla hiçbir ilgisi bulunmayan, müvekkiline ait olan mallar olduğunu, haksız ve hukuka aykırı olarak gerçekleştirilmiş haczin iptali istemli davanın, mahkemece dar yorumlanması vehaczedilmezlik şikâyetinden” ibaret görülüp reddedilmesi yargıya erişim hakkının ve hukuk devleti ilkesinin zedelenmesi mahiyetinde olduğunu, haciz uygulanan adresin borçlunun adresi olduğuna dair ne haciz tutanağında ne de dosyada herhangi bir somut delil bulunmamasına rağmen, sırf borçluyu taciz edip borcun ödenmesini sağlaması adına dosya borçlusuyla hiçbir ilgisi olmayan müvekkilinin evinde haciz tatbik edilmesinin açıkça usule ve yasaya aykırı olduğunu,...

Somut olayda, hakkında haczedilmezlik iddiası ileri sürülen traktörün, haciz ve şikayet tarihinde şikayetçi borçlulardan sadece T1 adına kayıtlı olduğu, diğer şikayetçi borçlu T2 adına kayıtlı olmadığı görülmektedir. Öte yandan, İİK'nın 82/4. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Diğer taraftan ise İİK' nda haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olmakla borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda alacaklının talebi üzerine araç kaydına son olarak 11/08/2020 tarihinde olmak üzere değişik tarihlerde haciz şerhlerinin işlendiği, her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından borçlunun 11/08/2020 tarihli hacze karşı süresinde haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı olduğu açıktır....

İİK'nın 82/1- 4,12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Diğer taraftan ise, İİK'nda haczin yenilenmesi şeklinde bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz yeni bir haciz olmakla, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, davalının talebi üzerine dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarına en son 19/02/2021 ve 22/02/2021 tarihli haciz yazılarına istinaden haciz şerhlerinin işlendiği anlaşılmaktadır. Her haciz yeni bir şikayet hakkı doğuracağından, davacının bu hacizlere karşı haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı olduğu açıktır. Mahkemenin hükme esas aldığı 103 örnek haciz davetiyesi 09/02/2012 tarihli hacze ilişkin olduğundan ve anılan hacizlere ilişkin davacı tarafa herhangi bir bildirim de yapılmadığından, şikayet yasal süresindedir....

Davacının icra mahkemesine başvurusu, İİK'nın 85. maddesinin uygulanma biçiminden kaynaklanan taşkın hacizlerin kaldırılmasına ilişkin şikayet olup, ilk derece mahkemesince şikayet hakkında verilen karar kanunen kesin kararlardandır. Bu nedenle davacının aşkın haciz şikayetine yönelik istinaf başvurusunun da usulden reddine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacının istinaf başvurusunun USULDEN REDDİNE, 2- İstinaf harçları peşin olarak alındığından harç alınmasına yer olmadığına, 3- Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına, 4- İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinden yapılan ön inceleme ve müzakere sonunda İİK'nın 363/1. ve 365/1- son maddeleri gereğince KESİN olarak oy birliği karar verildi....

Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Üçüncü kişi, dava dilekçesinde, haciz işleminin İİK 99 uncu maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına, 3213 Sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesi uyarınca haczedilmezlik ve taşkın haciz itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiş, mahkemece, 06.10.2021 tarihli celse de '' Davacı vekilinin taşkın haciz şikayeti yönünden dosyanın tefriki ile mahkememiz yeni esas sırasına kaydının yapılmasına, '' karar verilmiş, İskilip İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/32 ve 2021/33 karar sayılı dosyasında ise haciz ve haczedilemezlik şikayeti yönünden İskilip İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/24 Esas sayılı taşkın haciz ve haczedilmezlik şikayetinin sadece borçlu tarafından yapılması gerekirken 3. kişi olan şikayetçi tarafından yapılmış olması nedeniyle şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür....

    Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 25. maddesi hükmüne göre de, hakim, şikayet dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup, ileri sürülmeyen maddi olayları kendiliğinden gözetemez. Yine Y.12. HD.nin 27.09.2010 T., 8528/21169 EK. Sayılı ve 2009/23590 E. 2010/5162 K. sayılı emsal içtihatlarından da anlaşıldığı üzere; İnceleme icra mahkemesine sunulan şikayet dilekçesinde ileri sürülen şikayet sebepleri ile sınırlı olarak yapılır. Somut olayda; emsal içtihatlar , HMK.nun 25. Ve 357/1. maddesi gereğince şikayet dilekçesinde yer almayan ve sonradan istinaf aşamasında ileri sürülen 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiği/103 davetiyesi tebligatından haberdar olunmadığı iddiası incelenemez....

    UYAP Entegrasyonu